♣4♧

879 54 28
                                    

Multimedya: Öykü Zeren Saraç


4. Bölüm

Tenefüse çıkacağımızı belirten zil çaldığında bıkkınlıkla kafamı sıradan kaldırdım. Çantamın kenarından su almak için döndüm ama orada su bulamayınca gözlerimi devirdim. Yanımdaki kız da arada sırada meraklı bakışlarını üzerimde gezdiriyordu ama istifimi bozmadığım için henüz konuşma girişimine girmemiştik.

Kapının kenarında Yiğit'i gördüğümde yanıma geleceğini anlamak zor olmadı.

"Naber güzellik?"

"İyiyim, sen?"

"Yüzün öyle demiyor ama."

Yanımızdaki kızın yanına birkaç kişi geldiğinde kızın ilgi çekmesine gıcık kapmıştım. Zaten dışarıdan egolu bir izlenim veriyordu, bizimkilerden ilgi görmesi sonucunda götü kalkarsa kızı gırtlaklamadan duramazdım.

"Bu kim?" Yiğit ağzının kenarına elini kapatıp fısıldadı.

"Yeni kız." diye mırıldandım omzumu silkerek. Kimseden çekincem yoktu, ağzımı kapatmaya gerek duymadım. "Beren'in yerine geldi."

"Bu kadar çabuk mu?"

"Biri gelmiş, biri gitmiş, kimin umurunda Yiğit? Sadece para peşinde insanlar."

Bana acıyarak baktı ama bunun isteyerek yaptığını sanmıyordum. "Haydi dışarı çıkalım. İyi görünmüyorsun. Biraz hava almış olursun."

"İstemiyorum."

Bana daha fazla sıkıcı olamayacağımı anlatmak istercesine baktığında çoktan mesajı almıştım. "Gerçekten istemiyorum. Çıkacaksan çık sen."

"İyi böyle."

Yiğit önümdeki sıraya oturup bacaklarını kaldırdığı esnada yanımdaki kız ayaklandı. Yanına gelenlerle dışarı çıkacak olması beni sevindirmişti. Ona katlanmaya çalışmak bile istemiyordum. Yanımda ne kadar az zaman geçirirse ikimiz için de iyi olurdu. Kız gittikten sonra Yiğit bana bir sır veriyormuş gibi yaklaştı.

"Kız gerçekten güzelmiş."

"Bize ne bundan?"

"Üstelik sevgilisi de yokmuş."

"Bize ne bundan Yiğit?"

"Neden bu kadar huysuzsun?" Gözlerini bana dikip yamuk bir şekilde gülümsedi. Huysuzluğumun sebebini aslında biliyordu. Benden duymak istediği için, daha doğrusu bana bulaşma peşinde olduğu için soruyordu.

"Beren'in gidişinin faturasını bu kıza kesemezsin Lena."

"Beren'in yokluğunun faturasını tam olarak bu kızdan kesebilirim, Yiğit. Ya da sıra arkadaşım olmasının faturasını Beren'in yokluğuna bağlarım ve sen buna hiçbir şey diyemezsin!"

"Biraz yavaşla, güzelim." Kaşlarını buruşturup baktıktan sonra yürümeye devam etti. "Bu kadar huysuz ve mutsuz olursan, canı yanan tek sen olursun."

"Daha ne kadar canım yanacak?" Bağırdım. Bahçedeki insanları umursamadan bağırdım. "Ben her gün, her gece ağladım! Umutlar buldum ve tutundum! 'Keşke' dememek için 'Belki'lerle avundum! Ne için? Aşkımın zerresini hak etmeyen şımarık bir çocuk için!"

Sen MutlulukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin