1.4

1.3K 139 74
                                    

Etraf bembeyazdı. Ölmek böyle bir şey miydi ? Işığa karşı elimi gözlerime siper ederek etrafa baktım. Belki amcamı hatta babamı bile görebilirdim.

Gözlerim yaşararak kendi eksenimde tam dönüş yaptım. Boşluğa doğru yürüyerek bir şeyi, birini görme umuduyla doldu içim.

"Baba!"

Belki seslenince duyardı ? Babam beni hep duyardı. Şimdi neden duymasındı ki ?

"Baba!"

Gözlerim dolarken olduğum yere çöktüm. Yapayanlızdım. Parmaklarımı gözüme bastırdım. Sonra fısıltı gibi sesler duyarak kafamı kaldırdım.

"Parmağını oynattı ! Yemin ederim ki parmağı oynadı ! Gördüm !"

Kaşlarımı çatarak sese odaklandım. Bu Jimin'in sesiydi.

Gözlerimi kocaman açarak ayağı fırladım.

"Jimin ! Jimin neredesin ? Hey!"

Seslenmelerim cevapsız kalırken tutunduğum son ses de gitmişti.

"Minik oğlum."

Hızla arkamı dönerek bana yaklaşan bedene baktım. Babam tüm ihtişamıyla karşımdaydı.

Koşarak ona sarıldım. Omuzlarım sarsılırken ellerini saçlarıma çıkarıp okşadı. O kadar çok özlemiştim ki.

"Tae bana bak oğlum. Şimdi beni iyi dinle. Gözlerini açmak zorundasın. Uyanmak zorundasın duydun mu ?"

Anlamamıştım. Ben ölmemiş miydim ? Ne uyanmasından bahsediyordu ?

Elimi tutarak beni bir yere sürüklemeye başladı. Sonra etrafımda bir hastane odası belirdi.

Yatakta yatan bendim. Camın dışında Jimin vardı. Jimin'di ama Jimin gibi değildi. Çökmüştü. Fazla çökmüştü. Elimle ağzımı kapatarak babama baktım.

"2 senedir komadasın Tae. Artık uyan. Jimin daha fazla dayanamaz."

"Ama ben daha yeni ölmedim mi? Baba hiçbir şey anlamıyorum."

"Gördüğün her şey komanın etkisindendi oğlum. Artık uyan."

Sonra birden babam yok oldu. Kafam karışık bir şekilde cama yaklaştım. Jimin elini cama koymuş ağlıyordu.

Gözlerimden yaşlar süzülerek aramızdaki camı görmezden gelerek elimi minicik elinin üzerine koydum.

Derin bir nefes alarak başını cama yasladı. Uyanmalıydım ama nasıl ?

Yatan bedenime giderek tepeden bakmaya başladım. Başımda bir sargı vardı. Her yerimden hortumlar, kablolar sarkıyordu. Gözlerimin altı mosmor olmuş ve fazla incelmiştim.

"Uyan Kim Taehyung. Jimin ne halde haberin var mı ? Sen nasıl bensin ? Bencil !"

Gözlerimi kapatıp yere çöktüm. Başım ağrımaya başlamıştı. Nasıl uyanacaktım ben ?

Gözlerim kararırken kırpıştırma ihtiyacı doldum. Etraftaki her şey siliniyordu.

Gözlerimi tamamen kapatıp açtığımda beyaz tavan karşıladı beni. Uyanmış mıydım ?

Etrafa göz atarken Jimin'in heyecanlı sesini duydum.

"Uyandı! Aman tanrım uyandı ! Tae !"

Gülümsemeye çalışarak içeri giren hemşirelerin bağırışmaları kulağıma doldu.

"Hasta uyandı. Sonunda."

Doktor gelip iyi olup olmadığımı sordu. Birkaç kabloyu vücudumdan ayırdılar. Zorlukla nefes alıp içeri ağlayarak giren Jimin'e baktım.

heaven in hiding |taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin