onu severken çok güzeldim

569 45 3
                                    

"Hyung, abim bugün de gelemeyecekmiş. Sen dursan biraz daha yanımda. Lütfen."

Oturduğum koltukta biraz daha çekildim içime. Saf bir gülümseme ile şenlendi dudaklarım.

"Bir yere gittiğim yok Kook. Endişelenme."

Tüm içtenliğiyle karşılık verdiğinde bana, bir kez daha yandım güzelliğine.

"Çok özledim biliyor musun? Hep yalan söylüyor bana geleceğim diye."

Yüzündeki kırılmışlık, beni de kırmıştı. Çok kırılmıştık. Ben bildiklerim yüzünden, o bilip de kabul etmedikleri yüzünden.

"İstese gelmez mi Kookie? Olur mu öyle şey?"

Aynı ifadeyle omuzlarını silktiğinde, dolmuş gözlerini yavaşça yere indirmişti. Cevap vermemişti, verecek bir cevap da yoktu zaten. Olmazdı çünkü. O da biliyordu.

Bağdaş kurduğu koltukta, gözlerinden düşen yaşlarla uzandığında izlemeye devam etti gözlerim onu. Her zaman izlerdi, hep izlerdi. Benden izin aldığı olmazdı. Alsa bile, cevap farklı olmazdı.

"Teselli etsene beni hyung."

Kırgın sesini duyduğumda bir kez daha üzüldüm, hep üzülürdüm ya ben. Üzülmeye mahkûmdum ya ben. İlerisi olamazdı. Mutlu olmak, benlik değildi. Benim işim, değildi. Teselli etmek gibiydi aynı. Yapamazdım.

Hiç teselli olmamış biri, nasıl bilsindi teselli etmeyi?

Bilemezdi.

Ama denerdi, denemek zorundaydı. Çünkü sevdiği kamelya çiçeği istedi ki, teselli etsin onu. Sen de teselli bulmak istediyse, teselli et onu.

Bu yüzden kalktım. Onun uzandığı koltuğun önünde eğildim. Başını kaldırarak oluşturduğum boşluğa oturdum. Başını da bacaklarımın üzerine bıraktım.

Ve saçlarını sevdim.

Öyle güzel sevdim ki, duygularımı ağladım. Çok güzeldim ben, onu severken çok güzeldim.

Sessiz ağlayışlarına çığlık attım, ağlamaya devam etti. Bir süre sonra ben de ona katıldım. Sessiz ağlayışlarıma sustum.

"Bir yıldız oldu değil mi? Çok severim ben yıldızları. Yıldız olsun, değil mi?"

Ağlamaları arasında konuştuğunda, başımla onayladım sadece. Çünkü konuşursam, konuşurdum.

"O yıldız için, bir mum yakar mısın hyung?"

Sen iste, gökyüzünde ki tüm yıldızlar için bir mum yakayım. Ama sen iste. Sen yeter ki iste.

Diyecek cesareti bulamadım kendimde. Korkar mıydım? Evet. Çok korkardım hem de. Ellerim titrerdi. Tüm hislerim dökülürdü birer birer.

"Yakarım Kook, yakarım."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
içimi döküyorum, kendime ৫ jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin