"Taehyung?"karanlıkta kapşonuyla oturan çocuğa seslendim. Kafasını bana çevirdi. "Chae?"dediğinde gülümseyip yanına oturdum.Yine bir gece sıkılmıştım ve bisikletimle Han Nehri'ne gelmiştim.
Taehyung'un yerde duran siyah bisikletine baktım. "Burada ne yapıyorsun?"sordum.
"Hiç öyle takılıyorum."dedi ve elindeki vodka şişesini ağzına götürdü.
"Bu senin için biraz fazla değil mi?"diyerek gözlerimle elindeki içki şişesini işaret ettim. Omuz silkip şişeyi bana uzattı ilk başta almak istemesemde daha sonra anlık bir fikir değişikliğiyle şişeyi ağzıma götürdüm. Acı tat yüzümü buruşturmama sebep olmuştu.
Taehyung'u izlemeye başladım. Bana bakmıyordu düşünceli duruyordu. Onunla burada ikinci kez karşılaşıyorduk. "Sürekli burada mı takılıyorsun?"
"Genelde her gece. Yani parti vs olmazsa buradayım."dediğinde kafamı salladım.
Uzaktan ne kadar havalı dursa da içinde bir yerlerde yalnızdı demek ki. "O kızı unutabildin mi peki?"dediğimde bir önceki karşılaşmamızda bahsettiği kız aklıma geldi.
"Çoktan."dedi ve gülümsedi. Şişeden bir yudum aldıktan sonra tekrardan bana uzattı bir yudum o alıyor sonra ise ben içiyordum.
Kafasını bana çevirdiğinde dayanamayıp saçlarını karıştırdım. Taehyung ise bozulan kapşonunu düzeltip düzgünce kafasına yerleştirdi. İçki yavaş yavaş o güzel umursamazlık hissini bana vermeye başlıyordu.
"Jungkook ile sevgili misiniz?"sorduğu soruyla ayakkabımın bağcıklarını oynamayı kesip ona döndüm.
Kafamdan geçen ilk cümleyi söyledim. "Bilmem yani değiliz, aslına bakarsan onunla Jennie istedi diye yakınlaşıyorum."
"Nasıl?"dedi ve gülmeye başladı.
"Jennie Yoongi'den hoşlanıyor yani öyle bişey işte onunla yakınlaşmak için de benim Jungkook ile beraber olmamı istedi."dedim ve güldüm.
"Ahh! Anladım. Kızların beyni süper çalışıyormuş."dediğinde ikimiz de gülmeye başladık. "Ama yani Jungkook tatlı birisi dışardan farklı duruyor ama öyle değil ya da belki de öyledir neyse ne."dedim ve tekrar gülmeye başladım. Taehyung da gülüşüme eşlik ediyordu.
"Bir dakika biz o kadar sarhoş değiliz niye gülüyoruz?"dedi Tae "Bilmiyorum!"diyip tekrar gülmeye başladım. Bir süre sonra gülmeyi kestik.
Dizlerimizi kendimize çekmiş bir şekilde oturuyorduk ve nehri izliyorduk. Telefonumdan saate baktığımda gece 01.27 olduğunu gördüm. Tam ekranı kilitliyordumki vazgeçip şifremi yazdım. Cebimden çıkardığım kulaklığı telefona takıp kulaklığın teki Taehyung'a uzattım.
Müzik listeme girip sakin bir şarkı açtım. Daha sonra gözlerimi kapatıp kafamı Taehyung'un omzuna yasladım.
O şekilde ne kadar durduğumuz bilmiyordum ama Taehyung'un beni dürtmesiyle gözlerimi açıp müziği durdurdum. "Saat 2 olmuş hadi eve gidelim."dediğinde uykulu gözlerimi elimle ovuşturdum. Kulaklığımı ve telefonumu cebime soktum. Ayağa kalktığımızda gülümseyerek birbirimize baktık.
"Sen ne taraftan eve gidiceksin?"diye sordu Taehyung tam cevap vereceğim sırada iki tane adam yanımızdan geçiyordu. Adamın teki "Güzel kalça!"deyip güldüğünde yanındaki de ona eşlik etti.
Üstümdeki eşofmana baktım. Bol eşofmanımdan kalçamı nasıl görmüştü de güzel olduğuna karar vermişti acaba?
Şaşkınlıkla Taehyung'a baktığımda o da bana bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaker// RoseKook
FanfictionHepimiz karanlıkta parlamayı bekleyen kayıp yıldızlar değil miyiz? Jeon Jung Kook// Park Chae Young