KANATLI İNTİKAM

BURSA

Deniz İstanbul otogarınadan ilk araba ile Bursa yoluna koyuldu 13 nolu tekli koltuğa oturdu bacaklarında ve başında ağrı vardı kafasındaki sargıyı çıkardığı çıkardığı için daha çok ağrıyordu aracın kalkmasına 5 dakika vardı hemen inip karşıdaki mağazaya girdi siyah bi bere alıp tekrar araca bindi fakat koltuğunda başka biri vardı esmer şişman 30lu yaşlarda birisiydi.

-Kardeşim benim koltuğuma oturmussun.

Adam ona baktı ve takmadan geri kafasını çevirdi.

-Kalkarmısın.

Adam Deniz'e tekrar dönerek.

-Bak arkadaki en sondaki koltuk benim git ona otur!

-Senide sikerim arkadaki koltuğuda kalk şurdan!

Adam hızla ayağa kalktı Deniz'e vurmak için tam bu sırada muavin aralarına girdi.

-Lütfen baylar yapmayın!

Deniz'e dönerek

-Beyfendi benimle gelirmisiniz.

Dedi ve Deniz'i arka koltuğa doğru götürdü.

-Bu şerefsiz bizim firmanın VIP üyesi normalde istediği yere oturma hakkı yok fakat müdürler göz yumuyor çok tatsız bir adamdır sizden ricam burda oturun size istediğiniz kadar servis yaparım.

-Yok tamam kardeşim.

Dedi ve yerine oturdu burası gerçekten dardı kafasını cama yaslayarak uykuya daldı.

-Sevgili yolcular susurluk dinlenme tesislerimize giriş yapmış durumdayız mola suremiz 20 dakikadır.

Sese uyanan Deniz herkes gibi dışarı çıktı lavaboya doğru yöneldi arkasındanda arabadaki zorbanın onu takip ettiğini gördü koşar adımlarla bi tuvalete girdi ve kapıyı kilitledi belindeki silahı çıkardı kilazotun üzerine çıkıp adamı göz ucuyla izledi adam sağa sola bakiniyordu tam bu sırada iki takım elbiseli adam içeri girdi adama doğru gelerek.

-Abi dışarıda kimse yok burasıda boş.

-Nerde kaldınız lan adam bura gelmeden dövcektiniz işte!

-Abi sen haber verince anca geldik arabayla.

-Neyse ne burada o piç zaten siz ikiniz lavabo kapısını kilitleyin kimse içeri girmesin orospu çocugu bana küfür etti onun gözlerini oyucam!

Adamlar kapıyı kilitlemeye gittiler biri dışarıda kaldı gelen olursa kuşkulanmasın diye adam kapıları yoklarken kilitli kapıya denk geldi adamına sessizce işaret etti koşarak yanına geldi ayakkabısından sustalıyı çıkartıp uzattı.

-Çık lan dışarı! Korkma seni öldürmicem sadece sakat bırakıcam diyerek elindeki bıçağı kapının kilit yerine sokup kilidi açmaya çalıstı.

Deniz bu sırada usulca tırmandığı duvardan yan tuvalete geçti aniden yanlarindan çıkarak silahı onlara doğrulttu.

-Kardeşim saçmalama şaka yapıyorduk sadece!

-Elindeki bıçağı adamına ver çabuk!

Adamlar ona anlamsızca baka kaldılar.

-Hadi lan!

-Tamam kardeşim al bak verdim işte.

Deniz takım elbiseliğe silahı doğrultarak.

-Şu piçi boğazından bıçaklamassan seni öldürürüm!

-Yapamam o benim patronum!

-Kardeşim lutfen ne istersen veririm!

Deniz

-Tamam!

Diyerek takım elbiseli adamı kafasından vurdu.

-Ah yapma lutfen kulun kölen olayım benide öldürme!

Kapıdaki adam içerden silah sesini duydu ve bunu arkadaşının yaptığını sanarak panik yapmadı.

Deniz yerdedi bıçağı alarak adamın bacağına sapladı agridan kıvranan adamı yerde sürükledi fayanslar kan içindeydi kaldırdığı adamın boğazını lavaboya dayadı bacagina saplı bıçağı çıkararak adamın göz kapağına sapladı bağırmasın diye ağzını eliyle kapadı adam ağrıdan debelenirken Deniz bıçagır oval şeklinde gozun içinde çeridi adamın gözü lavaboya düştü bıçağı çıkararak adamın boğazını kesti fıskıran kanlar aynaları boyamıştı adeta.

Deniz koşarak tuvalatteki camdan dışarı çıktı gömleği iyicene kan içinde kalmıştı tekrar içeri girip kadasından vurduğu adamın gömleğini aldı silahıda kılajöt sifonunun kapağı kaldırıp içine attı kapagı geri kapatıp hızla çıktı.

Arabaya girip arkadaki koltuğa oturdu kalkmasına 3 dakika vardı.

Çok geçmeden süre dolmuştu muavin boş koltuğa bakarak.

-Nerde bu ya bekleyelim biraz.

2dakika daha geçmişti insanlar artık laf kargaşasına başlamış uğultular artmıştı yolculardan biri çıkıp.

-Kardeşim hadi ne diye bekliyoruz adam gelmesse gelmesin Bursa yakın buraya zaten atlar gelir hastam var benim hadi ya!

Kalabalık adamı destekledi aradan ses çıktı.

-Burası nasıl bir mola yeri tuvaletleri bile bozuk hadi birader sur şunu!

Şöför dayanamayıp çalıştırıp otobusu surmeye başladı.
Muavin düşünceli düşünceli bakınırken Deniz yanına geldi.

-Şu zorba adam olmadığına göre yerime geçebilirmiyim.

-Tabikide beyfendi kusura bakmayın bu adamın elinden bıktık şirket olarak iyi yolculuklar.

Diyerek tam dönüp adım atacaktıki.

-Pardon rica etsem bi kahve alabilirmiyim?

Muavin gülerek

-Tabikide.