3. Bölüm

1.7K 167 3
                                    

Pazar günü daha sakin geçmişti. Kris sadece uyumak için evde bulunmuş, Luhan ile konuşmamıştı bile. Yalnızca köpeği Lucky'i aşıları için veterinere götürmesini söylemişti Luhan’a.

Luhan Kris'i uyandırmak için odasına ilerledi ama Kris'in uyanmış olduğunu görüp rotasını mutfağa yöneltti. Hemen bir şeyler hazırlamaya başladı. Kris hazırlanıp aşağı inmişti.
"Hala zamanımız var bir şeyler atıştırıp öyle gidebiliriz." dedi Luhan ve gülümsedi.
"Ben bir şeyler atıştırırken sende yukarda yatağımı toplarsın değil mi?" dedi Kris gülümser gibi yapıyordu.
Luhan dudaklarını ısırdı. "D-doğru." diyebildi ve yukarı çıktı. Hızla Kris'in yatağını topladı ve soluk soluğa aşağı indi. Kris kapıdan çıkmak üzereydi.
"Ah bekle çantamı alıp geliyorum!" dedi Luhan salona koşarak.
"Mutfağı toplamadın." dedi Kris eli cebindeydi.
"Oh.. Geç kalacağız geldiğimizde toplarım." dedi Luhan, saate bakıyordu.
"Mutfak bulaşık koksun istemeyiz değil mi? Ben şimdi gidiyorum. Sende mutfağı toplayıp gelirsin." Luhan elinde çantası ile bakakalmıştı. Derin bir nefes aldı ve hızla mutfağa ilerledi. Bir yandan saate bakıyor bir yandan bulaşıkları makineye diziyordu. Geç kalıp uyarı almamalıydı. Luhan mutfaktaki işini halledip çantasını kaptığı gibi koşmaya başladı. Durağa koşarken arkasına dönüp otobüsün gelip gelmediğine bakıyordu. Kolundaki saate baktı Luhan. Ders 8 dakika sonra başlayacaktı. Hızla nefes alıp verirken yaklaşan otobüsü gördü ve deli gibi elini sallamaya başladı.
"Durun!! Durun!! Bineceğim." Otobüse kendini atabilmişti sonunda. 6 dakika kalmıştı. Luhan biletini göstermek için çantasına uzandı. YOKTU. Luhan telaşa kapıldı. Daha sakin bir şekilde aramak için çantasını kucaklayarak tüm gözlere baktı. Gerçekten yoktu..
"Ah düşürmüş olmalıyım." dedi Luhan yutkunarak. Şoför kaşlarını çatmıştı.
"Her gün senin gibi kaç dolandırıcı öğrenci biniyor biliyor musun? İn aşağı!"
"Hayır yemin ederim ilk defa başıma geliyor. Okula yetişmem lazım. Plakanızı verin söz okuldan sonra getireceğim. Yemin ederim yalan söylemiyorum." dedi Luhan ağlamaklı çıkıyordu sesi. Herkes onu izliyordu. 
"İn dedim! Bende para kazanıyorum!" dedi adam ve kapıyı açtı, Luhan dudaklarını ısırarak indi aşağı. Otobüs bileti yoktu ve taksiye binseydi muhtemelen 3 gün yemek yiyemezdi. Bayan Wu'nun vermiş olduğu parayı üniversite için biriktirdiği paraya katacaktı. Luhan çantasını taktığı gibi koşmaya başladı. 4 dakika vardı. Taksiye de binse yetişemeyecekti. Boş yere parasını harcamamayı seçerek deli gibi koşuyordu.

Okulun kapısından içeri bir hışımla içeri girdi. Merdivenleri 2'li 3'lü çıkarak sınıf kapısında dizlerine dayandı. Soluk soluğa saate baktı. 23 dakika geçmişti. 

Chanyeol "Luhan neredeydin?" diye sırasına geldi teneffüste. "Uyarı aldın, ilk defa!"
"Lanet olası sırık! Onun yüzünden geç kaldım." dedi Luhan sırasına kafasını dayadı. 
"Kim? Yoksa.. Hala istifa etmedin mi?! Waoow!!" dedi Chanyeol.
Luhan kafasını kaldırmadan konuştu."Neden istifa edeyim Chanyeol? Sen bile o paraya süper dedin."
"İyi bir para evet ama yine de.. bakıcılık yapıyorsun Luhan. Hem de Kr-"
Luhan aniden ayaklanarak Chanyeol'un ağzını kapattı. "Sessiz ol Chanyeol! Duyacaklar!"
"Hey duysunlar ne olacak? Yoksa.. Utanıyor musun?!"
"Ben değil ama.. Wu Fan kimse bilmeyecek dedi. Baekhyun'u da uyar. Kimseye söylemedim sanıyor Chanyeol çeneni kapalı tut."
"Oouu Luhan neden bu kadar iyisin??" Chanyeol sevgi dolu gözlerle Luhan'ı kucakladı.
"Hey bırak!! Bırak beni Chanyeol!!!" 


"Heey!! Hadi öğle yemeği vakti!" Baekhyun Luhan ve Chanyeol'u sınıflarından alarak kantine sürükledi.
Üçü de gülüşerek sıraya girdi."Chanyeol bugün tatlını ben yiyebilir miyim?" dedi Baekhyun, Chanyeol'a ilginç bir tatlılıkla bakıyordu.
"Daha sonra bunu nasıl ödeyeceksin?" dedi Chanyeol, göz kırpmıştı. Luhan ikiliye garip bakışlar atıyordu. Bilmediği bir espri mi vardı aralarında?
"Ödemenin bir yolunu bulurum Channie." dedi Baekhyun ve gülmeye başladı. Chanyeol bir şey diyecek gibi oldu ama Luhan'la göz göze gelmeleri onu susturdu.
"Neden bakıyorsun Luhan?! Sıra sende yemeğini al!" dedi Chanyeol. Luhan neler döndüğünü anlamaya çalışıyordu, tepsisini uzatırken bir tepsi YİNE önünde durdu. Luhan cuma gününü anımsayarak kafasını kaldırdı. Wu Fan ve arkadaşları.. 
Kris Luhan'ı fark ederek kaşlarını kaldırdı. "Wu Fan! Benim sıramdı." dedi Luhan sinirlenerek. Kris adını duyduğu için telaşa kapıldı.
"Tanıyor musun Wu Fan? Kim bu?" dedi arkadan bir ses. Kris dişleri arasından konuştu ve Luhan'a sinirle baktı.
"Tanımıyorum." 
"Ah şey ben.. evet tanımıyorsun. Ben sadece adını biliyorum. Sen.. evet.." 
"Adımı bilmen benimle istediğin gibi konuşabileceğin anlamına gelmiyor. Değil mi?" dedi Kris, Luhan'ın gözlerine bakıyordu. Luhan bu tehditkar bakışlardan ürkmüştü.
"A-afedersin."
"Luhan!" dedi Chanyeol kendini tutamayarak. Luhan hemen arkasını dönerek Chanyeol'a kafa salladı.
"S-sorun y-yok Chanyeol!" 
Kris ciddi bakışlarını tepsisine çevirerek ayrıldı sıradan arkadaşları ile beraber. 
"Luhan, neden böyle davranıyorsun? Sen özür dileyecek bir şey yapmadın!" dedi Baekhyun masalarına giderlerken.
"Yerinde olsam onu arkadaşlarının yanında rezil ederdim!" dedi Chanyeol.
"Onu tanımıyor gibi yapacaktım. Beni uyarmıştı. Onun bakıcısı olabilirim ama annesi benim patronum ve o da patronum sayılır. Kapatın konuyu lütfen." diye rica etti Luhan.

Baekhyun ve Chanyeol somurtarak sustular, Luhan onlara gülümseyerek kafasını tepsisine eğecekken Kris'i gördü. Kantinin kapısında duruyor ve Luhan'a bakıyordu. Luhan gözlerini kısarak Kris'e baktı. Onu çağırıyordu.
"Şey.. lavobaya gidip geleceğim." dedi Luhan ve masadan kalktı. Kris'in yanına gitti. Ne olduğunu anlamadan Kris, Luhan'ı çekiştirmeye başladı. Onu terasa çıkarmıştı.
"Wu Fan ne yapıyorsun kolumu bırak.."
"Sana beni tanımıyor gibi yap demiştim!" diye bağırdı Kris.
"Wu Fan ben.." dedi Luhan korku dolu gözlerle.
"Evet sen tam bir aptalsın! Wu Fan demeyi kes ve artık beni görünce yolunu değiştir!" Kris son tehdit dolu cümlesini tamamlayıp Luhan'ın omzuna çarparak ayrıldı terastan. Luhan sendelemişti. Dudaklarını ısırarak dolan gözlerini sildi. Gözleri adeta inat ediyordu, Luhan gözlerini sildikçe doluyordu gözleri. Sonunda yere çömelerek kafasını aşağı eğdi. Gözlerine izin vererek sessizce ağlamaya başladı.

Nanny For 2 WeeksHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin