Pamuk Şeker ^^

273 57 11
                                    

   Merabaaa :) Bölüm biraz aceleye geldi sınav haftası felan , pek iyi olmayabilir. Yorumlarınızı bekliyoruuuum :)

Beyzoşum ve Ferhata :)

-Bölüm parçası : Beyonce-Halo (aynı zamanda kitabmın şarkısı)

İyi okumalaaaar :D

Yatakta yatarken bugün olanları gözden geçirmeye başladım. Gözlerimin önüne o uzun kirpikli sımsıcak koyu kahverengi gözler geldi. O kirpikleri en iyi maskarayla bile yapamazdım herhalde. Hey! Nasıl unuturum , lanet olsun. Bu akşam Efe'yle buluşacaktım ve ben yatağımda onun hayalini kurmaya devam ediyordum. Aferin sana Mira.

Yatağımdan hemen kalkıp hızlıca giysi dolabımın kapaklarını açtım. Ne giycektim şimdi ben. Hayır , önemsemek yok , rahat şeylerle idare edebilirim. Kot şortumu ve toz pembe salaş t-shirt'ümü alıp üstüme geçirdim. Saçlarımı bozmadım , iyi gözüküyorlardı. Babamı aramak için telefonuma uzandığımda Efe'ye mesaj atmam gerektiğini hatırladım. (Hoşgeldin balık hafızalı Miraa.) Rehbere girdim. Efe , Efe , Efe .. Ee nerede? "e" harfinde adını göremeyince en baştan bakmaya başladım. Hah , ne ?  Daha önce rehberimde görmediğim o ismi görünce yüzümde derin bi gülümseme oluştu. Kendini "Bay Çekici" olarak mı kaydetmişti yani. Ukâla , pislik. Daha fazla vakit harcamadan mesajı yazmaya başladım.

"Bay kendini çekici sanan ,... " diye başladığım mesaja adresi ve saati de yazıp gönderdim. Babamdan yeni tanıdığım bi çocukla buluşmak için nasıl izin alacaktım bi fikrim yoktu. "Planlar asla işe yaramaz , Doğaçlama takıl." teorisine güvenerek babamın numarasını çevirdim.

"Efendim kızım , toplantıdayım çok vaktim yok." dediğinde beni geçiştirmek için ne dersem "tamam" diyeceğini anladım. Sanırım bugün iyi günümdeydim.

"Babacım , bi arkadaşla buluşacağım da.."

"Tamam kızım, saat en geç 8'de evde ol." diyip telefonu kapatmıştı. Vay be. Bugün şans benden yanaydı ama bu normal bi şey değildi. Yine derin düşünmeye başlayacaktım ki telefonumdan mesaj sesi geldi. Nedense birden heyecan yapmıştım. N'oluyor bana ya. Eski soğuk kanlı Mira'yı istiyorum ben. Her neyse , kendime gelip mesaj bölümüne girdim. Bay Çekiciden tabi ;

"Aşağıdayım , çok bekletme bayan ekşi" Yuh. Ne çabuk geldin sen ya. O değilde benim adımı ekşi yaptı bu çocuk. Her neyse bunu daha sonra düşünecektim. Son olarak aynada ki görüntüme baktım ve lacivert fiyonklu hırkamı üzerime geçirip aşağı indim. Anahtarlarımı ve telefonumu alıp evden dışarı çıktım. Karşımda beyaz bi Porsche falan bekliyordum ama sadece Efe vardı. Tamam fazla hayal kurmuş olabilirim ama filmlerde öyle gördük. Tabii kaçırdığım bi nokta vardı ; benim hayatım film değildi. Bunları düşünürken Efe'nin yanına gittim.

"Naber Ekşi" dedi ve gülümsemeye başladı.

"Bana ekşi demeyi keser misin bay kendini çekici sanan?"  diyip dil çıkardım. En iyi yaptığım işlerden biriydi dil çıkarmak. Çarpık bi şekilde gülümseyip başını yere eğdiğinde kafasını sallayarak

"Böyle mi düşünüyorsun gerçekten" dedi. Tamam evet. Hele de böyle bakarken çok tatlıydı.. Konuyu değiştirmek için

"Gitsek ya artık. Bay kendini çekici sanan" dedim ve yürümeye başladım. Bi süre sonra o da yanıma geldi. Sormayı unuttuğum o şeyi sormak için uygun bi zamandı.

"Sen ne çabuk geldin?"

"Bi işim vardı buralarda. Oradan geldim meraklı."

"Peki şimdi nereye gideceğiz?"

Bir Hayal KadarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin