KUCUK HIRSIZ

-5-

(Justin Timberlake - Love Never Felt So Good)

Yatağıma gömüldüm ve uykuyla deriin bir aşk yaşadım. Kalktığımda saat 10.58 di. Ah geç kalmıştım. Bugün büte kalmamam için son bir vizem vardı. 2 dakikada üniversitede olabilirsem ne mutlu bana. Hemen dolabı açıp güzel siyahlı lacivertili elbisemi giydim. Altına da siyah Converse babetlerini. Cidden tatlılardı. Evden koştura koştura çıkarken masadan anahtarı, cüzdanımı kaptım. Şimdi kalem aramaya fırsat yoktu.

Okula vardığımda bulduğum birinden kalem istedim. Sağolsun vermişti. Sınıfa koşup sadece 12 dakika gecikmenin keyfini yaşadım. Kadın kağıdı önüme koyduğunda sadece kağıtla bakıştık. Hiç bir şey bilmiyordum. Hiç çalışmamıştım. Birilerinden bakmaya çalıştıkça kağıtlarını daha çok önlerine çektiler. Lanet olası insanlar.

Bildiklerimi yaptım, çoğunu salladım. Umrumda değildi sadece büte kalmak istemiyordum. Sınavın bittiğini haber veren kadın önümden kağıdı çekiştire çekiştire aldı.  Deli mi ne?! Kağıdı büyük bir hızla fırlattığımda kadın benim deli hareketlerime bakıyordu. Bu aralar agresiftim. Okuldan çıktığımda Burçak ı göremedim ancak Hilal oradaydı. Yanına doğru koşup "Hilal! Büte kaldım. " "Aahh yapma ama ben çok çalıştım yazın eğleniriz diye. Tüm hayallerimi yıkmayı nasıl beceriyorsun Seda?!""Özür dilerim..." diyerek suçlulukla kafamı öne eğdim.

"Her neyse o zaman kafanı dağıtacak bir şeyler yapalım! " Işte ciddi anpamda böyle bir öneriye ihtiyacım vardı. Kabul ettim. Bjr bara gelmiştik. Yine sigara ve nargile olan bir bardı. Ancak tek fark bir kaç çift burada açlıkla öpüşüyorlardı. Icerisi karanlıktı. Loş bir ışıkla aydınlanmıştı. Bir yere oturup garson gibi birini bekledik. Kimse gelmeyince ayağı kalktım. Barmene doğru yürüdüm. Iki viski istedim. Yanımdaki çocuk pür dikkat beni izliyordu. Yavaşça ona döndüm.  Bal rengi gözler... Aynı saçlar... Aşağıda 'Calvin Klein' ... Bu oydu. ÇINAR DI. Çınara dönüp"Vayy Çınar... Başka barlarda takılmaz mıydın ya sen?" diye sordum. "Çınar? " diye geri tepti. "Ben Çınar değilim. Cemim ben Cem! Çınar ın ikizi." Ne!! İkizi mi? Hadi canım sen de. "Anlamadım?  Ikiz misiniz? Tamam peki kaç yaşındasın?" "Bana bak küçük kız sen kimsin ve Çınarı nerden tanıyorsun?" "Ilk benim soruma cevap ver sonra söylerim. "  "21 yaşındayım. Oldu mu?" Olmuştu bana da koymuştu.  Niye söylememişti ki! "Kardeşin bir hırsız." " Ahahah yok öyle bir şey ciğerini bilirim ben onun. Üstelik o kadar zenginken hırsızlık yapacak kadar düşmedi benim kardeşim." diyerek benimle dalga geçti. Daha fazla tartışmak istemiyordum. Neyse ki barmen sonunda viskileri verdi. Hilal'in yanına oturup o günden bugüne her şeyi anlattım. Son tepkisi "Hımm aksiyonlu hayat." Olmuştu. Verdiği tepkiye gülmemek elimde değildi. 

Ben hala o ikiz olayının şokunu yaşayadurayım Hilal "Hadi gidelim." diyerek uyardı beni. "Tamam diyerek sabah yanıma aldığım anahtarları ve cüzdanımı aldım. Ücreti ödemek için barmene yaklaştım.  "Sizin için Cem Bey bıraktı." diyerek elimdeki parayı cebine attı. Bana da bir kağıt parçası vermişti. Bu ay neler oluyordu bana. Herkes bir kağıda telefonunu yazıp ara diyordu. Eve gidip günlüğüme her şeyi geçirince bugüne dair, kağıt parçasını günlüğüme yapıştırdım.  Cem'in numarasanı tuşlayıp, ara tuşuna bastım. Cevap gelmeyince mesaj yazdım. 'Selam Cem. Belki bugün adımı öğrenemedin ama şimdi söyleyeyim adım Seda. Açtım ancak cevap vermedin.' Niyeyse bu mesajı yazarken heyecanlanmıştım. Telefonu başucuma koyup mesajı bekledim. Gözlerimi açtığımda gün yeni yeni doğuyordu...