"Harry!" "Hanny!"

3.6K 103 103
                                    

"Harry burası ikimiz için çok sıkışık değil mi?" dedim merdiven altında ki dolapta kalıyorduk ve iki kişiydik. Ne kadar acımasızlar. "Hanny, her gün bunu söylemekten sıkılmadın mı?"dedi tam zeytin yağı gibi üste çıkacaktım ki büyük bir gürültü ile tavandan kireçler dökülmeye başladı ve Dudley bağırmaya başladı "Kalkın dört gözlü,sıçan kafalılar."

İkimiz de aynı anda kapı açıp dışarı çıktık, bu evde Harry tek kelime edemez iken ben aklıma gelen her şeyi söylerdim sonu ne kadar ikimiz için de çok kötü olsa da bunu yapıyordum. "Dudley ! Bana bak yağ sıçanı-" devam edecekken Harry kolumdan tutup beni susturdu.

Çünkü Dudley'in babası geliyordu, adamın adını bilmez iken onun evinde yaşıyorduk. Bu gün yağ sıçanının doğum günü olduğu için hayvanların olduğu bir yere gidecekmişiz yaşasın(!)

Arabaya binerken yağ sıçanının babası bizi tekrar azarladı. Harry sadece kafasını sallamakla yetiniyordu . Arabaya bindik, Harry ile saçma sapan konularda konuşuyorduk. Yani fısıldaşıyorduk. "AĞĞH" diye bağırdım, anlımın ortasına kocaman bir tenis topu yemiştim, o da yetmemiş gibi bir tane daha gelişti ve o da gözlüğümü kırmıştı. "Harry ben buna dalarım!" dedim yumruğumu sıkarak, "Hanny sakin ol." diye uyardı Harry.

Camdan dışarı baktığımda bir kaç tane baykuş vardı, sabah sabah neden ki? "Harry, baksana bir sürü baykuş var." dedim fısıldayarak çünkü yağ sıçanları beni duyarsa gene azar yiyecektim

"Haklısın, ben de anlamadım." araba bir anda fren yaptı, arabanın önünden bir grup pelerinli insan geçiyordu. Çok havalılardı.

Büyük yağ sıçanı kornaya basıp duruyordu. Kulaklarım ağrımıştı "Yeter!" diye bağırdım. Bütün aile bana baktı ve sonra her şey olduğu gibi devam etti. Bir anda anlımda ki yara izim çok acımıştı elimi anlıma götürdüğümde Harry "İyi misin Hanny?" diye sordu, "İyiyim,biraz fazla acıdı sadece."

O hayvan bahçesine geldiğimizde büyük yağ sıçanı beni arabada tuttu ama Harry'yi götürdü...

1 saat boyunca arabada beklemiştim, sonunda ise büyük yağ sıçanı Harry'nin gömleğinin arkasından tutmuş yerde sürükleyerek arabaya getiriyordu. Eminim gene bir şey yapmıştır.

Arabaya herkes bindiğine Harry bana olanları anlattı dediğine göre yılanla konuşmuş ve Dudley cam kısıma girmiş.

Eve geldiğimizde büyük yağ sıçanı bize ceza verdi ve o dolaptan çıkarsak 1 ay boyunca hiçbir şekilde dışarıya çıkamaz mışız. B

"Harry, biliyor musun merak bazen çok yararlı."dedim elimde ki iki zarfı göstererek, "Hanny anlamadım ne demek istiyorsun?" Kapının altındaydılar, eve girerken çaktırmadan aldım, "Neden aldın çabuk onları yerine koy," dedi ama tabiki ben onu dinlemedin ve kendi ismimin yazili olduğu zarfı açtım açarken "Hanny,yapma" diyerek sayıklıyordu.

Zarfı alıp açtığımda hiç bir şey okuyamadım, "Harry ne kazıyor?" diyerek Harry'ye uzattım. Biraz göz gezdirdikten sonra kafasını kaldırıp bana baktı "Hanny, HOGWARTS Büyücülük ve Cadılık Okulu diyor." dediğinde çok şaşırmıştım

"Ne yani biz büyücü müyüz?"dedim gözlüğümü çıkarırken, "Sanırım evet." dedi o andan ayak sesleri geldi Harry mektupları hemen küçük dolaba koydu ve sanki başka bir şeyle uğraşıyormuş gibi hareket etti ben de aynısını yaptım. O anda dolabın kapısı açıldı ve büyük yağ sıçanı bize baktı "Buradan ayrılmayın, hiçbir şekilde!" diye uyardı ve uzaklaşırken peşinden küçük dağ sıçanı geldi "Babamı duydunuz ayrılmayın dört gözler."

Kapı setçe kapattığında tavandan tekrar kireçler döküldü. "Harry ne yapacağız?" dedim merakla, "Bilmiyorum ama bunu onlara söylememeliyiz. " dedi Harry, "Harry, orada büyücü cadıcı falan diyor, okul diyor malzeme listesi bile vermişler. " dedimde biraz düşünüp tekrar konuştum.

İkiz PotterlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin