Jimin telefonunun mesaj sesine uyandı. Doğruldu, büyüğüne döndü, onun çoktan uykuya dalmış olduğunu gördü. Sinsice, kucağında dönmeden önce sırıttı. Yavaşça ama kendinden emin bir şekilde, parmaklarını sürtmeden önce elini Yoongi'nin boynunun üzerindeki bölgeye hareket ettirdi.
Yoongi eli ile vurdu, genç olanın bileğini sıkıca kavradı, bağırmasına sebep oldu. "Ow! Hyung, lütfen bırak!'
"Jimin, eğer bunu iznim olmadan tekrar yaparsan, sen ağlayana dek zayıf noktanla uğraşırım." Yoongi tehdit etti, gözleri hala kapalıydı, sesi derin ve kabaydı. Jimin'in gözleri genişledi.
"Z-zayıf noktan seni ağlatabilir mi?!" Haykırdı, hala kollarından kurtulmaya çalışıyordu. Yoongi sırıttı.
"Eğer üzerinde çok fazla şey yaparsan." Yoongi açıkladı, sonunda gözlerini açtı ve genç olanı serbest bıraktı. Jimin somurttu, yeni yakalanmış bileğini tuttu.
"Yalnızca seni sorularımı okumak için uyandırmaya çalışıyordum çünkü galiba geldiler." Jimin açıkladı, yakalayıp büyüğüne fırlatmadan önce yerdeki telefonunu hedef aldı.
Bilinmeyen:
Sıradaki 5 soru Jimin'in cevaplaması için
Bilinmeyen:
Hiç üçlü yaptın mı?
Seks yapmadan geçirdiğin en uzun süre ne kadardı?
En sevmediğin pozisyon nedir?
Ön sevişmeden hoşlanır mısın ?
Ne kadar esneksin?
Yoongi sorulara karşı inledi, Jimin'in masum gözlerine bakmadan önce bir elini saçlarına attı. İhtimalini geç, büyük ihtimalle üçlünün ne demek olduğunu bile bilmiyordu.
"İlk soru ne hyung?"
Yoongi iç çekti. "Hiç üçlü yaptın mı?" Yoongi ona baktı, Jimin'in gözlerinde ki karışıklığı gördü. "Üçlü, ikili haricinde üç kişi ile seks yapmak demek." Açıkladı. Jimin nefes nefese kaldı.
"Bu yapılabiliyor mu?!" Yoongi'yi güldürecek şekilde bağırdı.
"Evet yapılabiliyor. Eğer gerçekten istersen daha fazla kişi ile de yapabilirsin." Jimin ağzı açık şekilde oturdu.
"Hiç yaptın mı?" Jimin sordu. Yoongi dondu ve düşündü.
"Ben... sarhoştum ve hatırlamıyorum, bunun haricinde sanmıyorum. Ama hatırladığım kadarıyla; hayır. Yapmadım. Her ne ise, senin cevabın nedir?" Jimin durdu, cevaplamadan önce pantolonunun kirli bir parçasını ovaladı.
"Evet. Ç-çünkü eğer birine sahip olacaksam, bu insanları çok sevmeliyim, değil mi?" dedi Jimin. Yoongi başıyla onayladı, Jimin'in açıklamasının sebebini düşündü. Haklı bir sebebi vardı ve Yoongi buna saygı duydu.
"Sıradaki soru. Seks yapmadan geçirdiğin en uzun süre ne kadardı?" Yoongi sordu. Cevabı çoktan biliyordu çünkü çok açıktı.
"Hyung? Ben..." Jimin yüzünü Yoongi'nin koluna gömmeden önce başladı.
"Sen?"
"Daha önce hiç seks yapmadım hyung." dedi Jimin, sesi Yoongi'nin kolu tarafından örtülüyordu. Yoongi kahkahasını tuttu.
"Gerçekten mi?"
"Uh-huh."
"Neden?" Jimin, iç çekerken Yoongi onun kafasını kaldırıp kendisine bakmasını sağlamadan önce dondu.
"Ben... B-ben kimsenin benimle seks yapmak isteyeceğini sanmıyorum hyung. Ç-çünkü ben diğer insanlar kadar iyi görünmüyorum ve kimsenin beni öyle seveceğini sanm-"
Yoongi çocuğun omuzlarını tutmadan önce kaşlarını çattı. "Jimin, insanlar seni öyle seviyor, tamam mı? Güzelsin ve öyle olmadığını düşündüğünü söylemeni duymak istemiyorum. Seni olduğun kişi için seviyorum, başka bir şey için değil, biliyorum."
Yoongi ona sertçe söyledi. Jimin'in gözleri, başını sallayıp hyunguna sıkıca sarılmadan önce yavaşça sulandı.
Oturan ikili ayrılana dek birkaç dakika geçti. Jimin telefonunu işaret etmeden önce burnunu çekti.
"Sıradaki soru..." Yoongi telefonu kavradı. "En sevmediğin pozisyon nedir?" Yoongi iç çekti, Jimin omzuna yaslanırken alnını tuttu.
"Bu soruları a-anlamıyorum." Jimin aniden yakındı, büyük olana bakmaya başladı. "Benden çok daha fazla şey biliyorsun." Surat astı.
Yoongi yanlızca kıkırdadı, saçlarını karıştırdı. "Yalnızca öğrenmen gerek. Hepsi bu." Jimin başıyla onayladı.
"Yani, pozisyon ne demek?"
Yoongi bir açıklama düşünmeden önce dudaklarını ısırdı. "Bu... Şey gibi... Şey..." Başladı, asla cümlesini bitirmedi.
Jimin arkasına yaslanıp, pufuna yayılmadan önce hayal kırıklığı ile sızlandı. Büyük olan aşağıya, ona doğru bir sırıtma ile baktı.
Hızla, genç olanın üzerine atladı, çocuğun dudaklarından bir hıçkırık firar etti. "H-hyung neler-" Yoongi belini kavrayıp aşağı bastırmadan önce onu susturdu.
"Bu bir pozisyon." Çocuğun kulağına yakın bir yere, fısıldadı, onun ürpermesini sağladı. Doğruldu, kalçasını havada, yüzünü pufta tutacak şekilde; kalça eklemlerini tutup aşağıya çekmeden önce direndi. (Ç/N: domalmayı kastediyor.)
"Bu da bir diğeri." Jimin gözlerine bakıp, daha da kızarırken söyledi. Kulakları bile kırmızıya dönmüştü.
Yoongi derin bir nefes aldı, yüzünün şekline ya da Jimin'in kalçasının bir fahişe gibi havada olmasına karşı sertleşmemeye çalıştı.
Yoongi diğerinin kalçasına şaka ile vurdu, inlemesine sebep oldu. "Hyung, hareket edebilir miyim yoksa başka pozisyonlarda gösterecek misin?" Jimin sordu, sesi yavaşça örtündü.
"Hareket edebilirsin; göstereceklerimin hepsi buydu." dedi Yoongi, yere otururken Jimin kendi tarafına yattı, büyük olanın gözlerine yoğun bir şekilde baktı.
"Öyleyse Jimin? Hangisini beğenmedin?"
"İ-ikincisi. Çünkü y-yüzünü göremedim." Kekeledi, kısaca yere baktı. Yoongi çocuğun hareketlerini izliyordu.
Konuşurken dudaklarının nazikçe ayrılışını. Yüzünün nasıl kızardığını ve utandığını. Hala onun için bu şekilde eğildiği düşüncesinden kurtulamıyordu.
Oh, eğer zavallı çocuk bu kadar masum olmasaydı ne yapacaktı?
"Hyung? Sıradaki soru ne?" Jimin sordu, arkasına yaslanıp tavana bakmadan önce telefonu uzattı.
Yoongi telefona göz attı. "Ön sevişmeden hoşlanır mısın?" Jimin doğruldu. "B-bu... tatlı noktalar gibi mi?" Jimin sordu, bir onaylama kazandı. Yumruklaştılar, doğru bilmiş olmanın verdiği coşkuyla 'evet' diye bağırdı.
"Yine de yalnızca bu kadarı değil." Yoongi kesti, onun zafer dansını durdurdu. Göz ucuyla küçüğüne baktı. Jimin gözle görülür şekilde yutkundu.
"Değil mi?"
"Hayır; bir çok şey var." Jimin başını salladı.
"Hyung... B-bana gösterecek misin? Buradan ayrıldığımızda." Jimin sordu, yutkunma sırasını Yoongi'ye geçirdi.
"Eğer gerçekten istersen, e-evet." Çocuğun yüzüne bir tebessüm yayıldı, gözleri hilal şeklini aldı. Kendi, geniş gülümsemesi ile cevapladı.
"Son olarak, ne kadar esneksin?" Yoongi cevabı çoktan biliyordu. Dans ederken ayak parmaklarını geç, bacaklarını tamamen açabilen tek üyeydi.
"Çok."
"Kesinlikle." Yoongi mırıldandı, dudaklarını sertçe ısırdı.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
truth or dare? [tr]
Fanfiction※【yoonmin】 Üyeler Jimin'lerinin çok masum olduğuna karar verdiklerinde Jimin ve Yoongi'yi yoğun bir 'doğruluk mu cesaretlilik mi' oyununa koyarlar. UYARI: Smut Fluff Boy × Boy Top!Yoongi Bottom!Jimin ©buzzbees. [turkish translation]