bölüm 17

773 21 6
                                    

 gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm saatimin 10.00 ı gösterdiğiydi. hala uyku sersemiydim. sudeyle küs olduğumuz günlerinin acısını çıkarmıştık. sabaha kadar dinlediğim dedikodulardan çoğunu hatırlamıyordum ama olsun. sudeyle yeniden konuşabilmek güzeldi. tekrar uyumak için gözlerimi kapattım ama çok geçmeden bir el alnıma dokundu. sonra saçlarıma. önce sudedir diye düşündüm ama sudenin uyandırma tekniği daha çok üzerime buzlu su atmak falan olurdu. bir anda gözlerimi açtım ve kim olduğuna bakamadan doğruldum.ömer karşımda sırıtıyordu.

defne: ya sen napıyosun!? ödümü patlattın!

ömer: aslında seni kahvaltıya çağırmam gerekiyordu ama.. çok güzel uyuyordun. kıyamadım..

defne: ya... yani şey.. korkuttun beni..

ömer: özür dilerim aşkım...

defne: yani.. tam affedemedim..

ömer yanağıma hızlı bir öpücük kondurdu ve beni yataktan kaldırdı.

ömer: biraz daha oyalanırsak yengemleri gerçekten sinirlendireceğiz.

tam o sırada ömerin gözleri ayıcıklı pijamalarıma takıldı. yüzüne yeniden bir sırıtış yayıldı.

defne: ya ne bakıyosun ya?

ömer: pijaman.. çok güzelmiş de..

yastığımı kaptım ve ömere fırlattım.

defne: ya sen insene aşağı!

ömer: ömer yastığı bana geri attaı ve odadan çıktı. hala daha gülüyordu. bi kere çok yumuşacıklar. canım pijamalarım.  saçlarımı dağınık topuz yaptım ve siyah pantolon ve bol lacivert bluzumu giydim.

aşağı indiğimde babamlar birbirlerine telefondan bir şeyler gösteriyorlardı. annemler gene birinin dedikodusunu yapıyorlardı. emel teyze emreye zorla kahvaltı yaptırmaya çalışıyordu. ömerin yanına oturdum.

ömer: aa neden değiştirdin üzerine. öbür halin de çok güzeldi.

bunu fısıldayarak söylemişti.

defne: sen geç dalganı!

ömer gülümsemekle yetindi. 

Neriman: şu anda tüm planımızı açıklıyorum. necmi sen ve hakan smokin alın kendinize. düğüne şuracıkta ne kaldı ki!

doğru ne kaldı ki* oha inanamıyorum. resmen 1 ay sonra... eylülün 5 indeydi. havalar çok soğumadan kır düğünü istemişim. ay çok güzel ya! resmen evleniyorum!

Necmi: Neriman bu kadar aceleye gerek var mı gerçekten?

Neriman: ay necmii! biz de sukuşum ve gizoşumla kıyafet bakacağız.

defne: e biz de gelelim.

gizem: yok artık. senin gelinliğini bu güne mi sıkıştıralım!

defne: olmaz mı?

gizem: ay defne!

defne: tamam ya.. biz napıcaz?

Neriman: gezin dolaşın! hadi bakıyım çıkın siz! sizin daha çok işiniz var! size bugünlük izin.


annemler bizi kapı dışarı ettiktens onra yürümeye başladık. 

defne: sahile gidelim mi?

ömer: olur.

ömer elimi tuttu ve beraberce yürümeye başladık. yarım saat sonra ben ömerin göğüne yaslanmış bir vaziyette banka oturmuştuk.

zoraki evlilik deföm ❤❤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin