Hava oldukça bulutluydu Deniz dört yaşındaki kız kardeşi Eda yı kucagindan yere indirdi gülerek
-Bikaç dakika sonra yağmur yağıcak ona göre gideriz tamammı zilli.
Kız kardeşi de gülerek onun gözlerinin içine baktı ve yarım yamalak
-Tamam abi.
Deniz koşturan çocuklerın arasından geçerek kardeşini rahatca izleyebileceği bir banka oturdu bikaç dakika boyunca kardeşini izledi ardından telefonu çaldı ve aniden kapandı tam cep telefonunu cebinden çıkardığı sırada bir el silah sesi geldi parktaki çocuklar sağa sola kaçışmaya başladı Deniz hızla ayağa kalktı parkta torpil felan patlatılmıştır diye pekte heyecan yapmadı dağılan kalabalığa dogru yürürken elindeki telefon birdaha çaldı arayan annesiydi hemen açtı.
-Oğlum hemen Eda yı al kaç ordan!
Deniz telefonu yere fırlattı direk parkın ortasına koştu yerde yatan sarışın bir kız vardı kardeşiydi bu suratını çevirdi o an yere yığıldı dünyası başına yıkılmıştı tam gözünden vurmuşlardı elini başında gezdirdiğinde ise arkadan çıkan kurşun kardesinin beynini dışarıya dökmüştü.
Bir umutla hemen kız kardeşini kucağına alıp parktan kaçmak istedi ardından bir silah sesi daha geldi Deniz de kardeşide yerde yatıyordu aniden yağmur başladı takım elbiseli bir adam ona doğru geldi Deniz'in yüzüne baktı.
-Sen! Sen!
Adam silahını Deniz'in suratına çekerek bi el daha ateş etti.
Karanlığın içinden ince bir ışık göz kapaklarını araladı hastanede soğuktan sırtına yapismış olan ameliyat sedyesiyle konuşmaların arasında sıkışıp kalmıştı etraftan tuhaf şarkılar geliyordu anlam veremedi.
uğultular içinden doktorların ve ardından koşturan polislerin sesine yoğunlaştı.
-Nabzı nasıl?
-Hocam baya düşük zor alıyoruz!
-Kahretsin hemen ameliyata almalıyız!
-Merhaba ben polis memuru Aykut yaşayacakmı?
-Hiç umudum yok.
-Yapma! Tek görgü tanığı buydu diğer ailesinin hepsi öldü kardeşi parkta anne ve babasıda evde.
Deniz bu konuşmaları duyunca bunun rüya olmadığını anladı bu kabusun devamıydı.
-Hocam!Hocam gözünü açmış hafif.
Diye bagırdı hemşire .
-Şükürler olsun bu iyiye işaret hemen narkozu verin.
Der demez Deniz koluna saplanan narkoz ile tekrar uykuya daldı.
Ormanın ortasındaydı bir tabela vardı büyük bir dağa doğru işaret ediyordu Zeyniler arkadan bi ses duydu.
-Dede seni bekliyor!
-Dedemi o kim?
-BURSA!
-Bursa mı?
-Ya Deniz Bursa,Allah dostunu bul sakın zalimlerden olma!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANATLI İNTİKAM
Misterio / Suspenso2016 nın eylül ayı küçük bir beden büyük bir patlama sesiyle yere yığıldı. Deniz yerde yatan kardeşinin cesedini kucaklamış sağa sola bilinçsizce koşturuyordu karanlık ve kasvet aynı anda bulunduğu çocuk parkına inmişti bir ses daha geldi Deniz...
