Bölüm 5

1.7K 82 7
                                    

"Evet arkadaşın olurum"dedim.

"Eee?Sıradaki adım ne?"

"Bir tane arkadaşla olmaz canım Pazartesi okulda edinirsin arkadaşlarını.O zamana kadar da bol bol kitap oku."

"Peki hadi ben kaçtım."

"Görüşürüz"

Nihayet eğlence zamanı.Eve gidip üzerime daha resmi olmayan kıyafetler giyip alışveriş merkezine gidecektim.

Eve geldim ve hazırlanmaya başladım.Üzerime beyaz, dantelli kısa bir elbise giydim.Ayağıma da altın rengi parıl parıl bir stiletto giydim.👇

Hafif bir de makyaj yaptım ve aşağıya indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hafif bir de makyaj yaptım ve aşağıya indim.Abim de evde herzamanki gibi bişeylerini unuttuğu için evdeydi.

"Nereye gidiyorsun Özge?"

"Alışverişe gidiyorum ordan da Aslı'yı almaya gideceğim birlikte gece kulübüne gideceğiz söyledim ya dün."

"Haa tamam git sen."

Aslı benim Amerika'da yaşayan kuzenimdi.Bu sene bizim sınıfta okuyacaktı.Babamdan zar zor abimin de kulübe gelmemesi için izin aldım.Sonuçta 18 yaşında sayılırım.

Arabaya bindim ve şoföre avmnin adını söyledim.Avmye geldiğimde ilk önce tabikide ayakkabıcıya girdim.Bu gece giyilecek ayakkabıyı aldıktan sonra da bizim mağazalardan birine girdim.O kadar çok şubemiz vardı ki çoğu çalışanımızı tanımıyordum bile.

"Buyrun"

"Ben kırmızı bir elbise arıyorum satışa dün çıkmış olması lazım."

"Siz nereden bileceksiniz ki satışa ne zaman çıktığını?"dedi alayla.

"Ben çizdiğim için olabilirmi.Amaaan neyse ben kendim bulurum."diyerek kasaya doğru yürümeye başladım kadın da peşinden geliyordu.

"Aaaa hoşgeldiniz Özge hanım."dedi kasiyer.

"Valla hiç de hoş bulmadım."

"Neden?Ters giden bişey mi var?"

"Bu kadını kim işe aldı acaba kendisi çok kaba ya ben müşteri olsaydım?"

Kaba kadın araya girdi.

"Müşterisin tabi bi de gelmiş ben çizdim diye yalan söylüyorsun."dedi.

Telefonumu çıkarıp babamı aradım.

"Alo,kızım ne oldu?"

"Babacım benim çalışan kovma yetkim var mı?"dediğimde kaba kadın 'ne diyor bu?'dercesine baktı bana.

"Yetkin tabiki var kızım ama boşu boşuna da insanları işten çıkarma."

"Tamam babacım görüşürüz."dedim ve telefonu kapattım.Kaba kadına döndüm ve;

"Kovuldun!"dedim.

"Ne?Sen beni kovamazsın!"

"Bal gibi de kovarım.Bi saniye.Kasiyer hanım bilgisayarınızı kullanabilirmiyim?"

"Tabiki Özge hanım sizin sayılır."

"N-ne?Özge hanım mı?"

"Evet Özge hanım.Burası benim yani"dedim ve bilgisayarın başına oturdum.Dilekçeyi yazıp printerden çıkardım ve imzaladım.Çantamdan şirket zarflarından birini çıkarıp dilekçeyi içine koydum.Yine çantamdan çıkardığım mühürü kağıda basıp kaba kadına verdim.

"Şimdi.....Elbisemi alabilir miyim?"

--------------

ASLI'DAN

Sonunda annemleri ikna ettim ve Türkiye'ye dönmek üzere valizimi hazırlayıp arabaya bindim.Havaalanında işlerimi halledip uçağı beklemeye başladım.Bir erkek koşarak yanımdan geçti ve koluma çarptı.Üniversitede tıp okumak istediğim için bununla ilgili tonlarca kitap okumuşluğum vardı.Kolumu hareket ettirmeye çalıştığımda kırık olmadığını farkettim o sırada benim yaşlarımda bir oğlan yanıma geldi ve;

"Are you okay?"(iyi misiniz)dedi.

Başımı salladım sonra oğlan türkçe bir şekilde

"Kırıldı mı acaba?"diye mırıldandığında"türk müsünüz"diye sordum.

"Evet.Çok acıyor mu?"

"Hayır.Küçük bir burkulma sadece." diyerek çantamdaki ilk yardım setini çıkardım.

"Yanınızda ilk yardım seti mi taşıyorsunuz?"

"Doktor olacaksam taşımam gerek öyle değil mi?"

"Siz de mi doktor olmak istiyorsunuz?Ben de."

İlk yardım setinden bandajı çıkarıp bileğime sardım.Adam koluma çarpmıştı ama bileğim hafif yana döndüğü için burkulmuştu.

"Ben Aslı bu arada."

"Ben de Caner"

"Nereye gidiyorsunuz?"

"Siz diye hitap etmene gerek yok ve İstanbula gidiyorum."

"Öyle mi?Bende İstanbula gidiyorum.Bu saatlerde başka İstanbul uçağı yok.Sanırım aynı uçaktayız."

"Evet.Öyle görünüyor."

Birlikte bir yere oturup kahve içtik ve sohpet ettik.Onu da benim gibi kuzeni alacakmış.

Şansa bak ki uçakta da yan yana oturuyormuşuz.Al sana saatlerce konuşabilecek arkadaş.

Nihayet indiğimizde Caner ile birlikte kuzenlerimizi beklemeye başladık.

Özge ufukta gözüktü.Birbirimize selam verip sarıldık.

"Arkadaşınmı?"

"Hayır havaalanında tanıştık."

"Merhaba Caner ben"

"Aaa hem de türk eh... Sen de sıkılmamışsındır onca saat uçakta."

"Ben de Özge"dediğinde yanımıza oldukça yakışıklı bir oğlan geldi.

"Özge?"

"Alper?"

"Siz tanışıyormusunuz Alper ile?" dedi Caner.

"Sen Alper'i nerden tanıyorsun?"dedi Özge

"Alper benim kuzenim."dedi Caner.

"Senin kuzenin Özge'yi nasıl tanıyor?"dedim ben.

"Sen kimsin ki?"dedi Alper

"Ben Özge'nin kuzeniyim."dedim.

"Caner?Sen Özge'nin kuzenini nerden tanıyorsun?"dediğinde Alper,bana artık bıkkınnık gelmişti ve

"YETERRRRRR!!!!!!!!"diye bağırdım.

------------------------------------------------------

Oy ve yorumu unutmayınnnn😛

Kuğu ile Aslan  -TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin