Gizemli Sevgili

Asel'in Güçleri...

Yağmur'un yanından ayrılıp spor salonuna, Bahar ve Umut'un yanına gittim. Klasik ısınma hareketlerini yaptıktan sonra, 15 tur koştum. Enerjim son damlasına kadar bitince, durmaya karar verip soyunma odasına gittim. Üzerimi değiştirip kısa ama etkili bir duş aldıktan sonra onun varlığını hissettim.. Bu.. Bu... Emre...

"Nasılsın eski sevgilim?"

"Ne istiyorsun Emre?"

"Tabi ki de benden peydahladığın çocuğu!"

"Canın cehenneme! Emre! O benim kızım ondan ve benden uzak duracaksın! Yoksa seni öldürürüm!"

"Sakin ol! Değiş tokuş yapalım!"

"Sen ne diyorsun yaa!"

"Diyorum ki, ben senin canını bağışlıyım, sen de bana kızı ver!"

"Emre zihnimden çık! Kızımı da beni de unut! Sen bekle canına okuyacağım senin! Hayvan herif!"

Onu kafamdan atar atmaz ne kadar da yorulduğumu farkettim. Emre'den.. hayattan..

En iyisi gidip biraz güç çalışmak.

Mert merdivenlerden inip yanıma doğru adımlayınca dikkatimi ona verdim.

Harika olduğu kadar siyah olan saçları dikkatimi çeken ilk şey olmuştu. Ona karşı içimde her zaman biraz da olsa sevgi vardı.

Düşüncelerimi dağıttıktan sonra Mert'in konuşmasını dinledim.

"Kendini neden bu kadar zorluyorsun? Zaten herkesten çok daha fazla güçlüsün!"

"Her zaman daha iyisini istemelisin. Ayrıca kendini zorladığın zaman geliştirebilirsin sadece. Her zaman sınırları zorlamalısın!"

"Anlıyorum içindeki hırsı, öfkeyi.. Fakat böyle yaparak sadece kendine değil bana da zarar veriyorsun!"

"Sen ne alaka?"

"Anlasana! Senden hoşlanıyorum! Senin aklınsa hala o piç Emre'de!"

"Pekala sana bir şans veriyorum senin güçlerin arasında telepati yok değil mi?"

"Evet neden?"

"Eğer aklımdan geçeni bilirsen seninle çıkarım! Okey?"

"Pekala! Başlayalım o zaman!"

Şu an aklımda sadece o mükemmel dudakları öpmek vardı.Mert bana yaklaşıp yavaşça öptü...

Öpüşmemiz bitince bana soran gözlerle bakıyordu. Ona gülümseyip,

"Pekala bildin! Seni ahmak!"

"Güzel o zaman akşam beraber film izleriz. Asel uyuduktan sonra. Olur?"

"Olur Mert! Ama şimdi izin ver biraz çalışayım."

Biraz da güçlerim için egzersiz yaptıktan sonra elimi yüzümü yıkadım. Havluyu yüzüme götürdüm. Tam silecektim ki gözümün önüne bazı görüntüler gelmeye başladı. Mert kendinden emin bir şekilde, bir kafede hazırlık yapıyordu. Sanırım akşam için.

Görüntüler gözümün önünden gidince ben de yukarıya çıktım. Üzerimi değiştirip arabama bindim. Asel'in okuluna doğru yola koyuldum.

Asel'in okuldan çıkınca önce pizza yedik daha sonra da sinemaya gittik. Bu gün kızımla baş başa vakit geçirmiştik ve bu kesinlikle harikaydı.

"Anne?"

"Efendim canım?"

"Babam nerde?"