Her şey 16 yaşında ki bir gencin vampir günlüklerini okumasıyla başladı. Adı Luke. Bilirsiniz bu yaşta bir gencin kurduğu hayalleri hele ki bu tür bilim kurgu kitapları okuyan birisiyse. Her genç elbet hayatının bir kısmında özel güçlere sahip olmak istemiştir. Uçmak, görünmez olmak, süper güçlü olmak. Ama Luke tüm bunların aksine sadece vampir olmak istiyordu. Bu düşünceyle yatıp bu düşünceyle kalkıyordu. Hatta odasının her tarafında vampirlerle ilgili şeyler vardı. Duvar kağıtları, dvdler. Tabi ailesi de bu durumdan pek hoşnut değildi. Luke'a yardımcı olabilecek her türlü şeyi denediler. Odasındaki bütün duvar kağıtlarını kaldırdılar, akıl sağlığı hastanelerine gittiler, psikologlara başvurdular, ama Luke o kadar kaptırmıştı ki kendini, benimsemişti vampir olmayı. Ne yaparlarsa yapsınlar vazgeçiremediler. Hatta bu düşüncede olan arkadaşı Michael ile birlikte birbirlerinin kanını bile içtiler. Çok saçmaydı ve insanlık dışıydı.
Artık Luke tanınamaz haldeydi. Okul arkadaşları, sokaktakiler, Luke'u gören herkes ona insan gözüyle bakmıyordu. Tabi ki başlarda bu durum Luke'un umrunda bile değildi ama yakın arkadaşı olan Michael'ın ailesi uzaklara taşınma kararı alınca bu durum hiç hoşuna gitmedi. Kendisini odasına kapattı ne yemek yiyordu ne de konuşuyordu. Ne zaman sokağa çıksa insanların ona o gözle bakması Luke'un canını sıkıyordu ve Luke intihar etmeye karar verdi. Çünkü hayatta kalmasını, hayata tutunmasını sağlayan tek kişi Michael'dı ama o da artık yoktu ve Luke içinde hayatın bir anlamı kalmamıştı. Bir not yazdı ve evden kaçtı. Bildiği yüksek bir uçurumun kenarına gitti, kendisini rüzgara teslim etti. Rüzgarın tek yapması gereken hafif bir esinti ve sonra her şey bitecekti ama aniden arkasında birisi belirdi. Luke ne olduğunu anlayamadan bayıldı ve bizim ergen genç Luke intihar notunda nerede olacağını da belirtmişti. Ne ergenlik ama! Ailesi onu o halde bulunca hemen bir hastaneye götürdüler ve yatağa yatırdılar. Luke'a ne olduğunu bilmiyolardı. Doktorlar bu durumu araştırırken ailesinede gidip dinlenmesini söylüyorlardı ve bizim ergen gencimiz Luke yaşamaya devam ediyordu bayık bir şekilde..
