Soluk Gri

Bölüm 8

                                                                           Bir hafta sonra...

      Aysel, kafasında bin bir düşünce ile yoluna devam ediyordu. Kaan'ı o video görüntüsünde gördüğünden beridir kafası karışıktı. Görüntüleri silmişti. Sebebini bilgisayarı göstermişti ama çokca azar yemişti Turgut'tan ve Levent başkomiserden.

     Kaan o youtube videosunda ki seri katildi. Emindi bundan. Kaan'ın gözlerinden anlamıştı bunu. Düşündükçe daha da emin oluyordu. Evindeki adalet yazısı,sorgu sırasında ki heyecanı, barda yanına gelmesi ve Turgut hakkında sorular sorması gibi bir sürü şey geliyordu aklına. Kaan'dı o. Bir haftadır polis kimliği ile doğrunun arasında kalmıştı. Aysel bu dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için polis olmuştu. Ama bir haftadır doğruyu arıyordu. Aysel kafasında ki planı gerçekleştirmekten emindi artık.

    Merkeze vardığında, herkes genel halinde masalarına gömülmüş durumdaydı. Levent başkomiserin odasından gelen gürültüye doğru yürüdü.

''Ankara'da diyorum. Niye anlamak istemiyorsunuz. Bakın tekrar anlatıyorum.''

''Salak değilim Turgut!''

  İçeri giren Aysel'e döndü ikisi de. Levent başkomiser Turgut'a dönüp;

''Anlat baştan. Aysel de dinlesin.'' Dedi Levent başkomiser. ''Otur kızım sende şuraya!''

''Bak bu seri katil kesinlikle Ankara da olmalı. Fikret cinayetini hatırlıyor musun? Bu Fikret tam olarak bu katilin öldüreceği insanlar profilinde. Bu adam tecavüzcüleri,sapıkları ne bileyim kadına zarar veren insanları öldüreceğini söylememişmiydi.'' Levent başkomisere döndü şimdi Turgut ve devam etti.''Bakın başkomiserim, üç cinayet olduğunu söyledi. Fikret cinayeti kaçıncı sırada bilmiyorum ama Fikret'ten sonraki tüm cinayetlere baktım. Bir tane köy yolunda uçurumdan düşen araba var. Kaza olarak geçmiş. Ama facebook mesajlarında on iki yaşında ki bir kızla görüşmeye gittiği bulunmuş. Köyde öyle bir çocuk yok. Facebook hesabından yeri de bulunamıyor. Hatta şu geçen hafta ki cinayeti de o işlemiş olabilir. Yani adamın fotoğraflarına, arkadaşlarına baktığımda serseri biri olduğunu söyleyebilirim. Belki de o da bir kadını taciz etti. Ama malesef görüntüler silindiği için mahalle kim girdiğini bulamıyoruz. Değil mi Aysel!'' Dedi bağırarak. 

  Turgut'un mavi gözleri öfkeden parlıyordu. Göz altları uykusuzluktan morarmıştı. Kontrolünü yitiriyordu sanki. Her zaman ki sakin, otoriter havası yoktu.

 ''Ne diyorsun sen ya? Kaç kere söyleyeceğim. Birden hard disc kendini sıfırladı. Neyi ima ediyorsun. Bir haftadır bu şekilde üstüme gelip duruyorsun Turgut.''

''Durun!'' dedi Levent başkomiser. ''Turgut bu söylediklerin fazla zorlama. Adamın biri Youtube'a video atıyor ki doğru olmadığını da açıkladılar. Sende kalkmış bana komplo teorileri üretiyorsun. Bu video ile ilgilenen bir ekip kurmuşlar zaten. Öyle biri varsa emin ol bulurlar. Türkiye'nin en tecrübeli ismi görevli çünkü.''

 ''Tamam'' dedi Turgut. ''Çıkabilir miyim?''

''Tabi, ikinizde çıkabilirsiniz.''

  Aysel ve Turgut çıktılar dışarı. Aysel Turgut'a baktı.

''Sana inanamıyorum. Bana hiç mi güvenmedin.'' dedi ve cevap almayı beklemeden hızlı adımlarla kapıya ilerledi.

    Aysel dışarı çıktığında, tepesinde ki bulutlara baktı. Yağmur havası vardı havada. Telefonu çıkardı. Saate ve tarihe baktı. Bugün geri dönemeyeceği büyük bir adım atacağı gündü. Arabasına hızlı adımlarla ilerledi. Aysel , arabasının kapısını açmıştı ki Turgut'un sesini duydu.