Kalbim yerinden çıkmak için izin isterken ona baktım. Sanki utanmıştı. Bende utanmıştım ama beni yanlız bırakmamıştı BAY HER FIRSATI KULLANAN ÇOCUK. Derin bir nefes aldıktan sonra
"Ee dışarı çıkmıyormuyuz?"diyebilmişti.
Tam cevap verecekken Talha abi yanıma geldi. Yüzünde garip bir gülümseme vardı.
"Kayrayla hemen arkadaş olmuşsun."
(O nerden tanıyorduki? Gerçi burdaki herkes ona gülümseyip selam verdiğine göre onun da tanıması garip değildi.)
Sahi biz Kayrayla ne zaman arkadaş olmuştuk?Dünmü.....Bugünmü?
Olamaz birden aklıma gelmişti.Kayra benim en duygusal en saçma halimi görmüştü ve bana acımıştı şimdide yanına oturmama izin vererek kendimi yanlız hissetmememi sağlamaya çalışıyordu.Boğazıma düğümlenen bu düşüncelerle dışarı bakıp
"Yağmur çok güzel yağıyor Talha abi biz Kayrayla gezecektik."diyebildim.
Bu kadar güzel söylemememeliydim kelimelerimi.Sanki çok mutluymuşum gibi görünüyordum.
Talha abi sırıtarak yanımızdan ayrıldı.O ayrılır ayrılmaz da biz dışarı çıktık.
İkimizde konuşmuyorduk.Sonunda sessizliği bozarak konuşan ilk kişi Kayraydı (cidden hiç konuşacağa benzemiyordum.)"Biliyormu?"Ne dediğini anlamamıştım"Neyi?"dedim alçak sesle.Bana doğru döndü.Gözlerimin içine bakarak"Saçlarını kestiğini?"oda alçak sesle konuşmuştu.Kalbim hızlı hızlı atmaya başlarken bana bakıyordu.Yavaş hareketleriyle ellerini kalbimin üzerine koyup
"Sakin ol.Saçlarını kesmek o kadar da kötü değil.Hem sen çok güzel bi kızsın saçlara gerek yok"
Ona hayranlıkla bakıyordum.Neden beni sakinleştiren tüm enerji ondaydı?Elleri hala kalbimdeyken yağmurla beraber ellerine minik damlacıklar bıraktım.Benim damlalarım sıcak olacaktıki ağladığımı anlamış gibi ellerini indirip beni kendine doğru çekti ve sıkıca sarıldı
"Aynı kaderi yaşıyoruz.Seni anlamadığımı düşünemezsin.Buna dayanmalıyız.Daha bir çok acı bizi beklerken ağlamamalısın.Seni ilk gördüğüm de bende ağlamıştım.Çünkü sende kendimi görmüştüm.Ama hayata tutunmamız gerek.Bak senin bir abin var benimde bir babam.Onlar bizim için savaşırken bizde birbirimiz için savaşmalıyız."
Bunalrı söyledikten sonra sarılmamız sona ermişti.(Talha benim abim bile değildiki.Ama beni kardeşi gibi gördüğünü biliyordum.)
Göz yaşlarımı sildikten sonra Kayranın ellerini şapkamda görünce şaşırmıştım.Ani bir hızla çekti şapkamı ve bende ani bir hızla ellerimi kafama geçirdim.Herkes bize bakarken o da şapkasını çıkarmıştı.Şapkalarımızı değiştirdikten sonra arakasını dönüp gidecekken birden durdu ve
"Bu şapka sana daha çok yakışıyor"dedi. O an yerimden kıpırdayamadığım için Kayraya kızamamıştım ama kendime olan güvenimi arttırması hoşuma gitmişti.