KUCUK HIRSIZ

-8-

Yorum veya vote :)

(Leah Mcfall ft. will.i.am - home)

Koşarak WC'ye girdim. Elime telefonu aldığım gibi Cem'i aradım. Telefona bakmadığından Çınar'ı aradım. Aynı şekilde o da cevap vermiyordu. Midpoint'in kapısında durdum ve tekrar aradım Cem'i. Telefonun sesi geliyordu ancak bakan yoktu. Çınar'ı tekrar aradım telefonun sesi geliyordu ama bakan yoktu. Bir dakika aynı yerdeler mi?! Tabi aynı yerdeler kardeşler çünkü offf.

Cem'e mesaj attım. "Bakırköydeyim. Buluşalım mı?" Çok geçmeden cevap geldi. "Olur." "Midpoint'e gelsene Capacıty'deki." "Ordayım bekliyorum." Evet o Cem'miş. Yanına gittim ancak ayağa bile kalkmdı selamlamak için. Sonra Seda neden atarlı! "Hoşgeldin." dedi yüzüme bakmadan hala telefonuuyla uğraşıyordu. "Heyy! ben burdayım" deyip yalancıktan gülümsedim. Sinirlendiğimi fark etmiş olmalı ki ayağa kalktı. Tam bana göre biriydi. 

Cem'den 

Seda güzeldi, zarifti, şıktı. Ama kesinlikle bana göre biri değildi. Bi kere bana göre olsa bile onu kendi dertlerimle sürükleyemem. Evet beni kendine aşık etmişti hatta saçma sapan da bir oyun oynuyordum. Onu babamın lanet oyunlarına karıştırmak istemiyorum. O saf ve hiçbir şeyden haberi yok. Büte kaldım diye üzülen bi kızdan ne zarar gelebilirdi ki? 

O yanıma geldiğimde yüzümde bir gülümseme oluşmuştu. Ve bunu gizlemek için başımı öne eğip telefonumla uğraşmaya başladım. Ayağa bile kalkmadım bu aptal hallerimi fark etmesin diye. Aslında bugünkü görüşmeyi onu kendimden uzak tutmak için yapıcaktım. Ancak sanırım hiçbir şey istediğim gibi gitmeyecekti. Onu kendimden soğutmaya çaıştıkça ben ona bağlanıyordum. Belki o benle oyun oynuyordu ama bir oyunda baş oyuncu olmak güzeldir. "Seni gördüğüme sevindim" diyerek konuyu açtı. Sadece teşekkür ettim ve ben de demedim. Bu beni kesinlikle çok üzüyordu ancak yapmak zorundaydım. Yüzünün düştüğünü görünce hemen BEN DE diye ekledim. Çok mutlu olmasa da hafif bir ışıltı gelmişti yüzüne. Konu açmak istesem de beceremiyordum. Ben, o kızın, yanında , kötü adamlığımı , KAYBEDİYORDUM. Anında beni etkileyecek şeyler yapabiliyordu. "Seni aışverişe çıkarıyım mı?" diye sordum. Sanırım çoğu kıza böyle bir soru sorulmadı ancak farklı olmayı severım. "Ciddi misin?!" diyerek güldü ve olur diye başını salladı.

Başında bir bere ve boynunda gri bir fular, altında mini etek uzun coraplar ve dar bir atlet üstüne de ceket kombinleyip deneme kabininden çıktı. Gülmeden duramadı ve fuları boynunda vir sağa bir sola savuruyordu. Çok tatlıydı hem de çok. Bu çocukça hallerini gördükçe daha da bir mutlu oluyordum. Yanıma gelip "Sana bir sır vereceğim ama kimseye söylemeyeceksin tamam mı?" diye sordu. Sözümü verip onu dinledim. "Bak ben senin ikizine aşık oldum. Ama bitti dedim hiç de ciddi değildim. Sence onu tekrar etkilemek için ne yapabilirim?" Evet beklemediğim bir şeydi. Ben de onu seviyordum ama o benim onunla oynadığım bir oyunun parçasıydı. Oysa ki Çınar bendim. Onu elde edebilmek için ikizim var diyip yine kendime bağlayacaktım. Şimdi herşey b*ka sarmıştı.