BANA KARŞILIK VER.

207 12 0
                                    

Meraba okuyucularım. Soma olayları yeni sakinleşti. Üstüne Bosna Hersek olayları eklendi. Ama ben yinede paylaşmak istedim lütfen kötü anlamayın. Bi süre beklemek en iyisiydi. Hikayeyi bıraktım sandılar bende atmak istedim.

MULTİMEDİA ÖMÜR.

Bölüm şarkısı isterseniz İrem Candar Bilmezdim.

ÖMÜR'ÜN AĞZINDAN DEVAM ;

Telefonu yüzüme kapattı piç. Başka bişeyde yapamazdı zaten. Cevap verseydi elimden kimse alamazdı onu. Rüya duyunca kızıcak . Sevgilisi değilim belki ama ona benim olduğunu söylemiştim. Kızgın mıyım ? Hemde çok. 

Hızla merdivenlerden çıktım. Önüme dökülen saçlarımı elimin tersiyle geri ittim. Sinirden terlemiş vücudum gereğinden fazla kasılmıştı. Odanın kapısını gürültülü bi şekilde açıp yatakta uyuyan Rüyanın yanına yöneldim ve telefonu önüne fırlattım.

RÜYANIN AĞZINDAN ;

Yastığımın yanına fırlatılan şeyle birden uyandım. Sabahın köründe bunu yapmak zorunda mıydı ? Bi kerede aksiyonsuz uyanmak istiyorum be arkadaş. 

-'' Noldu Ömür ?'' 

-'' Noldu diye bir şey yok Rüya. Bu piçte benim gibi ümit verdiklerinden bitanesi mi ? Hani benim yanımda olucaktın. Sen bana böyle mi iyi geliceksin ? Dün sarılıp uyuduğum masum kız yok şuan karşımda.''

-''Lanet olsun. '' onun odadan çıkışını izlerken bi yandan da elime telefonu aldım. Arama kaydını açıp son aramalara baktım. Buğra... Naptı da onu bu kadar delirtti. Ben kimseye ümit vermedim. Sözlerini de haketmedim. Kafamı kaldırıp kapıya doğru baktım. Ömür kapının dışında yere çökmüş sallanıyordu. Yerimden kalktım. Hızlı adımlarla banyoya girip kapıyı kitledim. Yere çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Neden ağladığımı bende bilmiyorum. Yerimden kalkıp gözyaşlarımı sildim. Aynadaki yansımam gözüme çarptı. Şu an karşımda güçsüz, nedensiz ağlayan, saçları dağılmış, bütün ümitlerini bi piskopata bağlayan kız vardı. Onu daha fazla görmeye tahammülüm yoktu. Hırsla elimi aynaya geçirdim. Lanet olsun çatlamadı, bunu bile yapamıyorum. Tekrar ellerimi yumruk yapıp aynaya geçirdiğimde bu sefer başarmıştım. Yerde duran aynanın parçaları bile kalbimin parçalarından kat ve kat daha azdı. Elimin kanamasını umursamayarak ellerimi yüzüme götürdüm ve hıçkırıklarımı serbest bıraktım.

-'' Rüya aç şu kapıyı.''  Duysam da umursamadım.

-'' Üç saniye içinde açmazsan kapıyı kırarım, bir, iki, üç.'' ve buuuuummmm. Şiddetten başka ne bilirsin sen. Kalbimi kırdın bunu da kır. 

-'' Bu aynanın parasını sen vermiceksin.''  dedi kıkırdayarak.

Tek istediği moralimi yerine getirmekti. Belkide o sözleri gerek duyduğu iğneleri zamanın da almadığı için sarfetti. Elimi yeni farketmiş gibi anlamsız gözlerle yüzüme baktı. Bunları nasıl yaptğımı sanıyodu gerizekalı. Yanıma oturup kollarını bana sardı. Onunla konuşmamaya kararlıyım ama tepkimi tabiki de belli edicem. Elimin acımasını unutmak ister gibi gözlerimi kapayıp yumruğumu defalarca Ömürün göğüsüne vurdum. Sonra sakinleşip başımın kanlı göğüsüne düşmesine izin verdim. Çok halsiz hissediyorum kendimi. Ona teslim olmaktan nefret ediyorum. Bacaklarıma ve enseme değen kollarla düşüncelerimden sıyrıldım. Beni kucağına alıp yatağa götürdü. 

Tekrar banyoya dönüp elinde ilk yardım çantasıyla içeri girdi. Elimi tutup kucağına koydu. Elimi temizlerken olması gerekenden daha narin davrandı. Temizledikten sonra sargı beziyle elimi dikkatlice sardı. Ve kolumu yavaşça yatağın kenarına bırakıp ilk yardım çantasını koymak için banyoya ilerledi.

SİYAH VE BEYAZ (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin