Şimdi ise Jimin dans ediyor, Yoongi'ye kareografide yardım ediyordu. Dürüstçe yapacak daha iyi bir işleri yoktu. İkisi de hâla sadece boxer giyerek, basitçe pratik yapıyorlardı.
Müzik ya da herhangi bir şey yoktu, yalnızca Jimin ritmi nefesinin altından kibarca mırıldanıyordu. Yoongi telefonunun bir mesajla titrediğini, puftan duyabiliyordu. "Bir dakika bekle Jiminie, tamam mı?"
Jimin ona baktı, ve onaylayıp yere oturmadan önce gülümsedi. Yoongi kendini pufa bırakıp telefonu aldı, mesajı gördüğünde gözleri yavaşça genişledi.
BİLİNMEYEN
Yalnızca ellerini kullanarak partnerinin boşalmasını sağla.
Yoongi yutkundu, ekranı kaydırdı ve Jimin ona bakarken telefonu pufa koydu. "Ne diyormuş babacık?"
"Um," Eliyle yüzünü turlamadan önce derin bir nefes verdi. "Yalnızca ellerimi kullanarak senin b-boşalmanı sağlamamı söylüyor." Genç olan başını çevirdi.
"Boşalmak ne demek babacık?"
Yoongi başını geriye atarken sesli bir sızlanma odayı doldurdu. Cidden Jimin'in masumiyetini mahvedecekti. O ya da tüm üyeler.
"Yakında öğrenirsin bebeğim. Şimdi, hadi başlayalım, hm?" Jimin onayladı ve direndi, neredeyse bir süper kahraman pozu edasıyla elleri iki yanındaydı.
"Ne yapmamız gerek?" Jimin sordu, Yoongi'nin önüne yürüdü.
"K-kucağıma otur. Ve sana dokunmam gerekiyor. Her yerine. Gerçek anlamda her yerine Jimin." dedi Yoongi, küçük bir gıcırtıyla Jimin'in bacaklarını açıp baldırlarına oturttu.
"H-her yer, babacık?" Yoongi onayladı, Jimin yutkunup gözlerini kapattı. "T-tamam. N-ne yapman gerekiyorsa yap, tamam mı?" Yoongi başını salladı ve bir elini Jimin'in alt taraflarına yerleştirip, öbür elini boxerının üstünden içeri kaydırmadan önce yavaşça Jimin'in alnını öptü.
Kibarca, üyeyi dışarı çıkardı ve sıkıca kavramadan önce bir parmağıyla başını okşadı. Jimin küçük bir inilti bıraktı ve ellerini Yoongi'nin omuzuna koyup, sıkıca tutundu.
Yoongi nazikçe üyeyi pompalamaya başlayıp, tekrar bir inleme ve sızlanma kazanmadan önce genç olanın kalçasını kavradı. Yoongi bir elini Jimin'in önüne hareket ettirip, göğüs uçlarını ovarken ve sıkarken küçük bir sırıtış dudaklarında yer edindi.
"B-babacık~" İnledi, aniden kasıklarını öne itti, daha fazla ovalama kazanmaya çalıştı.
Yoongi hafifçe kıkırdadı, elini hızlandırdı ve diğer eliyle genç olanın toplarını okşadı. Jimin, penisi Yoongi'nin elinde sertleşirken gergin bir inleme bıraktı. Ellerinden biri acele ile dudaklarını kavradı, özür kelimeleri mırıldandı.
"Sorun yok bebeğim, istediğin kadar sesli olabilirsin." Yoongi elini daha da hızlandırırken ona söyledi. Jimin daha da sessiz inledi, Yoongi'nin kucağında kıpırdandı. Yoongi baş parmağını yarıkta gezdirmeye devam etti, sızıntılar aşağı süzülüyordu.
"B-babacık, B-b...Ngh." Daha fazla inledi, bir eli Yoongi'nin ense kökünü tutmak için hareketlendi, diğeri de saçlarından birkaç tutamı kavradı. Yoongi seslice inleyip başını geriye attı, elini daha da hızlandırdı.
"A-ah babacık! Babacık, babacık, babacık!" Bağırdı, yay gibi gerilirken sonunda boşaldı. Yoongi elini çekti, Jimin'in kızarmış suratına bakarken yutkundu ve derin nefesler aldı.
"Bebeğim, boşalmanın anlamını merak ediyordun, değil mi?" Jimin onayladı, başını büyük olanın omuzunda dinlendirdi. Elini kaldırdı, Jimin'i kıkırdatan beyaz maddeyi gösterdi.
"Ufak keklerdeki kremalara benziyor." Öne eğilip, beyaz maddeden biraz alarak ağzına götürmeden önce sessizce söyledi. Yoongi yüz ifadesine gülmeden önce hayranlıkla onu izliyordu. "Ama tadı krema gibi değil. Tuzlu." İki büklüm oldu.
-
©buzzbees.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
truth or dare? [tr]
Fanfiction※【yoonmin】 Üyeler Jimin'lerinin çok masum olduğuna karar verdiklerinde Jimin ve Yoongi'yi yoğun bir 'doğruluk mu cesaretlilik mi' oyununa koyarlar. UYARI: Smut Fluff Boy × Boy Top!Yoongi Bottom!Jimin ©buzzbees. [turkish translation]