44 bölüm

99K 2.2K 155
                                    

ARKADAŞLAR BÖLÜM GEÇİKTİ BİLİYORUM, GERÇEKTEN SİZDEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM. BU ARALAR VAKTİM YOKTU VE AKLIMA HİÇ BİR ŞEY GELMEDİ. BAZEN İLHAM PERİLERİM BANA UĞRAMIYOR...

NEYSE...VE TABİİ Kİ BU KİTABIMI FİNAL YAPMIYORUM! SONUÇTA İLK KİTABIM VE SONUNA KADAR DEVAM EDECEK. VE ŞİMDİLİK FİNAL GÖZÜKMÜYOR GİBİ. DAHA ASLI VE DOĞANIN YAŞAYACAKLARI ONCA ŞEY VAR.

BANA DESTEK VE MORAL VERDİĞİNİZ İÇİN SİZLERE BİNLERCE HATTA MİLYONLARCA KEZ TEŞEKKÜR EDİYORUM. SİZLERİ ÇOK AMA ÇOK SEVİYORUM! <3 <3 <3

BU BÖLÜM NASIL OLDU GERÇEKTEN HİÇ BİR FİKRİM YOK. BUGÜN BİRDEN BİRE AKLIMA GELDİ VE YAZDIM..İNŞALLAH BEĞENİRSİNİZ. ;)

YAKINDA 1 000 000 AİLE OLACAĞIZ, GERÇEKTEN ÇOK MUTLUYUM ^_^

VOTE SINIRI: 400+. Ve yorummm

Multimedia da KIZIMIZIN odası var...fotoğraf için @MrsZeyReis e çok ama çok teşekkür ederim. Tam hayalimdeki odayı bulup bana yollamış :*

Keyifli okumalar ;)

Tatilden döneli 2 gün olmuştu. Ne kadar yaşadıkları zor olsa da Mervenin biraz da olsa yüzü gülmüştü. Bu aralar hormonlarım tavan yapmış her şeye ağlar olmuştum. Ve yine gözlerimi açtığımda, gözlerimin şiştiğini anlamıştım. Derin nefes alıp yataktan kalkmaya çalıştım. 4, ah pardon 5 aylık olmasına rağmen karnım baya bir büyümüştü. Yavaş yavaş kalkmaya çalıştım ve bu nerdeyse 5 dakikamı alıyordu. Doğan yine erkenden çıkmıştı, çünkü yine yatakta yoktu. Ve tekrar ağlamaya başlamıştım.

"Baba artık beni güzel bulmuyor, ha kızım?"

Resmen kafayı yiyordum! Elimi yüzümü yıkayıp, tayt ve üzerine bol bir tişört giyinmiştim. Ayağımada Doğanın bana aldığı-daha doğrusu boşuna masraf yaptığı-o çok pahalı babetleri giyinmiştim. Aşağa indiğimde Zeliha abla ve annem oturmuş sohbet ediyorlardı.

"Ah kızım ve torunumda uyanmış."

"Günaydın anneciğim."

Gidip yanağından öpmüştüm. Biz gelin-kaynan değil de, resmen anne-kız gibiydik. Ve bu beni gerçekten mutlu ediyordu!

"Sanada günaydın Zeliha ablacığım."

"Günaydın kuzum. Hadi geç otur, ben sana meyvesuyu getireyim."

"Yok zahmet etme, zaten pek aç değilim."

"Olur mu öyle kuzum."

Ve çoktan mutfağa gitmişti. Anneme döndüğümde bana gülümseyerek bakıyordu. Tabii bende karşılık verdim.

"Ee isim düşündünüz mü torunuma?"

"Yani aklımızda bir kaç isim var, ama tam olarak karar veremedik. Zaten kızımın odasını bile hazırlayamadık..."

"Gel benimle!"

Şaşkın bir şekilde bakıyordum. Peki şimdi nereye gidiyorduk? Yukarı çıktığımızda, kızımın odasının önünde duruyorduk. Hala ne olduğunu anlayamamıştım? Annemin kapıyı açmasıyla ağzımdan bir çığlık kopmuştu. Tabii gözümden yaşlarda akmaya başlamıştı. Yavaş adımlarla kızımın odasına girmiştim. Oda harika olmuş!

"N-ne zaman?"

"Valla tatildeyken yaptırmış, benimde dün haberim oldu, bu sabah gelip torunumun odası nasıl olmuş diye bakayım dedim."

"İnanamıyorum...Doğan yine beni şaşırttı!"

İkimizde gülmüştük. Seçtiğimiz boya tabii ki pembe değildi. Her kızı olan odayı pembe yapıyordu, ben daha farklı olmasını istemiştim ve pudra renginde çok hoş bir renkti. Ve kızımın yatağı da bembeyazdı. Tabi oyuncakları rengarenk olduğu için daha hoş bir hal almıştı. Karnımı okşayıp.

Zorla evlilik mi? (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin