Part 4

15.7K 1.2K 1.5K
                                    

İlk üç gün harikaydı, hafta sonu tüm gün evde oynamış ve dışarıda yemek yemişlerdi. Sungjae dışarıda gayet uslu davranmıştı yaşına rağmen, onun yaşlarında olup restoranlarda cırlayıp ağlayan birçok çocuk vardı. Böyle çocuklar yüzünden Jungkook çocuk sahibi olma fikrine dehşetle bakıyordu, ama Sungjae gibi akıllı bir oğla sahip olmak bu fikri tekrar gözden geçirmesini sağlayabilirdi.

Eh, bu ancak Sungjae Jungkook'un sözünü dinlemeyene kadar geçerliydi, mesela, şu an banyo yapmak istememesi gibi. Büyük olan suyun sıcaklığını kontrol etmek için arkasını döndüğünde küçük şeytan fırsattan istifade onun tutuşundan kurtulmuştu, Sungjae banyodan kaçarak evin içinde koşturuyor ve deli gibi kahkaha atıyordu.

Küçük çıplak popoyu yaklaşık yirmi dakika kovaladıktan sonra, küçük çocuk masanın altına saklanmaya çalışınca Jungkook nihayet onu yakalayabilmişti, kucağına alıp banyoya götürmüştü.

"Lanet olsun Sungjae, benim için fazla hızlısın." Küçük çocuk kollarında kıpırdaşarak tatlı tatlı kıkırdıyordu. Jungkook itiraf etmeliydi ki onunla kovalamaca oynarken eğlenmişti.

Bir saat sonra, banyo yaptığı ve karnı doyduğu için çocuk mayıştığında, Jungkook onu yatağa yatırdı, ona iyi geceler diledikten sonra kendi yatağına gitti, günün yorgunluğunu ağrıyan kaslarında hissedebiliyordu.

Çok geçmeden uykuya dalmıştı.

Pazartesi günü, Sungjae'yi dövme salonuna getirmek için Jungkook Jiyong'tan izin istemişti. Çocuğu götürebileceği başka bir yer ya da emanet edebileceği birisi yoktu, bu yüzden onu yanında getirmek zorundaydı ve uslu durmasını umuyordu.

En başta, Donghyuk ve Jiyong neşeli ve mutlu çocuktan kendilerini uzak tutmuşlardı, ama Hyuna onu hemen sevmişti ve Sungjae güzel noonanın ona gösterdiği ilgiden oldukça memnundu.

"Çok tatlısın~" Sungjae'nin yanaklarını birbirine bastırarak Hyuna cıvıldadı ve çocuğun gülmesini sağladı. Jungkook da küçük olanın bu balık suratlı haline gülmüştü.

"Evet, şimdi siz burada olduğunuz için tatlı tabi, evde küçük bir canavara dönüşüyor." Bunu duyan küçük çocuk kıkırdamış ve iki yetişkinin de bu tatlılığa gülmesine neden olmuştu.

Bugün yapacak fazla işi yoktu, bu yüzden öğleden sonrayı Sungjae'yle oynayarak geçirebilirdi, Hyuna'nın iş yapması gerektiğinde çocuk sıkılmadan vakit geçirebilsin diye ona biraz kağıt ve kendi malzemelerinden de vermişti Jungkook.

"Oh, çok şanslısın evlat, Jungkook malzemelerini kimseye kullandırtmaz." Dedi Jiyong, yanlarına oturmuştu ve çocuğun çizdiklerini merakla izliyordu.

"Büyüyünce ben de insanların üstünde resim çizeceğim, aynı hyung gibi." Açıkladı küçük çocuk büyük bir gülümseme ile, önceki gün ön dişlerinden biri düşmüştü ve bu peltek konuşmasına sebep oluyordu, tatlılığına tatlılık katıyordu.

Jiyong eğlenerek Jungkook'a baktı ve büyük bir kahkaha patlattı, Donghyuk bile ötede kıkırdıyordu. Görünen o ki Sungjae hala Jungkook'un havalı olduğunu düşünüyordu ve geleceğe dair fikirlerini değiştirmemişti, birkaç yıl içinde de fikrini değiştirmemesini umuyordu Jungkook. Küçük olanın ona böylesine çok özenmesi kendiyle gurur duymasını sağlıyordu.

Jungkook gururla göğsünü kabarttı. "Görüyorsun ya hyung, onun nesli için bir rol modelim ben." Jiyong gülümseyerek çocuğun saçlarını karıştırdı.

"Umarım büyüyünce hyungun kadar yetenekli olursun." Jungkook'un göğsünün iyice kabarmasına neden olmuştu bu cümle, ustasından bunları duymak karnındaki kelebekleri uçuşturmuştu, Jiyong onun hakkında böyle gurur duyarcasına konuştuğu için mutluydu.

Babysitter // Jikook [Çeviri] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin