"Baba?"
Thomas küçük oğluna baktı.
"Sana olmaz dedim Newt."dedi ciddi bir şekilde.
Newt'ten ağladığını belli edercesine küçük hıçkırıklar duyuldu.Thomas iç çekti ve oğlunu kucağına aldı.
"Henüz 6 yaşındasın.Yaşın büyüyünce gidersin babanın yanına."dedi Thomas.
"Ama babam beni götürebileceğini söylemişti.Sen neden izin vermiyorsun ki?"diye sordu küçük çocuk.
"Çünkü Dyl hala büyüyememiş."
"Dyl da ne?"diye sordu Newt merakla.
Thomas çocuğuna baktı ve "Babana öyle demek hoşuma gidiyor."dedi.
"O zaman ben de artık ona Dyl derim."dedi ve kıkırdadı Newt.
"Olur."dedi Thomas ve küçük oğlunun yanağını sıktı.
"O zaman 9 yaşıma geldiğimde artık babamla gidebilir miyim?"dedi merakla Newt.
Babasının film setinde neler yaptığını gerçekten merak ediyordu.
"Bunu sen 7 yaşına geldiğinde konuşuruz,Newtie.Şimdi bir park gezisine ne dersin?"diye sordu Thomas.
"Olur!"dedi Newt ve ellerini çırptı.
Thomas oğlunun ayakkabılarını giymesine yardım etti.Newt'in küçük parmakları hâlâ onu yüz üstü bırakıyordu.
"Baba,bacukları ben bağlamak istiyorum."
Thomas kahkahasını bastırmaya çalıştı."Newtie,o bacuk değil.Bağıcık."
"Bağucuk?"
Thomas sadece oğlunun saçlarını karıştırdı.
"Hadi yap bakalım."dedi ve Newt'i izlemeye başladı.
"Dyl babam bana öğretti.Gayette oluyor bi kere."dedi Newt ve tontiş parmakları ile bağlamayı denedi.
5 dakikanın sonunda Thomas yılmadan oğlunu izledi.
"Baba,bu bağucuklar bozuk."
"Bence bugün ben bağlıyım.Sonra tekrar deneyelim.Olur mu Newt?Hem bak belki babanda gelir?Hızlı olsak iyi olur"dedi Thomas ve saatine baktı.
"Gerçekten mi?Babam gelir mi?"diye sordu minik oğlan.
Newt Dylan'la olmayı seviyordu.Çünkü Dylan onu her zaman güldürüyordu.Aynı Thomas'ın dediği gibi.İçinde hâlâ biraz çocukluk kalmıştı.
Thomas eğildi ve hızlıca Newt'in bağıcıklarını bağladı.
"İşte."
Newt canavar görmüş gibi bi ifade ile babasına bakarken "hiiii" diye bi ses çıkardı.
"Sen Dyl babamdan bile daha hızlısın."dedi.
Thomas bir şey demedi.Dolaptan bir küçük, bir de büyük 2 güneş gözlüğü çıkardı.
Birini oğluna,birini kendine taktı.
Evden çıktılar ve motora doğru yürümeye başladılar.
Newt daha küçücük olmasına rağmen motorları görür görmez bayılmıştı.
Aynı Thomas gibi.
Thomas önce Newt'i motorun yanında bulunan küçük kısıma oturtturdu.
Thomas'da sürücü kısmına oturdu ve yolculuk başladı.Thomas küçük Newt düşmesin diye yavaş yavaş gidiyordu.
Park zaten çok yakındı.Yoksa Thomas asla küçük bir çocuğu,motorun altında bulunan küçük çocuklar için yapılmış bir koltuk olsa bile uzun mesafeli bir yolculuk yapmazdı.
İyi bir baba olmuştu.
Beraber parka gittiklerinde Thomas Newt'in isteği üzerine Dylan'a mesaj attı.
Dylan kocası ve oğlu için biraz izin kopardı ve onların yanına geldi.
"Babaaaa."diye bağırdı Newt ve Dylan'ın kucağına atladı.
"Newtie gel babişine be."diye bağırdı Dylan.
Thomas ise bu komik manzarayı izlerken keyifle güldü.
Dylan kucağında Newt ile Thomas'ın yanına geldi ve onu öptü.
"Sen neye gülüyorsun bakalım Tommy?"dedi ve güldü Dylan.
"Tommy?"dedi Newt şaşırmış bir şekilde.
"Babana Tommy demeyi seviyorum."dedi Dylan.
Newt güldü ve "Bunu sevdim.Tommy,Dyl ve Newt."dedi.
Thomas Newt'in yanağına bir öpücük kondurdu ve "Sonsuza kadar mutlu yaşadılar."diye devam ettirdi Thomas.
"Sonsuza kadar."dedi Newt ve Dylan aynı anda.