FİNAL

9.9K 504 277
                                    

Finali yazarken içim gerçekten buruk. SENİ SEVİYORUM CANIM KURGUM şğsşsdöç.

Ufak bir ciddileşeyim... Umarım beğenirsiniz ve bittikten sonra "Bu neydi şimdi?" falan demezseniz. Hedefim uzun ve etkileyici bir final yapmak. Umarım başarabilirim. Sizi seviyorum. 

*Bölüm tamamen Okyanus'un ağzından :):)):):):):)

Sadece 1 saat kalmıştı. Hazırdım, abartmamıştım. Her zaman ki halimdeydim. Tabii ki heyecandan ölüyordum ve vereceği tepkiyi kafamda kuramıyordum. Tek umudum verdiği söz olmasıydı.

Sarılacaktı, sarılmalıydı.

Dayanamasam da Emirden geç gitmeye karar verdim.

-

Saat 6'ya 5 kala dışarı çıktım ve parka adımladım. Gelmişti. Vücudumun titriyor, beynim işlevini kaybediyor ve konuşamayacak gibi olmuştum. İşte bende ki etkisi böyleydi. Nefesimi kesiyordu. Çünkü o bir gül'dü ve eşsizdi.

Oturduğu banka oturdum. Kafasını olduğum tarafa hızlıca çevirdi. Yüzünde ki şok ifadesi benim olacağımı hiç beklemiyor olduğunu kanıtlıyordu.

Konuşmadı bir süre. 

Şaşırdı ama sarılacak diye düşündü iç sesim. Sonra kendi kendime dedim ki, onu niye bekliyorum ki? Ben sarılabilirim.

Kollarımı ona uzattığımda geri çekildi. İşte bunu beklemiyordum.

"Sen ciddi misin Okyanus? Arkadaşım dedim kardeşim dedim sana. Yaptığın kahpelikten başka bir şey değil. Haklıymışsın, keşke seni görmeseydim." 

"Emir,lütfen. Yapma..."

"Sen benimle alay mı ediyorsun Okyanus? Bunu kimler biliyor?"

"Bunu derken?" adeta fısıldıyordum. Gücüm o söylediklerinden sonra tükenmişti.

"Şu saçma bilinmeyenliğini."

"Saçma mı?"

"Ne dememi bekliyorsun? Şaka gibi amına koyayım."

"Yalvarırım,kırma. Toparlanamam."

"Nasıl fark edemedim? "

"Olsun, sorun değil."

"Onu mu diyorum Okyanus?" onu demediğini biliyorum gül yüzlüm.

"Tamam,Emir. Öğrendin bitti işte."

"Evet haklısın Okyanus. Başlamadan,bitti. Kimse öğrenmeyecek bu saçmalığı. Okulda da yanıma ve ya yanımıza gelmemeni rica ediyorum. He, unutmadan; Sakın bir daha beni rahatsız etme Okyanus." gitti.

Hayal ettiğim gibi değildi, hatta bu bir felaketdi. Gittiğinden beridir sessizce ağlıyordum.

Annemin aradığını görünce eve gitmem gerektiğini farkettim. Aramayı reddettim ve 'Geliyorum anne.' gibi kısa bir mesaj attım.

-

Merhaba,

Ben yoruldum. 17 yaşındasın, neyin yorgunluğu diyorsunuzdur eminim. Anlatamam,anlamazsınız da.

Aslında çok düşünmedim yapacağım şeyi. Üzgünüm.

Ama artık varolmak istiyor muyum, emin değilim. Kimse kendini suçlamasın. Bu benim kararım.

Şuana kadar yaşadığım bütün anılar için teşekkür ederim. Güldüm, eğlendim, ağladım. Ama yaşadım. Aşkı en derinde hissettim. Acıyı da öyle. Üzülmeyin olur mu?

Sıla'm. Asla affetmeyeceksin biliyorum. İnan sana bunu yaşattığım için kendimi bok gibi hissediyorum. Ama artık nefes alamıyorum, tükeniyorum. Hatta tükendim. Seni seviyorum, mutlu ol olur mu? Sev, sevil. Mutluluğunda hatırla beni.

Gökhan :):):) Sana ne diyebilirim ki? Çok özleyeceğim ulan. İyi bak kendine. 

Emir, nasıl oldu yazı? Pek edebiyat yapmadım, sayısalcısın ya sen. Sevmezsin. Şey, pardon sen beni sevmezsin. Sorun değil gül yüzlü. Seni severek gidiyorum. Daha güzel ne olabilir ki? Olamaz. 

Bu gün o kadar kırdığın ki, asla toparlanamayacağımı ve iğrenç birisi olduğumu hatırladım. Evet, anladığınız gibi. Bu bir intihar mektubu.

Üzgünüm,daha fazla yaşayacak kadar güçlü değilim. Acizin tekiyim.

Son olarak, Emir:

Demiştim, asla o kitaplarda ki gibi olmayacağız. Sevmeyeceksin sen, ruhumu okşamayacaksın. En kötüsü de ne biliyor musun? Bir ara umudumuzun olduğuna inanmıştım. Umut insani öldürüyormuş.

Klişeyi sevmem demiştim. Umarım gittiğim yerde burdakinden daha mutlu olurum.

Dışarı çıkıp yüksek bir binaya gidiyorum şimdi. Uçacağım.

Kendinize iyi bakın, ben kendime bakamadım...

-Okyanus

 Kim bilir
Belkide şimdi hayattaki son anlarım
Belkide bu sonsuzluğa yazılan herhangi mülteci bir
Son kez bakıyorum suretine hayallerimin mahseninden
Son kez tutuyorum ellerini düşlerimde

Beni sorma artık ne haldeyim
Araftayım
Kederdeyim billiki meçhullerdeyim
Ak ile karanın tam ortasında
Beni bıraktığın yerde
Rotasız bir geminin son seferindeyim

Beni Bilirsin seni ne çok severdim
Taparcasına kanarcasına
Ölüm ile nefes arasında
Son Bir nefes daha çekiyorum seni içime

Damarlarımdan kanım cekiliyor bir anda
Güpe gündüz düş bahcelerim yağmalanıyor
Gelmeyecegini bile bile
Son kez fısıldıyorum adını Gri Gökyüzüne

Aklım kıymada
içimde cam kesiği derin bir yara
Hani derler ya her son bir başlangıç diye
Son oluyorumda
Son kez bakamıyorum ellerine

Çöl ortasında avuçlarıma yağıyor kar taneleri..
Üşüyorum.
Eriyip gidiyorum da kimsesizliğimin mahseninde
Hiç kimseler duymuyor sesimi
İsimsiz bir mezar tası örtüyor cansız bedenimi

Bir şiirin intihar günlüğünden yazıyorum şimdi sana
Bu gün şiir son kez yükselecek Gökyüzüne
Son kez üşüyecek ellerim
Son kez atacak kalbim sen diye

Kuşaların sesi son kez çınlayacak kulaklarımda
Son kez bakacağım Gökyüzünün gri rengine
Son duâya da acarken ellerimi
Son kez yazacağım adını

Ve
Son bir yaprak'ta düşerken dalından
Son tren'de ayrılırken gâr'dan
En son gemi'de demir alırken limandan
Ben Seni yazacağım
Kör bir in mürekkepsiz kalemiyle kundaklanmış cansız düşlerime...

Bahattin DELİCE  

-

Bitti. Bende bittim sanırım. Ne olursa olsun arkadaşlar, intihar çözüm değil. Güçlü kalabilmeniz dileğiyle. 

Belki mektubu okuduklarındaki tepkiyi de yazabilirim.(isterseniz..)
Emir Taşer, bu yükün altında boğulursun inşallah.

Umarım beğenmişsinizdir. Ben yüreğimi bıraktım da... Yeni ve umarım iyi sonlu hikayelerde görüşürüz. Kendinize iyi bakın.

GİZLİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin