"Hey ChaeYoung!" İsmimin seslenilmesiyle arkamı döndüm.Taehyung bana doğru geliyordu ve yanında Jungkook vardı.
"Selam."dedi Taehyung. "Selam."dedim bende, Jungkook ile sadece bakıştık.
"Dersiniz yok mu sizin?"diye sordum.
"Var ama girmemeye karar verdik."dedi ve güldü.
"Ee ne oldu beni de mi dersi ekmeye çağırıyorsunuz?"diye gülümseyerek sordum.
Taehyung ile Han Nehrinde ki karşılaşmamızın ardından biraz yakınlaşmıştık.
Taehyung gülümseyerek konuşmaya başladı. "Hayır sadece Hoseok'un doğum günü ve biz bir parti veriyoruz sen ve arkadaşların gelirse güzel olur."dedi.
Aslında Hoseok iyi biriydi ama biz bu partiye gitmesek iyi olurdu.
"Ah ben bilmiyorum."dediğim anda nerden çıktığını bilmediğim Jennie geldi ve elini omzuma koydu.
"Parti kelimesini duydum sanki?"
"Evet, Hoseok'un doğum günü."dedi Jungkook.
Jennie "Ne? Ne zaman?!"heyecanla sorduğunda ona onaylamaz bakışlarımı attım.
Taehyung "Yarın."dedi.
Jennie ve Taehyung, Hoseok hakkında konuşmaya başladığında Jungkook ile ikimiz onları dinlemiyorduk.
"Naber?"
"İyi senden, naber?"dediğimde omuzlarını silkti. Sanki canı bir şeye sıkkın gibiydi. Çünkü bana alaycı bakışlarını bile göndermiyordu.
"Bir şey mi oldu?"dedim bir anda. Ellerini cebinden çıkartıp saçıyla oynamaya başladı. "Yoo bir şey olmadı ve sen ne zamandan beri benimle ilgilenir oldun ChaeYoung?"
Daha sonra iyice yanıma yaklaştı.
"Yoksa benden hoşlanmaya mı başladın?"dedi ve gülümsedi.
Ah! Gerizekalı. Ama ben de gerizekalıyım. Onun üzgün olduğunu düşünüp öylesine bir şey sormuştum.
Yalandan gülümseyip "Sorma Jungkook seni düşünmediğim bir gün bile yok."dedim.
Jungkook kaşlarını kaldırdı.
"Ciddi misin sen?"diye sorduğunda kahkaha atmaya başladım çünkü dediğim şeye inanmıştı.
"Saçmalama."dedim ve onu yavaşça ittirdim.
Sağ tarafa döndüğümde Jennie ile Taehyung bizi unutmuş tamamen başka şeylerden konuşuyorlardı.
Jungkook bir anda kolumdan çektiğinde korkmuştum. Kaba değildi aksine nazikti ama bir anda olunca şaşırmıştım.
"Biliyor musun? Benim seni düşünmediğim bir saniye bile yok. Ve ben şaka yapmıyorum."dedi ve düz bir ifadeyle bana baktı. Dediği şeyle kaşlarım istemsizce çatılmıştı.
"Ne demek istiyorsun?"diye sordum ama soruma cevap vermeden hızlıca Taehyung'u da alıp gitti.
Kendi kendime konuştum.
"Nesi var bunun?"Jennie yanıma geldi. "Bir şey mi dedin?"
Kafamı hayır anlamında salladım.
"Hoseok'un partisi yarın ve bize bunu şimdi söylüyorlar inanamıyorum! Kıyafet almamız lazım."
"Zaten sana bir ömür boyu yetecek kadar kıyafetin var daha ne istiyorsun?"diye sordum.
Jennie gülümsedi "Yenilerini!"dedi ve beni de kolumdan çekip sürüklemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaker// RoseKook
FanfictionHepimiz karanlıkta parlamayı bekleyen kayıp yıldızlar değil miyiz? Jeon Jung Kook// Park Chae Young