Cehennem/ Kötülük

89 7 0
                                    

İçimdeki enerji çok çabuk değişmişti. Aydınlık gücüm yerini karanlığa bırakmıştı. Bu fazlasıyla kolay olmuştu. Bir canlı ne kadar güçlü olursa olsun karanlığa bu kadar kolay yeniliyordu...

İçimdeki aydınlık yok olmak üzereyken Cehennemin dibine, Kraliçe'nin yaşadığı yere geldim. Büyük, kan kırmızısı ve kirli olan kapıyı sertçe ittim.

"Mert artık hayatta." dedim sesli bir şekilde.

"Ve sen de artık bizimlesin." diyerek gülümsedi. Bir şeyler yanlış olduğunu hissettim anında.

Helin Kraliçe'ye izin istercesine baktı.

"Gidip abini görebilirsin Helin. Ben Melez'le konuşacağım." Helin hızla odadan çıktı.

"Nasıl hissediyorsun?"

"En başından beri planın buydu değil mi? İçimdeki karanlığı ortaya çıkartmak istedin. Ama neden?"

"Kehaneti biliyorsun değil mi?"

"Evet."

"Sen değişmiş olanı biliyorsun."

"Anlamadım?"

"Asıl kehaneti kimse görmesin diye büyüledim. Kehanette bana katılacağın ve beraber dünyaya hükmedeceğimiz yazıyordu."

"Ve sen bunu değiştirdin çünkü ölsem de bunu yapmayacaktım. Sen de cehennemde kalacaktın."

"Peki ya şimdi?"

Peki ya şimdi mi? İçimdeki sınırsız gücü hissediyorum. Artık ceza ve acı yok. Sadece ben ve güç var. Aşk, aile, sevgi yok. Sadece ben ve güç var. Kim böyle kalmak istemez ki?

Ama Cehennem Kraliçe'siyle Dünya'yı ele geçirmek... Fazla geliyordu bana. İçimdeki aydınlık henüz tam olarak gitmemişti. Hala zamanım vardı. Ama gitmek istemiyorum... Burada, Kraliçe'yle kalmak istiyorum.

"Belli ki biraz zamana ihtiyacın var. Uyumalısın." dediğinde üstüme yorgunluk çöktü ve yere uzandım. Aksini iddia etmeye çalışıyorken gözlerim kapandı ve karanlığa çekildim.

*

Gözlerimi hızla açtım. Kin doluydum. Aklıma yaptığım hatalar ve aptalca hareketler geliyordu. Hırsla yere vurdum. Ağzımdan kötü bir hırıltı çıktı.

"Lanet olsun!" diye çığlık attım. Bedenim ve ruhum adeta bana hizmet etmiyordu. Sanki... Hapis olmuştum. Karanlığa hapis olmuştum!

Ayağa kalkıp etrafa bakmaya başladım. Üstümdeki kıyafet parçalarını çıkarttım ve dönüşüm geçirdim. Kanatlarımı serbest bıraktım, siyah izler vücudumu sardı. Gülümsedim.

"Tahmin ettiğim gibi, sadece uyuman gerekiyormuş..."

"Sana itaat edeceğimi düşünmüyorsun, değil mi?" dedim suratsız bir şekilde.

"Hayır, artık sen de bir kraliçesin Melez..."

Diğer tarafa döndüm ve gülümsedim.

"Evet. Ben bir kraliçeyim."

*

"Cehenneme inmemiz gerekiyor." dedi Anna.

"İnelim inmesine ama orada bizi ne bekliyor, bilmiyoruz." diye konuştu Peder White.

Hızlı bir şekilde Helin içeriye girdi.

"Abi!" diye bağırarak Mert'e doğru koştu. O zamana kadar oturan Mert şaşkınlıkla ayağa kalktı. Helin ona sarılırken Mert'te ona sarılmaya çalıştı.

Küçük MelezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin