Dyl:Hey Toms
Tommy:Sonunda Dylan!Ben de kütsün sanmıştım
Dyl:Hayır küsmedim ama ciddiydim...
Tommy:Pekala,gezdirebilirim
Dyl:Ciddi misin?Yaşasın
Tommy:Ne zaman geliyorsun?
Dyl:2 hafta olması lazım
Tommy:Ne?!
Dyl:Noldu?
Tommy:Bu çok az!
Dyl:Yani...?
Tommy:Hiç
Dyl:Her neyse.Sana bişey sormak istiyordum
Tommy:Buyur?
Dyl:Sen şimdi Isabella'dan ayrıldın değil mi?
Tommy:Evet
Tommy:Ama neden sordun?
Dyl:Hiç
Tommy:Hey.Beni taklit etme
Dyl:Toms?
Tommy:Noldu?
Dyl:Bana adresini verir misin?
Tommy:Tamam yazıyorum?
Dyl:Beni aramanı tercih ederim.
Tommy:Mhhmmhm
Dyl:Noldu?
Tommy:Utanırım
Dyl:Hadi ama Tommy :(
Tommy:Peki peki.Ara
Dyl:Yaşasın!Sesini duyucam
Tommy:Hıhı
Dyl:Arıyorum ;)
*Dyl adlı kişi arıyor*
"Selam Toms."dedi Dylan.
"Selam..."diye ürkekçe cevap verdi Thomas.Dediği gibi,utanmıştı.
"Hey,bu ses tonuda ne böyle?"
"Utandığımı söylemiştim."
Telefonun ardından Dylan'ın kıkırdamasını duyan Thomas'ın kalbi tekledi.Bu...Bu çok şirin bir gülüş diye düşündü Thomas.
"Sana adresi vermemi istiyor musun?Yoksa benimle dalga mı geçmek istersin?" Diye sordu Thomas.
Bu kez Dylan'ın kahkası doldurdu Thomas'ın kulaklarını.Bu daha da hoşuna gitmişti.
"İkisini de istiyorum."diye cevap verdi Dylan.Thomas'ı daha da sevmişti.
"Pekala söylüyorum.Ama bi kalem kağıt alsan iyi edersin.Tekrar etmek istemiyorum."
"Çoktan almıştım Toms."demek Dylan Thomas'ın onu aramasına izin vericeğini zaten biliyordu.
Bu düşünce ile Thomas'ın yanakları kızardı.
Adresi verdikten sonra birbirlerine görüşürüz diyip kapattılar.
Şimdi ise ikisi de hallerinden memnun,yanakları kızarık bir şekilde yataklarında uzanıyorlardı.Sanırım,diye düşündü Thomas.
Sanırım Dylan'dan hoşlanıyorum.