Dobby gözlerini açtı, kafasına çok büyük bir darbe yemişti. Birden etrafına baktı, karşınında Mrs. Desolate ve Mr. Desolate'i Gördü.
BLACK MALİKANESİ
Grace Endişeleniyordu, hemde çok.. Dobby'nin şuana kadar gelmiş olması gerekirdi, Andrew çenesini kaşıyıp duruyordu, endişelenince böyle yapardı.
"Andrew Dobby hala gelmedi bence o-
Andrew ayağa kalktı sözünü kesti.
"Yakalandı, çünkü şuana kadar gelmiş olurdu"
Desolate Malikanesi
Mr. Desolate Asasını Dobby'nin Kafasına Götürdü, Dobby o anda iplerle sarılı olduğunu görmüştü, hamlesini yapamadı. Uyandığını gördüklerinde ona iğrenti ile baktılar.
"Seni Gibi Pis Böcek Onlar Nerdeler Çabuk söyle yoksa kafanı ezerim.
Dedi Mrs. Desolate. Dobby korkuyordu, hemde çok çünkü onlar onu öldürebilicek kişilerdi.
"Bana bak cin bana onların yerini söyle"
Dobby korkuyordu, bunu yaptığı için kendinden iğreniyordu, dostlarına ihanet etmişti çünkü..
"B-b-black Ma-malikanesi efendim.
Mr. Desolate ve Mrs. Desolate birbirlerine baktılar hemen oraya cisimlendiler. Dobby mi o kimsenin umrunda değildi, Grace ve Andrew dışında, ihanet ettiği için kendini boğmak istiyordu ama elleri kolları bağlıydı.
Black Malikanesi
Andrew Ayak seslerinin geldiğini duydu, ama sanki yankılanıyor gibiydi.
"D-Dobby Bizde Seni Bekliyordu-
içeri gelenin Dobby olmadığını fark ettiklerinde ikisininde ağazı bir karış açılmıştı-Dobby'den bunu beklemezdiler çünkü ama anneleri ve babaları onu zevkle öldürecek kişilerdi.. Mrs. Desolte onlara baktı.
"Sizi ne kadar merak ettiğimizi hiç düşündünüz mü? - kaçmakta neyin nesi - Özellikle Sen Andrew, Grace Kesin Bunun Altında Yine Sen varsın" dedi Mrs. Desolte
Ayağa Kalktılar, Grace ikisine iğrenerek bakıyordu - nasıl onların çocuğu olabilirlerdi ki!?
"Bizi sevmediğiniz ap açık ortada - sevilmediğimiz bir ortamda durmak istemedik sizin aileniz sizi zorla evlendiriyor olsaydı ne yapardınız?
Mr. Desolate birşey demiyordu - onlara vereceği cezayı düşünyordu şimdi. Andrew onlara baktı ve gururla konuştu.
"Siz Önünüzdeki kişiyi zevkle hiç acımadan öldürecek kişilersiniz - siz iğrenç insanlarsınız siz bizim ailemiz olamazsınız ve biz sizi asla ailemiz olarak-
Grace Sözünü kesti
"Kabullenmeyeceğiz.
Mr. Desolate'nin öfkesi artmıştı.
"İkinizde Hogwarts'ı bitirip evleneceksiniz - evkendikten sornada karanlık işaretinizi al-
Grace sinirlendi - karşısındaki kişi nasıl babası olabilirdi?
"ALMAYACAĞIZ - BİZİ İSTEMEDİĞİMİZ BİRŞEYE ASLA VE ASLA ZORLAYAMAZSINIZ KİMSE ZORYAMAZ KİM OLURSA OLSUN BEN O KÖPEĞİN YANDAŞLARINDAN BİRİ. OLMAYACAĞIM VE KARDEŞİMİNDE OLMASINA ASLA İZİN VER-
Mr. Desolate'in siniri kat kat artmıştı.
"BAK SEN! - SEN KENDİNİ NE SANIYORSUN! NE CÜRRETLE SÖZÜMÜ KES-
Andrew Babasını Süzdü, Sinirlendi ve Sinirlendi. Kaşlarını çattı.
"MEYE CÜRRET EDERİZ! - SENDE BİZİ İSTEMEDİĞİMİZ BİRŞEYE ZORLAMA O ZAMAN KİM VOLDMEORT'UN KÖPEĞİ OLMAK İSTER SÖYLEYİN BANA LUCİUS MALFOY BİLE ZORUNLU OLMASA DRACO'YU ÖLÜM YİYENLİĞE VE EVLENDİRMEYE ZORLAMAZDI - O GÜN GÖRDÜM O DA İSTEMİYOR, O DA İSTEMEDİĞİ PİS R HAYATA MAHKUM!"
Mrs. Desolate sözünü çıkartmıyordu, ikizlerin yanına gidip kollarından tuttu - ardından cisimlendiler, Desolate Malikanesi'ne - ilk cisimlenmeriydi bu mideleri bulanmıştı, ama kusmadılar.
"Anne Ona Birşeyde - Bizi Evlendirmesine ve Voldemort'un köpreği olmamıza İzin-
Sözü Kesilmişti Grace'in çünkü o hayal kırıklığına uğradı - yanındaki tek kişi kardeşiydi, O sırada Mrs. Desolate sol elini açtı - karanlık işaretini gösterdi ikizlere.
"Yapamam - Buna mecburusunuz
Andrew ve Grace Hayal Kırıklığından Başka Birşey Yaşamamışlardı Bugün Bisküvi Anısı hariç tabi..
Anneleri Ölüm Yiyen - Babalarıda..
