Aksel Karadağ
HOKKABAZ
"One pair, bu seferde bayan kazandı. "
Gözlerim ellerinin arasında sıkıca kavramış olduğu tek çipe kaydığında dalga geçercesine bardağımdan bir yudum daha aldım.Daha deminki güçlü kudretli, kendine olan güvenini son elle birlikte yerle bir etmiştim.
Şuan sınırlarında kendiyle savaş veriyor olmalıydı, yaptığı aptallığın az da olsa farkına varmış gibi bir hali vardı.
Masaya ilk oturduğundaki bakışlarından eser kalmamıştı ben bile onun bu haline neredeyse üzülecekken oturduğu yerden bir hışımla ayağa kalkıverdi, sinirden kendini kaybetmiş gibiydi.Aldığı alkolün etkisiyle bir sağa bir sola savrularak dengesizce bana yaklaşmaya başladı.Arkamdaki adamlar emirlerimi beklediği için ona müdahale etmekten kaçınıyorlar, bense adeta onun karşımdaki bu çılgın haliyle eğlenmeye devam ediyordum.
Koluyla uzanıp hızlıca bana saldırmaya çalışacakken sert bir elle omzundan aşağı doğru bastırıldı, o etkiyle yere dizlerinin üzerine çöktüğünde onu bastıran ellerin ne kadar kuvvetli olabileceğini düşündüm. Damarlarla kaplı, kalın parmakları omzunu sıkıca kavramış ellerinin arasında acıyla çırpınmasına yol açmıştı.
Kafamı kaldırdığımda okyanusu andıran mavilerle göz göze geldik, ilk başta afallamama engel olamadım çünkü suratı özenle tuale kazınmış bir tablo gibiydi.
Öyle ki saçları dağınık olsa bile yüzünün güzelliğini gizleyemiyordu.
Böyle bir yüzü gizlemek imkansız bile sayılabilirdi, tepeden tırnağa siyah takım elbisesiyle buradaki herkesten daha iyi görünüyordu.
Fotoğraftakilerden bile daha olağanüstüsü olan Aksel Karadağ'dan başkası olamazdı bu.
"İyi misiniz? "Sesiyle birlikte gerçek dünyaya adım atmışçasına zihnimden çıkıverdim.
Kendime hızlıca biraz çeki düzen verip gülümseyerek ona baktım. "Ah, iyiyim gördüğünüz gibi ufak bir problem vardı biz de tam bunu hallediyorduk. "
Gözleri yanıma kaydığında arkamdaki iri yapılı korumalara baktığından emindim, sanki ne olduğunu daha iyi analiz etmek istercesine bir açığımı arıyor gibiydi.
"Kumarhane adına bunu telafi etmeme izin verin. "
Cömert teklifi kulağa hiçte fena gelmiyordu ama nedense içimden bir ses bana verilen bilgilerin yanlış olduğunu savunuyordu.Bu adam nereden bakarsan bak kazanavo gibi durmuyor aksine buz gibi bir hissiyat veriyordu.Ya gerçek kimliğinin kumarhanedeki otoritesini sarsmasını istemiyordu ya da bana verilen bilgiler gerçekten yanlıştı.
Açıkçası ikinci seçeneği düşünmek bile tüylerimin ürpermesine fazlaca yetiyordu.
"Alya Hanım."Sesin geldiği tarafa döndüğümde gözlerimin irice açılmasına engel olamadım.Kaya'nın tam da şuan burada ne işi vardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pranga
VampireTutsak kalplerin sesini duyacağınız bu hikayede birçok esir olmuş ruhları göreceksiniz. Bedenlerinde prangalanmış ruhların gerçek sesini duyacaksınız, duyduğunuzda ise onların dünyalarına bir adım daha yaklaşacaksınız. Özgürlük adına haykırışlarını...