Bölüm 15

110 29 62
                                    

Merhaba!

Geçen bölümde bir sınır koymuştum ama hoş olmadı. Normalde sınır aşılana kadar bölüm atmamaya kararlıydım ama size danışmak istediğim bir konu var. Bu konuyu tartışırken de küçük, kısa bir bölüm yayımlamaya karar verdim, yb bildirimi aldığınızda bir hayal kırıklığına uğramamanız adına. Bir yandan da önemli bir bölüm. Kitabın gelecek olan konularını düzenleyecek bir bölüm.

İyi okumalar.

Egemen'den

"Şu kız, sevmedim."

Bacaklarını aralık bırakarak oturdu ve dizlerine dirseklerini yerleştirdi. Kaşları çatık, bakışları sorgulayıcıydı. "Neden?"

Arkama yaslandım ve kolumu koltuğun kolçağından sarkıttım. Babamın gözü elime kaydı. Küçük bir cık sesinin ardından konuştum. "Sevmedim. Başka bir şubeye nakledilebilir." Tabi o okula okumak için gelmediyse farklı...

"Nedenini açıklamadığın sürece; hayır, olamaz." Çünkü gerçekler bunu gerektiriyor baba.

Sinirin beynime sıçradığını hisseder gibi oldum. Histerik bir gülüş sergiledim ve sol elimi saçlarımdan geçirip kafamı geriye attım. Birkaç saniye sonunda ciddileşip yerimde dikleştim. "Neden, ha?" Kaşlarım havalandı. "Neden mi istiyorsun baba?"

Kafasını salladığı anda bunca yılın sonunda ilk kez yüzüne vurdum her şeyi. "Mesela annemin beni saklaması baba, öğrendiğinde ona bağırman, benden annemin isteğine rağmen daha doğmadan beslediğin nefret, annemin ölümü ve senin onun yanında olamaman, beni hiçbir zaman oğlun olarak görmemen baba. Yeterli mi?"

Sesimin konuşmaya başladığımdaki sakinliğinde olmamasını garipsemedim. Bakışlarım babamın bakışlarını döverken ayağa kalktım ama bir adım ileri ya da bir adım geri gitmeksizin babama diktim gözlerimi. Babamsa konuşmanın başında olduğundan katbekat gergin olması gerekirken rahat bir tavır ve yüzündeki itici gülümsemesiyle arkasına yaslandı. Tek kaşını kaldırıp keyifli bir ifadeyle yüzümü inceledi. "Yani?"

Kısık bir sesle konuştum. "Yani baba," Ne kadar ruhsuz olduğumun farkına vararak devam ettim. "İntikam!"

Arkamı dönüp attığım iki sert adım sonrası beni durdurdu. "Egemen!"

Kafamı babama bakabileceğim bir pozisyonda tutmama rağmen gözlerim onda değil, odasında dolanıyordu. İki adımla yaklaştı ve fısıldar nitelikteki sesiyle konuştu. "Haklısın aslında." Derin bir nefes ve tekrar; daha güçlü, daha yüksek bir sesle ve çok daha acımasızca. Ama normal şartlara göre fazlaca merhametli. "Haklısın. Senden daha doğmadan dahi nefret ediyordum oğlum. Aşık olduğun kadından vazgeçmek kolay değil. Nefesin olan kadından vazgeçmek tahmin ettiğin kadar kolay değil... O şanssız kıza aşık olduğun gün anlayacaksın beni. İntikam isteyeceksin!"

Haklıydı. Bunu inkar edemezdim. Elimden tek gelen şey onaylamak ve hızlı adımlarla o lanetli çocukluğumun geçtiği evi terk etmek oldu. "Haklısın baba. İntikam istiyorum."

***

Umarım beğenmişsinizdir :)

Veee o günlerdir kafamı kurcalayan sorunlar.

Egemen'in soyadı?

Egemen Parlas mı?

Egemen Kaya mı?

Başka önerileriniz varsa da çok memnun olurum.

Diğer bir konu. Egemen için bir model gerekiyor. Meriç İzgi'yi kullanmıştım ama içime sinmedi. Burak Mutluay, Corentin Huard, Bryce Dettloff ya da Daniel Illescas olabilir. Aslında Daniel Illescas uygun ama bir sormak istedim. Farklı modeller de önerirseniz memnun olurum.

Mutlu kalın!

Uçurum KenarındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin