This chapter is dedicated to The Queen Cheri. I know, you can't read my story but it's a way to say "Get well soon"
Bölüm şarkımız Depeche Mode - One Caress.
Oh girl, lead me into your darkness
When this world is trying it's hardest to leave me unimpressed
Just one caress from you and I'm blessedZincarlaca çevirisi: Beni karanlığa götür güzelim, bu dünya beni görmezden gelmek için elinden gelenin en kötüsünü yaparken senden gelen tek bir dokunuş beni kurtarır.
***
Hermione'nin ailesi kalıcı olarak Londra'ya dönüp evlerine yerleşmişti. Hermione, ailesiyle vakit geçirmek için çoğu gece eski evinde kalmaya devam ediyordu. Aslında, bu durumdan hayli memnundu, yeniden evin küçük kızı olmak, annesinden ilgi görüp, babası tarafından şımartılmak hoşuna gidiyordu. Ailesinden ayrı kaldığı yıllar boyunca onların eksikliğini tam anlamıyla hiç idrak edememişti, onların eksikliğinin içine ne kadar işlemiş olduğunu ancak fark ediyordu.
Ama günler öyle sakin sakin geçmiyordu, düğüne çok az kalmıştı. Düğünü organize eden Molly olduğu için sık sık Kovuk'a gidiyor, Molly'den talimat alıyorlardı. Düğün, Hogwarts'ta yapılacağı için Hogwarts seferleri de düzenliyorlardı, yorucu bir süreçti herkes için.
Kovuk'ta geçirdikleri sakin zamanlardan birinde her nasıl olduysa Severus'la yalnız kaldıkları bir anda adam Hermione'yi kendine çekip "Mia" diye sordu, "Muggle'ların evlenme ritüeli nasıl?"
"Büyücülerden pek farklı değil. Bakanlığa gitmek yerine evlendirme dairesine gidiyorsun. Büyüyle bağlanmak yerine imza atıyorsun. Şahitler, kutlamalar, balayı gibi ayrıntılar hep aynı."
"Peki, uzun bir süreç midir?"
"Sanmıyorum. Başvurudan sonraki bir kaç gün içinde evlenebiliyorsun. Yani, öyledir herhalde. Hiç evlenmedim. Neden soruyorsun ki?"
"Annen ve baban cadı olduğunu bildiği için düğünümüzde olacak. Ama hala görüştüğün bazı arkadaşların var. Onların da katılabileceği kısa bir seramoni istemez misin?"
Hermione bir an düşündükten sonra "Eskilerden görüştüğüm sadece üç kişi var, onlarla da çok yakın değiliz. Zahmete değmez." dedi.
Severus ısrarcıydı, "Hem büyü dünyasında, hem de muggle dünyasında evli olmak daha romantik olmaz mıydı?"
Hermione kollarını adamın boynuna doladı, "Blöfünü görüyorum Severus Snape. Derhal muggle dünyasına geçip yıldırım nikahıyla evleniyoruz. Böylece benden kurtulamamanı garantiye almış olacağım."
***
Bir saat sonra evlilik başvurusu için belediyeye başvurmuşlardı bile. Danışmadaki memur doldurmaları için bir kaç evrak verip bekleme odasını göstermişti. Evrakları doldurup teslim ettiklerinde iki form daha verip bir klinikten tahlil yaptırmalarını söyledi. Sonuçları teslim ettikten sonraki gün nikah kıyılabilecekti. Kafaları karışmış olsa da itiraz etmediler, madem muggle usulü bir iş yapıyorlardı, kurallara uyacaklardı. Neyse ki, yakınlarda bir dispanser vardı ve henüz kapanmamıştı. Bir kaç ünite kan verdikten sonra sonuçların iki gün sonra çıkacağını öğrendiler. İkisi de biraz bozum olmuştu, hemen evlenebileceklerini sanmışlardı. Homurdanarak eve dönmekten başka çare yoktu. Çok da umursamaya değmezdi, gerçek düğünleri büyücü dünyasında yapılacak olandı nasılsa. (*)
Söylenen saatte tahlil sonuçlarını almaya giden Hermione oldu. Evrakları kapalı bir zarf içinde teslim eden hemşire "Evlenmenize mani bir sağlık problemi yok hanımefendi" dedi, sonra nezaketle ekledi "Tebriklerimi iletirim, umarım evliliğinizde çok mutlu olursunuz".
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PASSION PLAY - SNAMIONE (Tamamlandı)
FanfictionHogwarts Savaşı'ndan sonra Severus Snape'in hayatta aldığı bir Harry Potter dünyası. Isteksiz bir kahraman. Güçlü bir kadın. Zoraki bir ortaklık.