Rahatsız edici horoz sesli alarmla gözümü açmayı başarmıştım. Dün gece kesinlikle Calum'a uyup içki yarışması yapmamalıydım. Gerizekalı! Benim gibi karşı koltukta sızıp kalan Ashton'a baktım. Alarmdan dolayı huzursuzca yerinde kıpırdandı. Kalkmak yerine arkasını dönüp uyumaya devam etti. Oldukça anormal yatış şekli yüzünden ponyli tişörtü sıyrılmıştı. Mavi renkli boxerını rahatlıkla görebiliyorum. Koltuktan doğrulmaya çalışmamla kendimi geri fırlatam bir oldu. Boynum feci derecede tutulmuştu. Kas gevşetici almam gerekiyor gibiydi. Ashton'a kalkıp bana kas gevşeticiyi getirmesi için yan tarafımdaki kırlenti fırlattım. Hiç hissetmemişti sanki. Umudu kesip kendimi zorlamaya çalıştım. Ağır hareketlerle banyoya doğru yöneldim. Boyası hafif hafif çıkmaya başlamış olan dolabın kapağını kendime çektim. Saç boyalarımdan ve spreylerimden yer kalmayan dolapta ilacı aramaya başladım fakat yoktu. Derin bir nefes aldım ve iri elimi boynuma götürüp ovuşturmaya başladım. Hissettiğim acı ağzımdan ufak bir iniltinin çıkmasına neden olmuştu. Duş kabinine doğru yöneldim. Alkol kokan, terli kıyafetlerimi büyük bir ihtimalle Calum ve Luke'un sataşırken dağıttığı kirli sepetine fırlattım. Bu istemsizce sırıtmama neden olmuştu. Suyu ayarlayıp kendimi rahatlatmaya çalıştım. Banyoda çok vakit geçireceğe benziyordum. Mor saçlarımı adam etmek zor olacaktı.
"Lanet olsun, naptın sen?"
Calum'dan gelen ses irkilmeme ve kıyafetsiz bir şekilde banyodan fırlamama neden olmuştu.Sonunda bel altıma bağladığım çiçek desenli havluyla sesin geldiği odaya girmiştim.
"Calum, ne old-"
Sözümü tamamlayamamıştım. Luke elinde daha yeni aldığım ve fazlasıyla para saydığım oyun kolumun kırık parçalarıyla karşımda dikiliyordu.Yüz ifadesinden korktuğunu anlamıştım ki korkması da gerekiyordu. Benim oyun kolumu, MIKE' IN OYUN KOLUNU NASIL KIRABİLİRDİ!!
"Seni geberteceğim piç"
diye tısladım. Ona doğru sinirle gidiyordum-elim yumruk halini almıştı ve bu da onun sivilceli suratını mahvedeceğim anlamına geliyordu- ama arkamdan gelen Ashton'ının beni yakalamasıyla planım suya düşmüştü. Tahminimce yeni uyanan Ash olayı çözmeye çalışıyordu. Gözlerini Luke'un elindeki oyun koluna dikince sessiz bir küfür savurup alt dudağını dişledi. Daha sonra gözlerini o lanet desenli havluya dikti ve ardından sinir bozucu kahkahası kulaklarımı doldurdu. Calum da kıkırdamaya başlamıştı bile. Fakat Luke gülmeye cesaret edemiyordu. Kendime hakim olmaya çalışarak banyoya geri döndüm. Ardından Luke'un da kahkahalara boğulduğunu duymuştum. Onun işini sonra halledecektim. Öncelikle üzerimdeki köpüklerden kurtulmam gerekiyordu.
***
Ve işte ilk bölüm! Umarım beğenmişsinizdir. Lütfen vote verip yorum yapın. Istek gelirse devam ederim. xx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Belong With Me
Fanfiction"Bir başkasının değil benim olmanı istiyorum. Sen bana aitsin." dedim kendim bile zor duyabileceğim bir sesle. Göz yaşlarından biri sıkıca tuttuğu elime düştü. Gözlerim kapanmadan önce duyduğum tek şey "Beni bırakma." demesi olmuştu.
