dangerous

147 36 0
                                        


kim seokjin ile olan olaydan sonra,

okul ofisine mümkün olduğunca hızlı koştum,

ve tek duyduğum şey arkamdaki çocuğun kahkahasının melodisiydi.



nefes nefese,

ofise ulaştım,

ve programımı kaptım,

bu sefer bir kız bana doğru yürüdü,

bana hoş bir gülümseme verdi,

''jin ile atıştın demek, huh?''

hassas özelliklerini süsleyen memnun gülümsemesiyle,

başını yana yatırdı.

başımı salladığım an yanaklarım arasında bir kızarma yayılmıştı,

neden kızardığımı gerçekten bilmiyordum,

seokjin yüzünden olamazdı,

olamazdı,

onun (kızın) yüzünden olmalıydı,

o tatlıydı,

tabii ki de kızaracaktım,

kim kızarmazdı ki?

''ondan uzak dur,

o tehlikeli.''

elini koluma yerleştirdi,

''lütfen hiçbir koşulla kim seokjin ile ilgilenme,

çünkü eğer ilgilenirsen,

onunla tanıştığın güne pişman olacaksın.''

sözlerinin altında yatan bir tehdit hissettim,

o yüzden sorgulamak yerine,

tekrar basitçe başımı salladım,

çünkü onun bu kadar kötü olabileceğine inanmak benim için zordu,

yani demek istediğim o flörtözdü,

ama gözlerinde bu kadar sıcaklık ve samimiyet varken,

ne kadar kötü olabilirdi ki?



ya da belki ben fark etmedim,

ya da istemedim,

ama seokjin çoktan büyüsünü bana savurmuştu,

ve ben körü körüne onun terör ve ölüm dolu tuzağına koştum.



ilk dönemimde ilerlerken,

onu aklımdan atamadım,

ve bu beni rahatsız etti,

çünkü daha önce hiç sorgulamadığım şeyleri sorguladım,

düşünmek istemediğim fikirleri ortaya çıkardı,

bu yüzden sadece bunu başımdan savdım,

çünkü hayatımda çok fazla insanla tanışmadım,

ve ben sadece onun samimiyetinden etkilenmiştim,

evet, tabii ki,

hepsi buydu.



ama bu,

umursamayan öğrencilerin dikkatini çekmek için elinden gelen her şeyi yapan öğretmene,

dikkatimi vermeye çalışırken,

neden onun hakkında düşüncelerin aklımı kurcaladığını,

açıklamıyordu.



sonunda,

benim biraz endişelendiğim,

öğle yemeği zamanını işaret eden,

zil çaldı,

kafeteryada yemem gerektiğinden değil,

belli bir çocuğa olan hayranlığım yüzünden,

arkadaş edinmeyi unuttum,

bu da beni,

boş bir masa ararken,

koskoca kafeteryada,

tamamen yalnız bıraktı.

unraveled. [ color 2 ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin