9.Bölüm

33 6 0
                                        

-Kasai

Saat epeyce geç olmuştu. Ve biz hala olduğumuz koruma kalkanının içinde Toby ve Troy' un kendine gelmesini bekliyorduk. Deniz uyumuş, Armoni ile sırayla nöbet tutuyorduk. Adamların dağılmasını bekliyoruz, hala toprağı kazıyorlardı, elbet pes edeceklerdi. Onu bekliyorduk. Çok yoruldum, kollarım acıyor.  Uyku beni yavaş yavaş çekiyordu. Armoni'ye baktım, etrafı izliyor, biraz uyusam sorun olmazdı.
  Kolumda hissettiğim bir çift elle kendime geldim. Elin sahibine bakınca Toby olduğunu gördüm. Bana telaşlı bir şekilde bakıyordu. Ne oldu der gibisinden baktım Toby'e. "Görmüyor musun Kasai? Kolun çok kötü kanıyor."Koluma bakınca gerçektende çok kötü bir durumda olduğunu gördüm. Ve acısını yarayı görünce hissetmeye başladım. " Toby ne yapacağız? Canım çok yanıyor."dedim sızlanmaklı bir sesle. "Tamam sakin ol Kasai. Bir yolunu bulacağız." Hala şiddetli bir şekilde ağlıyordumki aklıma gelen şeyle konuşmaya başladım." Toby sen hasta değil miydin ? Ne ara iyileştin?" "Bende bilmiyorum Kasai. Bir anda oldu. Senin koluna kanıyor diye zar zor ulaşıp dokundum ve bir anda böyle iyileştim." diye açıklama yaparken gözüm yaralı ve kanıyor olan koluma kaydı. İyileşmişti. Şaşkın bir suratla Toby'e döndüm. O da suratımı görünce ne oldu der gibisinden kafasını sağa sola hafifçe salladı. "Toby kolum iyileşmiş." dedim. Oda sonunda koluma baktı. Kolumdaki derin yarık gitmiş etrafında kan obekleri bırakmıştı. Benim gibi o da çok şaşırmıştı."Nasıl olur?"dedi. İkimizde birbirimize şaşkınca bakarken arkadan Armoni'nin sesini duyduk."Kasai! Toby! gelin buraya. Troy çok kötü durumda. Yardım edin."
Yanlarına gittiğimizde Troy'un durumunun gerçekten de çok kötü olduğunu gördük. "Ne yapacağız " diye sordum."Bilmiyorum. Bilmiyorum. Lanet olsun ki ne yapacağımızı hiç bilmiyorum."dedi öfkeli bir sesle Armoni. O an aklıma gelen düşünce ile Troy'un yanına yaklaştım ve aniden iyileşen kolumun etrafında kalan ve hala kurumamış olan kanı Troy'a sürdüm. O arada da yanımıza Deniz geldi. "Ne yapıyorsunuz? Ne oldu ona?" dedi ama şu anki durumda kimse onu dinliyormuş gibi değildi. Tamda o arada Troy aylak aylak gözlerini açtı. Armoni bana nasıl yaptın der gibi bakıyordu. Bende sonra anlatırım dedim ağızımı kıpırdatarak.
Troy'un bizi yok sayıp arkada olan adamları kazı yaparken izlediğimiz yeri gösterip "Gitmişler." dedi. Bu zamana kadar hiçbirimiz oraya bakmaya dahi akıl edememiştik. Hepimiz arkamızı döndüğümüzde adamların gitmiş olduklarını ve etrafta kazı malzemelerini bıraktıklarını gördük. "Acaba bulmuşlarmıdır?" diye sordu Armoni. Etrafımızda bizi koruyan koruma kalkanını devre dışı bırakıp kazıyı yaptıkları yere gittik. Ama ortada sadece koca bir çukur ve kazı malzemeleri vardı. Bu iki anlama geliyordu. Ya buldular ve alıp gittiler. Yada burada bişe bulamayıp başka yerlerde aramaya gittiler. İki seçenektede bizden daha öndelerdi."Ne yapacağız." diye bir  soru yöneltti Deniz. Bu sorunuz cevabını ben verdim." Bilmiyorum. Bilmiyorum"diye fısıldadım resman.
Ama tek emin olduğum bir şey vardıki ne yapacağımızı şu anda gerçekten bilmiyordum...

😎😎😎

WakuseiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin