Multi ; Poyraz.
Sabah büyük bir mutlulukla uyandım. Bugün Koray arabamı getirecekti ve ben artık taksiye binmek zorunda kalmayacaktım. Aslında Koray arabamı hafta sonu getirmeyi planlıyordu fakat beni özlediğini ve artık İstanbul'dan sıkıldığını bir tatile ihtiyacı olduğunu söyleyerek öğlenleyin gelecek. Kızlarla da konuşmuştum sizde gelin diye ama kafenin yoğun olduğunu söyleyerek reddettiler. Dün Elif'le bir karara vararak o günü film ve pinekleme günü yaptık. Bütün gün önümüzde abur cuburlar film izledik. Geceye doğru göz kapaklarımızı zar zor açık tutarken uykuma yenik düşüp odaya çıkacaktım ama Elif bütün gün oturmanın verdiği enerjiyle kolumdan tuttuğu gibi pjamalarla evden dışarı çıkarmıştı. Hava yağmurluydu. Mahallede spor amaçlı koşup yorulana kadar durmadık. En sonunda yorgunluktan bitap düşüp eve döndük.
Gözlerimi açıp kendime gelmemi bekledim. Allah'ım gözlerim açık uyuyabiliyorum. Bana bu yeteneği bahşettiğin işin sonsuz teşekkürler. Yatakta yüz üstü dönüp halının desenini incelemeye başladım. Zar zor kalkıp tuvalete girdim. Dişlerimi güzelce fırçalayıp tuvaletten çıkınca gardırobun karşına geçip kıyafet seçmeye koyuldum. Beyaz jeans ve mavi şifon gömleğimi giyip tuvalet masasına oturdum. Saçlarımı güçlükle tarayıp balıksırtı ördüm. Makyaj olarak ise sadece tenimin rengine yakın bir ton fondöten sürüp gözlerime kalem çektim. Hani şu esmer kızlar DNA'sını değiştiren fondöten sürüyorlar ya sinir oluyorum. Tamam kardeşim sür, sür ama yüzün yoğurt gibi gözükmesin gözünü seveyim. Elif'le bugün ki planımız Forum AVM 'ye gidip gişe rekorları kıran AYLA filmini izlemeye gitmekti. Açıkçası filmi çok merak ediyordum. Filmin konusu gerçek hayattan alıntıydu ve bu ilgimi çekmişti. Mutfağa indiğimde Elif kahvaltıyı hazırlamış beni bekliyordu. '' Günaydın '' dedim sandalyeme otururken. '' Günaydın. Hızlı olalım da 11:30 seansını kaçırmayalım. '' Kafamı onaylar bir şekilde sallayıp zeytine uzandım.
Forum'a giriç yaparken Elif bana dönüp '' Geçen sormayı unutmuştum doktora ne yaptın ? Verdin mi gömleği ? '' dedi gülerek. Elif'in Toprak'ı tanıdığı ve bana söylemediği aklıma gelince kaşlarımı çatarak kafamı yavaşça ona doğru çevirdim. Hala suratında bulunan imalı gülümseme bakışlarımı görünce yavaşça silindi. '' Sen. Bana. Onu. Tanıdığını. Nasıl. Söylemezsin? '' dedim kelimelerimin üstüne vurgu yaparak. Ben böyle yapınca gözlerinde bulunan ufak imalar gitmiş yerini korkuya bırakmıştı. Ben yavaşça Elif'e doğru adımlarken o benim adımlarını taklit edercesine geriye doğru gidiyordu. Üzerine doğru birkaç adım daha atınca panikle geriye doğru kaçtı ve bana bakmaktan arkasına bakmadığı için yürüyen genç bir adama çarptı. '' Önüne baksana be ! Ne diye çarpıyorsun sorunlu musun kızım ? '' diye sesini yükselterek konuştu çatık kaşlarla sordu genç adam. Elif suçlu olduğu halde altta kalmayarak ellerini beline koyup '' Aaa sorunlu ben miyim ? Ben zaten önüme bakıyordum. Hem ayrıca sen önüne bakıyorsan bana nasıl çarptın sonuçta ben senin önündeydim ? '' diyerek çirkef mahalle kadını rolüne girdi. Bu adamı bir yerlerden gözüm ısırıyordu ama çıkaramıyordum. Genç adam sinirle dudağının kenarını kaşıyınca benim köşeli jeton düştü ve kafamın içinde bir 'çın' sesi çıkardı. Bu genç adam eskiden Şevval'in lisedeki sevgilisiydi ve ayrıca benim samimi arkadaşım Poyraz'dı. Elif'in yanına gidip Poyraz'ın karşısına geçtim. '' Ne bağırıyorsun arkadaşıma Poyraz efendi '' dedim diklenerek. Poyraz'ın bakışları beni bulunca '' Sen nereden tanıyorsun beni. Ayrıca gözüm seni bir yerlerden ısırıyor ama çıkaramadım '' dedi sorgulayarak. Al işte ! Benim hayatımdaki insanların hepsinin jetonu köşeli. Ne beklersin ki ! Poyraz'ın yanına gidip parmaklarımı ensesine sürttüm. Anında başını geriye doğru yatırdı. Poyraz'ın ensesinden tiki vardı. Bir şey istediğimde yapmazsa onu tikiyle tehdit ediyordum. Gıcıklık is loading... '' Aaa Karayelciğim beni nasıl hatırlamazsın. Ben unutulacak kız mıydım ?'' dedim dudaklarımı büzerek. Poyraz '' Derinciğim sadece seni denedim acaba beni unuttumu diye yoksa, benim mükemmel zekam unutkanlık içermiyor '' dedi kollarını belime dolarken. Bende parmak uçalrımda yükselerek kollarımı boynuna doladım. '' Özlemişim ya '' dedim gülerek geri çekilirken. '' Çıkışta işin yoksa bir şeyler yapalım ? '' . ''Olur o zaman '' dedi. Telefon numarasını aldıktan sonra Elif'e döndüm. Ağzını beş karış açmış şaşkın gözlerle bana bakıyordu. '' Elif' ciğim bu liseden arkadaşım Poyraz , Poyraz'cığım buda arkadaşım Elif '' diyerek tanıştırdım ikisini. Ben ikisindende onaylayan cümleler duymayı beklerken ağızlarını bıçak açmıyordu. Eğer gözlerle öldürme işlemi olsaydı ikisininde telini bile bulamazdık. Bu ortamın havasını dağıtmak için '' Hadi geç kalmayalım Elif '' diyerek kolundan tuttuğum gibi sürükleme başladım. Sinema salonuna girip koltuklarımıza oturduk. Filmin başlamasını beklerken aklıma mısır gelince sevinçle ayağa kalktım. Elif'e burada beklemesini söyleyerek dışarı çıkıp iki paket mısır aldıktan sonra içeri girdim. Ben girdiğimde Filmin başı verilmeye başlamıştı. Karanlıkta dikkatli bir şekilde hızla yerime geçip elimdeki mısır paketinden birini Elif'e uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Laz Doktor
ChickLitKalabalığın arasında yalnız,yapayalnız yürüyordum.Etrafında bana çarparak giden insanlar olmasına rağmen yalnızdım. Birden güçlü eller tarafından durduruldum.Kafamı kaldırdığımda yorgun hareleri ile karşılaştım.O kadar yoğun bakıyordu ki göz...