Geçmişin İzleri

59 13 14
                                    


  Olay yeri polisleri arı gibi çalışıyordu. Fotoğraflar,deliller herkes bir şeyle meşguldü burada. Ama birisi vardı odanın köşesinde durmuş,gözünü cesetten ayırmadan bakıyordu sadece. Turgut komiser ekibe yeni katılmış taze polisti. Yeni polis olmasına rağmen cinayet masasına kabul edilmesi onun akademideki  üstün başarısından kaynaklanıyordu.

Yanına geldi Levent Başkomiser. sorgulayan gözlerle ona bakıp;

''Ne görüyorsun Turgut. Odada birinin daha olduğu aşikar''

''Bilmiyorum, kalp krizi geçiren ve olayın başına kalmasından korkup kaçan biri. Yada viskisine zehir atmış bir katil.''

''Yada misafir gittikten sonra ölmüştür belki de neyse  otopsi sonuçlarına kadar bekleyeceğiz.''

Bu sırada elinde bir dosya ile polis memuru koşar adım yanlarına geldi.

''Başkomiserim ölen kişinin kimlik bilgilerine ulaştık.Fikret Önsezi.Devletten izinli genel ev işletiyormuş. yirmi üç yaşında madde satmaktan tutuklanmış. altı yıl sonra da çıkıp bu işe girmiş. Hakkında bir kaç ihbar ve delil yetersizliğinden davanın düşmesinden başka bir şey yok.''

''Otopsiyi beklerken boş durmayalım Turgut. Şu genel eve bir bakalım ne çıkıcak'' dedi başkomiser Levent.

''Hay hay'' dedi Turgut.

  Çalar saatin sesine uyandı kaan. Dünkü cinayetini düşündü. İlk seferde çok iyi iş çıkarmıştı. Eş cinsel kılığına girmek kamera görüntülerine yansımak polisi genel evdekilere yönlendirmek her şey çok iyidi.Eş cinsel kılığına girebilmişti. Gülümsedi biraz. Şimdi yeni avını bulma vakti dedi. Zaten aklında biri vardı ama cezasının ölüm olması ağır olabilirdi. Düşünecekti. Saği Ayşe olsaydı ne derdi. 

Onu düşünmeye başladı şimdi. Belki dünkü cinayetin rahatlığından sonra onu düşünmeden bir gün geçirebilirim diye düşünmüştü ama onu düşünmeden edemiyordu. 

 Hep aynı görüntüler aklından geçiyordu. Gülümseyip ona sarıldığı anı. İlk defa kendisine seni seviyorum derken ki yaşadığı huzur. İlk kez onu öperken donup kalan zamanı. birlikte gittikleri Antalya tatilini. Birlikte okudukları ve üzerine saatlerce konuştukları kitapları düşünüyordu. Sonra sedyede onu hastane kapısından içeri sokarken ki telaşını,onu beklerken düşündüklerini,ettiği duaları,sonra çıkan doktorun görüntüsü geldi aklına. İşte o an ölmüştü aslında Kaan.

 Listeye baktı kimi cezalandırmalıydı. Tecavüzcüler,sapıklar,eşini dövenler,kızını okutmayanlar bu liste kabarıktı. Ama sorun şu ki il il gezmek zorundaydı. İlk cinayetinde kendine dair bir iz bırakmamıştı. Bunun için şehir dışına da çıkabilirdi. Ama yine de riskli diye düşündü. Bilgisayarını açtı ve kafasından geçecek planları aktarmak için hazırlandı. 

       Turgut ve Levent Başkomiser genel evin önündeydiler şimdi. Önlerindeki çok büyük bir duvar ve küçük bir kapının önünde bekleyen iki korumayı gördüler. Turgut ilk defa böyle bir yere girecekti. Ama Turgut tüm duygularını bastırabilmeyi öğrenmişti yıllar önce. O bir robottu adeta. Attığı adım,jest ve mimikleri,söylediği her kelime  kontrollüydü. Ondan etkilenmeniz için beş dakika konuşmanız yeterliydi.

    Kapıdan içeri girdiklerinde daha önce hiç görmedikleri bir dünya karşıladı. Bir sokak üzerine sağlı sollu dizilmiş dükkanlar. Burası bir pasaj gibiydi tek var eşya değil insan satılıyordu.

  Dükkanların önünden geçerken, şuan işi olmayan kadınların kendilerini davet etmesine aldırış etmeden yürümeye devam ettiler. Levent Başkomiser tek kelime etmiyordu. Turgut ise utandığını göstermemek için kafasını kaldırmış dimdik ileri bakıyordu. 

Soluk GriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin