Vücudumdaki o acı ve iliklerime kadar işlemiş korku her geçen saniye artıyordu. Boynumdan bedenime süzülen kan , gözlerim kapanmadan gördüğüm son şeydi.
Bilincim açıldığında kendimi bitkin hissediyordum. Gözlerimi açtığımda ise gördüğüm şey karşısında şok olmuştum .
+: Tae?!
Tae benim ailemi öldüren kişiydi. Sonra beni kaçırıp çöp gibi bırakmıştı( tanıtımı okursanız daha iyi anlarsınız). O günden beri ondan nefret ediyorum.
Göz teması kurduğumuzda , yarım saniyelik bir zaman diliminde gözlerinin renkleri farklı olduğunu anladım. Hemen gözlerimi kaçırıp etrafa baktım. Kısmen mordu ama genellikle kırmızı hakimdi gözlerinde. Bir süre ortam sessizzdi. Ama bu sessizliği bozan Tae olmuştu.
-: Merak etmiyor musun?
Neyi merak edicektim ki?
+: Neyi merak edicek mişim?
-: Neden burada olduğunu , neye uğradını , nerede olduğunu gibi.
+: Elbette ama önce beni kaçırıp , beni büyüttükten sonra sanki bir çöpmüşüm gibi sokakta bıraktın. Şimdide sanki doğru bir şey söyleyecek mişsin gibi sana soru sormamı mı istiyorsun.
-: A hadi ama~ Bak ben mecburdum tamam mı?!
+: Neye mecburdun? Beni ailemde ayırmaya mı? Beni terk etmeye mi? Hıh söyle neye?!
Yanaklarımda hissetiğim ıslaklığın göz yaşlarımın olmaması için dua ediyordum. Ama gözüm bulanıklaşınca ağladımı anlamıştım . Lanet olsun. Şimdi onun karşısında aciz gibi gözükücem.
Tae, ağladığımı görünce yüzünde şaşkınlık oldu. Yanaklarımda akan göz yaşlarımı , elinin tersiyle sildi.
-: Üzgünüm Soon Ei. B-ben gerçekten özür dilerim. Sana bunları yaşattığım için.
+: Özür dileyince anılarım düzelmiyor ama...
Dedim ağlayarak.
-: Biliyorum ama gerçekten buna mecburdum.
+: Neden ?! Hayatımı karartmaya nasıl mecbur olabilirsin?!
-: Bir çete senin kanını kullanmak istiyor. Sendeki kan başka kimsede yok. Ve bazı şeylerin panzehiri gibi bir şey . Onlar bunu kötü amaçlar için kullanıcaklardı. Seni kaçıracaklardı. Ama ben önce davranıp seni evime götürdüm . Orada sana baktım . Ama bir süre sonra yapamadım . Ailene geri götürecektim ama onları bulmadım bir daha . Seni sokağa bırakmam gerekti.
Kanım ne alaka ki?
+: Neden ben ,heleki o yaşımda?
-: Dedim ya özel diye. Duyduğuma göre tadı bir ayrı güzelmiş.
Dedi. Gözleri boynumda sabitlendi. İrisinin rengi, kahverenginden kırmızıya dönmüştü.Bende boynuma baktığımda , kurumuş kanı gördüm . Biraz daha incelediğimde ise iki tane çizik gördüm. Anlam veremedim. Acaba acı çekmeme sebep olan şey bu muydu? Tekrar ona bakınca yine göz göze geldik. Gözlerinin renk değiştirmesi garipti ama korkmuştum. O da anlamış olacak ki gözlerini kaçırdı. Kırmızı renk gidip tekrar kahverengine dönmüştü gözleri.
Bu sessizliği hiç sevmedim. Tae kafasını merakla etrafa baktı.
+: Bana acı çektiren sen miydin?
Dedim merakla . Bana şaşkınlıkla bakarak :
-: Şey hayır. Ama bu kişinin şümdilik kim olduğunu bilmesen daha iyi.
Dedi. Bilmeme gereken bir şey vardı ve bana söylemiyordu.
+: Bilmem gereken bir şey var ve sen bana söylemiyorsun
-:Her şeyi merak etmemelisin . Fazla merak iyi değildir.
Oysaki o bana bunları sormam gerektiğin söylemişti. Fazla üstelemedim.
+: Peki biz nerdeyiz ve beni nasıl buldun ?
-:Ben senin hep peşindeydim. Her anını... Sanki kayıt gibi aklımda.
Piskobat mı bu? Neden beni takip etmişki? Aptal.
-:Demek ben aptalım he?
+: Ben onu dışımdan mı söyledim?!
-: Hayır ama bakışların onu söylüyordu bana.
Dedi . Odaraki ışık artınca nereden geldiğini merak edip ışığın merkezine doğru baktım. Gözüm kamaşınca kafamı ters yöne çevirdim. Nerdeyse sadece sesleri dinledim. Silüet:
S.:Sonunda ... Seni yerde ararken gökte buldum. Teşekkürler Tae. Gerçi sen getirmedin yada bulmadın ama işimizi kolaylaştırdın istemeden.
-: Kaçırmaktan yorulmadın mı?!
S.: O kız benim
Dedi silüet. Tae:
-: O kız senin değil.
Dedi . Büyük bir gümbürtü koptu ve yine sessizlik.
S.: Sonunda benimsin.
dedi silüet . Ayak sesleri arttıkça yanıma geldiğini anladım . Kafamı çevirdim ve ona baktım . Baktığım gibi de boynum da büyük bir acı oluştu. Yine o lanet acıyı hissettim . Tekrar o büyük korku geri geldi. Ses çıkaramadım . Dilim tutuldu. Hareket edemedim, karşı çıkamadım.
Gözüm yine kararmaya başladı. Ayakta duran bedenim , kendini yer çekimine bıraktı. İçimde acıdan kıvranıyordum ama bunu dışa yansıtamadım . Titredim sürekli . Ama ciddi anlamda. Yerde Tae 'nin simasından başka bir şey göremedim.
+: Kurtar beni Tae...
Dedim sesimin çıktığı kadar. Sonrasında ne olduğu hafızamda kayıtlı değil.
¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤
Bu sefer uyandığımda kendimi boşlukta gibi hissettim ama yataktaydım. Yatakta oturur pozisyona geldim.
Ne kadar Tae 'den nefret etsemde onu merak etmiştim. Odanın kapısı açıldığında silüet diye tanımladığı kişi girmişti içeri. Ama yüzünün bir kısmı görmüştüm . Çünkü kafasını eğmişti ,bir şapka takmıştı. Kafasını kaldırdığında göz göze gelmiştik. Kötü bir şekilde sırıttı:
S.: Sonunda uyandın canım.
Dedi...
Merhaba arkadaşlar ilk bölüm geldi. Kusura bakmayın iki hafta önce başlayacaktım ama fırsatım olmadı. Umarım saçma olmamıştır. Sizi seviyorum. Vote vermeyi unutmayın. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtar Beni 𝕋𝔸𝔼 ⋆ (TAMAMLANDI ✓)
Fiksi PenggemarVücudumdaki o acı ve iliklerime kadar işlemiş korku her geçen saniye artıyordu. Boynumdan bedenime süzülen kan , gözlerim kapanmadan gördüğüm son şeydi. Bilincim açıldığında kendimi bitkin hissediyordum. Gözümü açtığımda ise , gördüğüm şey k...