Uyandığımda güneşin parlaklığı yüzüme vuruyordu.Dün gece yorgunluktan uyuya kalmıştım ve alarmı bile ayarlamamıştım saate baktım ve otobüsün kalkmasına 45 dakika olduğunu farkettim. yataktan kalkmamla küfürler savurup banyoya girmem bir oldu, yüzümü yıkayıp topuz yaptım ne buluduysam üzerime geçirip yatağımı dolaba kaldırdım. Bir yandanda saati kontrol ediyordum taksi çağırarak bavulumu kapının önüne çıkardım ve kapıyı kilitledim. Sedefede haber vermiştim gideceğimi vedalaştıktan sonra bana yönelen taksiye bindim bir yandada telefonumu kontrol ediyordum arama yoktu bu yaptığından utanmış olmasını beklemiyordum taksiden inince bavulumu alıp bineceğim otobüse yetiştim.Tam zamanında yetişmiştim geçen yolculuktaki gibi biriyle karşılaşmamak için dua ettim içinden hiç çekemezdim bu halde.Yerime geçip oturdum bu sefer pencere kenarını almamıştım yanımda boş gözüküyordu, telefonun da gezmeye devam ettim. otobüs kalkıcakken arkadan koşarak gelen biri engelleyip kapının açılmasını sağladı ve bavuluyla apar topar içeri girdi. Kalın ve düzgün kaşları portre çizim gibi yüz hatları esmer teni ve bebek cildi gibi yüzü vardı yüzündeki memnuniyetsizlik çatık kaşlarının dan belli olurken search parfümünden zenginliği belli oluyordu ama neden otobüsle gidiyordu ki çok zenginse?
benden yaşça fazla da büyük görmüyordu az daha incelemeye devam ediyordum ki
"Bi kalksana şurdan yanına oturucam orası benim yerim" dedi.Kaba öküze bak ya bir şey söylemeyerek ayağa kalkıp oturmasını sağladım .Otobüs ilerlemişken telefonu çalmaya başladı ve kulağına götürdü;
"Efendim canım " kısık ama tizliğinden duyulan kız sesine odaklanmıştım .
"Aşkım ya buraya gelince alışverişe çıkalım olur mu hih?" yapış yapıştılar ve kız durmadan yaa yaa yapıyordu nekadar sinir bozucuydu...
"Tamam ben kapatıyorum Zeynep" ve telefonu kapattı ,cebine attı halen sinirli gibiydi ve arada bana bakıp gözlerini çeviriyordu.Kafamı yaslayıp uyumaya karar verdim otobüs mola verdiğinde hızla tuvalete gittim sıka sıka bir hal olmuştum tuvaletten marketten teneke kutuda ice-coffee aldım marketin önünde konuşan yanımdaki çocuğu gördüm ve duraksayıp dinledim napıyım can sıkıntısından hep bunlar.
"Beni böyle cezalandırılamazsın baba istediğimi yaparım. " karşıdaki sesini duyamasamda dinleyip yorumlayabilirdim.
"Hayır Zeynebin beni kullandığını düşünerek beni cezalandırılamazsın" karşıdaki ses kabullenmiş olucak ki sonradan rahatlayarak
"Orda konuşuruz baba kapatmam lazım "marketten çıkıp dinlemeyi bırakarak otobüse bindim, yerime oturamadan
" Çekilde oturayım çok mızmız birine benziyorsun, zaten oturdumuda kalkmazsın ondan uğraştırma beni"dedi.
Allahın gerizekalısı, özgüvenine ettiğimin öküzü konuşmakta istemiyordum yine sustum oturmasını bekleyip oturdum kulaklığımı takıp müzik açtım sinek vızıltısı çekemezdim servis yapan bayana işaret ederek bir adet kahve aldı içerken koltuğa yayılıp duruyorduki bardağın üzerime dökülmesi bir oldu en sonunda yanmanın etkisiyle ayağa fırlayıp;
" Yandım elinin ayarına dikkat etsene be !"
"Aaa sen konuşuyor muydun?"
"Nasıl bir manyaksın ya, ahh acıyor!"
"Otur şuraya çok dikkat çekiyorsun merak etme güzel bacaklarında iz kalmaz."
Fazla dikkat çekmemek adına oturdum sonra çantamdan peçete çıkarıp bacağımı silmeye başladım kıpkırmızı olmuştu
"Kendini ne sanıyorsun sen özürde dilemiyorsun Allahın öküzleri hep benimi bulur?" diyerek, yüzüne bakmadan kulaklığımı taktım bide utanmadan bacağım hakkında yorum yapıyor ,psikobat sapık. sonra başının ağrımasıyla kulaklığı çıkardım başımı yasladım. üzerimde batmıştı şortum hep kahve olmuştu bunu ona ödeticektim.
2- 3 saat uyumuştum sanırım bir elinde dürtüklemesiyle gözlerimi araladım yine bu çocuk yine rahatsız edici o sesi;
"Telefonun çalıyor iğrenç müziğini durdurabilir misin artık ." afallayarak çalan telefonu mu çantamda aramaya başladım bulduğumda çalması bitmişti.Kimin aradığına bakıcaktımki gözlerini ekrandan ayırmadan bakan meraklı bay rahatsız edeciyi farkettim .Elimle ekranı kapatınca arayana baktım Burak yazıyordu, hala ne yüzle arıyordu merak ediyordum ekranı kilitleyip iç çektim çantaya atacaktım ki tekrar çalmaya başladı yine oydu kulagıma götürdüm;
"Evde yoksun konuşalım nerdesin?"
"Sanane , ne yüzle arıyorsun arama bir daha beni!"
"Dur kapatma özür dilemeyeceğim aslında sen sadece iddia yüzünden mi sana yaklaştığımı düşünüyorsun?"
"Bir şey düşünmüyorum"
"Bak ben eski sevgilimden ayrıldıktan sonra bütün kızlarla eğlendim sende onlardan biri oldun anlıyormusun,bu arada iyi öpüşüyordun."
"İğrençsin, attığım tokat sana yetmemiş heralde birdaha beni rahatsız etme."
diyip yüzüne kapattım,ardındanda telefonumu kapattım .
Bay rahatsız edicide tüm konuşmalarımı dinlemiştiki yüzüme anlayamadığım bir ifadeyle bakıyordu, sonra yüzünde hafif bir sırıtma meydana geldi.Sinir olmamamk elde değildi.
"Komik olan ne niye gülüyorsun?"
"Hiç şimdi banada tokat atarsın sen"
"Haha çok komik"dedim. Otobüs terminale girerken ice-coffee'yi açtım bir yudum içtim ve bay rahasız ediciye doğru döktüm gömleği hep iz olmuştu kızgınlıkla bana dönmesiyle ayaklanmam bir oldu.
"Hey sen!" gülmemek için kendimi sıkıyordum arkamı dönüp bir kaç koltuk ileriden;
"Ne oldu?"
"Ne yaptığını sanıyorsun bu gömlek ne kadar biliyormusun sen?"
"Bir şey olmaz bay parasına düşkün" dedim.Koltuğa vurup söylenmeye başladı ,Kapıdan inicekken
"En son gülen iyi güler." dedim. "Sana bunu ödeteceğim " diyebildi az duyulan sesiyle , inince etrafıma bakındım fakat babam yoktu yinemi unutmuştu telefonumu açıp babamı aradım.
"Hani beni alıcaktın baba?"
"işim çıktı"
"İyi baba " diyerek kapattım her zaman yoğundu bu adamda küçükkende tek çocuk olmama rağmen vakit ayırmazdı.Cebimde az kalan parayla bir taksiye bindimve camdan bay rahatsız ediciye baktım, lüks arabasına biniyordu ve şöförüne bağırıyordu...