KB 17

126 2 0
                                    

Sanırım veda vakti yaklaşıyor.

Saat 04:47 sanırım geldik.Hepimiz uykusuz,ve bir o kadar aksiyiz.

Said :"Ee şimdi ne yapıyoruz ?"

Ayşe :"Yurda  giriş 6 dan sonra,şimdi gitsek de giremeyiz ki."

Baran :"O zaman arabayı sakin bir kenara çek bari biraz uyuyalım hava aydınlandığı zaman da siz geçersiniz,giderken de dönüşümlü süreriz arabayı"

Said :"Arabayı nereye çekeyim bilmiyorum ki buraları,siz tarif edin bari bir yer"

"Tamam o zaman sen beni dinle düz git ilk aradan sola dön ben sana tarif edeceğim"

Baran :"Hadi biraz uyu hiç uyumadın"

"Sende uyumadın hem gideceksin birazdan sence uyur muyum ?"

Baran :"Hadi lütfen"

"Hayır dedim" 

Baran :"Tamam Said,buraya gir koy işte"

Parkın tam karşısında okulun ara yeriydi,ahşaptan bir bekçi kulübesi vardı üç tarafı kapalıydı.Said iyice içeri kısma girdi ve arabayı park etti.Arabanın durmasıyla birlikte kapıyı açıp çıkması bir oldu ne olduğunu anlamadım birden,onu kızdıracak bir şey mi yapmıştım ? aslında bir şey de yapmadım önce camdan ne yaptığına bakmaya çalıştım ama tam göremedim.Çıkmak için kapıyı açtığımda deri ceketimi almayı ihmal etmedim malum hava yeterince soğuk.Çıktığımda arabanın arka kısmına yaslanmış sigara içiyordu,rahatsız etmeden izledim.Sigarayı nasıl içtiğini içine çekerken nasıl bir surat ifadesi olduğunu elinde nasıl tuttuğunu nasıl üflediğini her şeyini öylece izledim,yanına gitmek için sigarasını bitirmesini bekledim o rahat rahat içsin bende rahat rahat onu izleyeyim istedim.O muhteşem sigaranın parmaklarının arasında nasıl eriyip gittiğini izledim,o bile dayanamadı o narin parmaklarına,sigarasını ellinin tersiyle uzağa fırlattı.

Evet şimdi sıra bende kas yığınım..

Yanına gittim önce bir adım geri durdum süzdüm onu sonra iyice sokuldum ona elinin tersi ile attığı sigarayı kıskandım adeta,ona dokunduğu gibi dokunmadı bana,ona baktığı gibi bakmadı.

Sigarayı mı kıskandım ben az önce ? Saçmalıyorum.

"Gideceksin,ben sana doyamadan gideceksin"

Baran :"Gideceğim evet ama baksana ne kadar güzel bir gün geçirdik bence değdi."

"Bu mu yani sorun güzel geçip geçmemesi mi ? Hayatım boyunca geçirdiğim en güzel gündü,ama bu bir şeyi değiştirmiyor gideceksin ve ben burada yalnız kalacağım gene özlem girecek araya öyle bir kaç gün de değil üstelik aylar girecek aramıza bu hiç adil değil anlıyor musun değil !"

Ellerini çektim ve bir kaç adım uzaklaştım ondan,gidecek olması aklıma geldikçe son dakikalarımızın tadını çıkaramıyordum,sanki onu bir daha göremeyeceğim kadar uzak bir yere gidecekmiş hissi doğuruyordu içime galiba en son ilk okul dört de herkesin içinde elime bir sopa cezası aldığım zaman bu kadar kötü hissetmiştim.Kendimi kötü hissettiğim zaman kalp krizi geçirecekmişim gibi kalbim ağrır,nefesimi kontrol edemem,o an sanki nefes almıyor gibi hissettim kendimi kalbim de değişik bir sancı oldu tıpkı dil altı hapını almamış bir adamın kalpten gidecek olması gibi değişik bir şey yaşadım o an,ta ki arkamda güven kokan bir adam bana sarılıncaya kadar...

Baran :"Üzülme aşkım,bir daha görüşeceğiz zaten ben gelirim gene,sen de gelirsin şu an mesafe aramıza girebilecek en son şey"

"Yanılıyorsun,seni görmeden bu mesafe denen zıttırı boktan şeye dayanabilirim evet dayandım da,ama artık seni gördüm,sana sarıldım,kokladım,gözlerine baktım şimdi sen benim iki adım ötemde dursan özlüyorum." 

Beni kendine çevirdi elmacık kemiklerimi örten saçlarımı iki yandan kulağımın arkasına attı yüzümün şeklini inceliyor gibi bakındı suratıma en son gözlerime daldı,tek kelime etmeden üç dk da olsa baktı gözlerime hangi renk olduğunu seçmeye çalışıyor gibiydi,o kendinden emin piç gülümsemesi yerleşti suratına ;

Baran :"Sen bana ne yaptın böyle" dedi ve karşılık vermemi beklemeden öpmeye başladı beni ama bu normal,masum bir öpücük değildi fazla ihtiraslı bir öpüşme düşünün öyle işte,Deli gibi öpüştük sokak ortasındayız yolun kenarında ama kimseyi umursamadan öylece öpüştük,elleri tüm vücuduma o kadar hakimdi ki,sanki her zerresini biliyordu,iki dk bile olsa dudaklarımı ondan ayırmama izin vermedi ellerini saçlarıma götürdü,kafamı kaldırdı ve boynumu öpmeye başladı yavaş yavaş aşağıya doğru indi.Tam o sırada yanımızdan bir araba geçti farları açık tabi hemen üstümü başımı düzeltti ve elini boynuma attı,arabanın gittiğinden emin olmak için arkasından baktı sonra yavaş yavaş adımlarla bekçi kulübesinin oraya doğru gitti önce oturacağı yeri kestirdi sonra elleriyle oturacağı yeri temizlemeye çalıştı,kendinden emin bir şekilde bacakları açık rahatça oturdu oraya,yanına doğru gittiğim de beni izliyordu utandım o an gözlerimi para arar gibi yere gömdüm yanına geldiğimde ellerini uzattı bana,tuttum ellerinden;

Baran :"Kirli oturmaya oraya gel buraya otur" dedi ve beni kucağına doğru çekti,oturdum yavaşça kucağına ellerimi boynuna doladım,saçlarını ellemek istedim ama çoğu erkek gibi huylandı oda çektim hemen elimi,karnımda birleştirdim kırıldığımı hissetti,aldı ellerimi tekrar boynuma doladı;

Baran :"Burası daha iyi" dedi ağzımın içine bakarak.Öpmek istiyordu beni belli,aklım sıra tahrik etmek istedim onu yaklaştım iyice dudaklarına;

"Diyorsun" dedim yavaş yavaş sonunu uzatarak,direk öpmek için hamla yaptığında ondan önce davrandım geri çektim kendimi,sırıttı hafifçe  sonra tekrar yaklaştım dudaklarına tekrar öpmeye yeltendi tekrar geri çektim kendimi.Bu sefer onu sinirlendirdim anlaşılan dilini ısırdı,elini kafamın arkasına yerleştirdi  birden beni kendine çekti bacaklarımı iki yandan ayırdı ve beni iyice kendisine doğru çekti,hava aydınlanmaya başlamıştı temizlik görevlileri yavaş yavaş dışarıyı temizlemek için işe koyuluyordu onları farketttiğimiz de durduk ve gülmeye başladık. Kalktı ayağa ellerini uzattı,senin uzattığın eli ben hiç hava da bırakır mıyım deli oğlan,tuttum elinden kaldırdı beni de oturduğumuz yerden üstünü başını düzeltti tuttum elimden yürüdük ışığa doğru.

Direklerin oraya geldiğimizde etrafa baktı.

"Burası okul,bak şurası da stadyum arkasında kapalı havuz var"

Baran :"Vay be!" çok sevimli bir şekilde güldü,gülünce o ortada ki ayrık iki dişini gördüm yine,deli oldum.

"Ne oldu"

Baran :"Burayı asla unutmayacağım,sen de unutma her gördüğünde bugün gelsin aklına" dedi gülümseyerek.

"Unutur muyum sandın?" dedim ve elini bırakıp beline sardım kollarımı.Onun kolları altında olmak demirden bir evin altında olmak kadar güven verici.Etrafımda yangın çıksa hani onun kolları altında olduğum için o yangından sapa sağlam çıkabilirim gibi.

O en koyu renge sahip gözlerine,kendine has kokuna bir de gülünce ayrılan o iki dişine aşığım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 29, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Koca Bebek (DEVAM EDİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin