Yağız düşüncelerinden sıyrılıp aşağıya indi ve kendine sert bir kahve yapmak için mutfağın yolunu tuttu.
Bir an aklına hazan geldi ilk kahve yapıp verdiği zaman çok acı olduğu için içememişti. Sonra ise yağızdan bile daha acı kahve içmeye başlamış hatta yağızdan bile fazla içiyordu.
Sinan meleği salıncağa bindirmiş onu sallıyor bir yandan da eceyi izliyordu. Tıpkı küçük bir kız çocuğu gibiydi Ece "içinden ne kadar masum" demeden edemedi . Onu daha fazla tanımak istiyordu . Bu yüzden söze nasıl başlaması gerektiğini düşündü ve aklına hazan geldi.
Bir yanda eliyle salıncağı sallıyor bir yandan da eceye bakıp söze başladı.
"Ablan yani yağız ile ne çabuk sevgili olup evlendiler şaşırdım valla " dediğinde aslında bir yandan yağızın evliliğini araştırıyordu.
Ece şaşkın ama bir o kadar da güler yüz ile karşısında ki adama baktı kesinlikle bu adama gülmek yaşaklanmalıydı ne kadar güzel gülüyordu böyle . Bir yandan kendine şaşıyordu .ömründe iki üç kere gördüğü karşısında ki bu adama neden bu kadar heyecanlanıyordu.
Düşüncelerinden sıyrılıp gülüşünde kaybolduğu adama bakıp gülerek cevap verdi
"Sorma ben de şaşırdım ablam aşka pek inanmaz bana ilk geldiğinde hayatım da birisi var dediğimde o kadar şaşırmıştım ki. İnanamamıştım sonra yağız abi geldi , biriyor musun ilk görüşte çok yakıştırdım onları. Yağız abi ablamı hep mutlu ediyor hatta bir kere fena kavga ettiler aha dedim noluyo .sonra bir baktım evleniyorlar . Onlar birlikte bence çok mutlu olacak .
Sinan dalgınca karşısında ki kızı dinliyordu . Aslında dinlemiyor . Gözleri sadece kırmızı sorgun dudakları izliyordu . Ne kadar saçmaydı. Meleği almak için bir oyuna girdi ama oyun bambaşka yere gidiyordu. Sinan saygıner evet nişanlıydı bir zamanlar hatta nişanlısını seviyordu da ama bu duygu başlaydı . Sevgi , aşk değildi bu hayranlıktı. Gözlerine hayranda kızın gülüşüne hayrandı, bakışına ve o muhteşem dudaklara ... Ahhh ne yapıyordu bu adam böyle daha fazla bu kız ile aynı ortam da duramazdı , yoksa adam da irade diye birşey kalmayacaktı .
Meleğe bakıp " amcacığım artık Gökhan dayına gidelim mi ben yarın seni sinemaya da getireceğim" dediğinde melek el çırpıp " oley amtam ile tinemaya didecem "diyip yine pertekçe konuşmaya başladı. Sonra amcasının onu kucağına almasını bekleyip "Ece abam da ceyecek demi "dediğin de Ece masumda güldü. Bi kızın konuşması bile herkesi mutlu ediyordu. O kadar masumda ki melek bir ömür böyle durabilirlerdi. Sinan daha fazla dayanamayıp meleğin o güzel yanaklarını ısırdı.
Yağız sonunda kahvesini yapmış solana geçecekken telefonu çaldı arayan Erdaldı. Korktu bir an ya Sinan yine meleği kaçırmaya çalışmışsa hemen telefonu açıp "alo" dedi.
Erdal ise yağıza hemen olup biteni anlattı .
Rahatlamıştı yağız en azından Sinan bu sefer aynı şeyi yapmamıştı . Belki de doğruyu söylüyor pişman oldu diye düşündü bir an.
Hazan yatağın içinde yavaş yavaş kendine geldi . Bir an yastığın kokusunu içine çekti. Gülümseyip "yağız" dedi sonra bir anda gülüşü gitti. Gözlerini kocaman açıp yatağa baktı. En son arabadaydı . Ne yani yağız onu taşımışmıydı. Bir an yüzünün kızardığını hissetti sonra ise yine gülümsedi bir an yağızı öyle hayal etti . Hayali bile ne kadar güzeldi . Sonra "hayal" dedi gerçek sevdiği kızın adı hayal bir an eli çekmeceye gitti . Bir albüm buldu .içine baktığında yağız ve hayalin fotografları vardı . "Ne kadar mutlu" demeden edemedi. Keşke dedi o an keşke hiç ölmeseydin hayal keşke yağızı hiç yalnız bırakmasaydın .O zaman bu kadar mutsuz olmaz yalnız kalmaz ve bir gün beni bulmazdı . Bende çocukluk aşkım ile kardeşim için evlenmez ve ona aşık olmazdım bile bile ateşe atmazdım kendimi... "
Düşüncelerinden sıyrılıp albümü çekmeceye koydu ve çekmeceyi kapattı. Gelinliği artık çıkarmanın vaktinin geldiğini anladı . Ama bir türlü çıkartamıyordu son çare yağızı çağırmak geldi aklına .
"Yağız ,yağız "diye bağırdığında yağız korkmuş ve merdivenlerden nasıl çıktığını bilememişti. Ve kapıyı nasıl açtığını da neyse ki bir şey yoktu . Hazan karşısında da gelinlik ile duruyor ve yine o muhteşem tebessümünü yapıyordu. Sonra bir an da yüzü gerirdi.
"Şey gelinliği çıkaramadım da yardım eder misin" dediğinde yağız hazana biraz yaklaşık tabi dedi . Hazan yağızın içinde ki fırtınayı bilmiyor , kendi içinde ki fırtınayla uğraşıyordu. Daha şimdiden bağlanmıştı bu adama ileri de ne yapacaktı . Bu düşünceleri ise yağızın soğuk ellerinin tenine değmesiyle sıyrıldı bir an nefes alamadığını hissetti hazan aynı sekilde yağız da ne yapıyor du bu kız yağız bir tek hayali düşünürken şimdi hazanı düşünmeye başlamıştı ve içinden yine kendine aynı şeyi söyledi "şaçmalama "
Hazan tebessüm etmeye çalışıp teşekkür etti . Sonra yağıza bakıp "nasıl taşıdın beni keşke uyandırsaydın" dedi
Yağızın bir an aklına asansörde ki an geldi bir kaç kişi görmüş ve bu iki gence gülmüştü o anlar aklına gelince yağızda güldü ve hazana bakıp "eee adettendir kucakta taşımak diyip işi şakaya vurdu. Daha sonra gözü gelinlikli hazanı buldu. Ve hafif gergin sekilde "sen üstünü değiştir ben aşarıdayım "diyebildi. Nefes alış verişi değişmişti bile çünkü karşısında ki kız o kadar güzeldi ki iradesini tutamayın saçma bir şey yapmaktan korkuyordu.
Hazan ise yüzünün ne kadar kızardığını tahmin edebiliyordu ve sadece tamam diyebildi.
Sinan sonunda Gökhan'ın evine gelebildi . Tatlı cadı o kadar yorgundu ki hemen uyuyakalmıştı . Sinan hemen meleği kucağına alıp evin yolunu tuttu bir yandan da eceye bakıyordu . Yüzü sorgundu genç kızın sonra aklına adamının dediği geldi hazan hanımın kardeşi amaliyat olmuş ama içeriği bilinmiyor . Tabi ya Ece çok yorulmuştu bugün bir de Sinan yormuştu onu . Hemen eceye dönüp "sen iyi misin" dedi
Ece ise sadece "evet" diye mırıldandı . O sıra da Gökhan kapıyı açıp karşısında ki iki gence baktı hafif gülümseyip Sinan'ın kucağında ki tatlı cadıyı aldı sonra " hadi gelsenize "dese de Sinan "ben gelmeyim geç oldu " diyip eceye baktı. Gökhan ise tamam diyerek eceye döndü . Ece tam içeri girecekten Sinan kolundan tutup bir dakika konuşabilir miyiz dedi . Kendisi de bilmiyordu ne yaptığını tek yapmak istediği artık oyunu başlatmaktı.
Ece şaşkın sekilde karşısında ki adama bakıp "ne oldu " dedi
Sinan ise müzipçe gülüp " yarın sinemaya geliyorsun de mi "dedi . Ece yine o muhteşem gülüşünü yaptı Sinan O an "Gülme söyle " dedi içinden kalbi ne yapıyordu bu adama sonra ecenin "evet cevabıyla kendine geldi. Tam tamam diyecekti ki. Ece çoktan eve girmişti bile.
Yağız solonda demin ne yaşadığını düşünüyordu. Hayale bile bu kadar yaklaşmamıştı korkuyordu çünkü hayalin canını yakmaktan sonra son Günleri geldi aklına koltuğa düşmüştü ikisi de ilk defa o zaman çok yaklaşmıştı hatta biraz daha ileri gitseler daha fazlasını bile yaşayabilirlerdi ama yağız Durmuş "iki hafta sonra benim olacaksın" demişti. Buruk bir tebessüm etti . O an son kez görmüştü hayali . Hayal son kez gülmüştü yağıza . Gözleri dolmuştu yine yağızın yine gülüşü buruk bir tebessüme dönmüştü. O sırada hazan indi aşağıya o eşsiz gülüşünü yapıp yağıza baktı "bir şeyler yiyelim mi dediğinde " yağız tamam diyip hazanın yanına ilerledi " film izleyelim mi hem Mısır da patlatırız cips te var ne dersin " dedi.
Hazan ise gülerek olur dedi. Yağız o an o gülüşte kaybolabilirdi.
"Aşk filmi mi istersin komedi mi dediğin de hazan gergin sekilde "ben aşka inanmam yağız egemen komedi olsun "dedi .
Yağız bir anda ciddilesip "neden inanmazsınız " dedi
Hazan ise gergin sekilde bir nedeni yok inanmamayı seçiyorum " dedi
Yağız o an hazanı kendine çekti gözleri kırmızı dorgun dudakları buldu . Gerçek rengiydi bu dudaklar ruj değildi. O an istemsizce yutkundu.gözleri gözlerini buldu
"Peki ya ben seni aşka inandırırsam" dedi bir an nasıl dediğini kendisi de bilmiyordu.
Hazan hiç bir şey diyemedi sadece okyanuslarına baktı uzun süredir kaybolmak istediği o okyanuslara ve iç sesi
"SEN BENİ ÇOKTAN AŞKA İNANDIRDIN " oldu!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ AŞKA İNANDIR (TAMAMLANDI)
FanfikceYıllar önce aşka inancını kaybetmiş bir genç kız , yıllar önce sevdiği kadını kazada kaybetmiş bir adam . Kardeşinin hayatını kurtalmak için canını verebilecek bir hazan çamkıran . Küçük kız kardeşinin son hatırasına sahip çıkmak için hayata tekrar...