Sabahın ilk ışıklarıyla ve tabi alârmın yardımıyla uyandım uykulu bir halde boş boş etrafa baktıktan sonra duş almaya karar verdim duştan sonra saçımı kurutup üstümü giymeye koyuldum uzerime okul kıyafeti mi ? Yoksa kendi kıyefetlerimi mi ? Giysem diye diye mal mal etrafa baktıktan sonra ilk gün olduğu için okul kıyafeti ile gitmeye karar verdim beyaz lakosumu giydikten sonra altına siyah dar pantolonumu giydim ve apar topar evden çıkarken bir el ve ses beni engelledi ''kahvaltı yapmadan nereye gidiyosun masal hanım'' bu annemdi , gene yırtamamıştım ''anne saat 7:00 bo saatte kahvaltı yapmamı beklemiyosun heralde'' annem ''hemen kahvaltı masasına otur'' demesiyle korkudan eve geri girmem bir oldu zor da olsa kahvaltı yaptıktan sonra ayakkabılarımı giydim ve okulun yolunu tuttum arkamdan gelen tok bir erkek sesiyle irkildim ''oooo masal hanım okulada mı gidermiş'' bu belliydi parktaki yakışıklı çocuk boraydı koşarak yanıma geldi ''hay o da mı bu okulda'' diye mirildandim kafasını çevirip ''anlamadım bi şey mi dedin'' bucümlesiyle kafamı hayır anlamında salladım ve tüm cesaretimi toplayıp gözlerinin içine bakmaya çalıştım ama olmadı malesef ki olmadı boraya sadece bora yere ya da başka bir yere baktığında bakabiliyordum ve gòrdüğume göre açık mavi gözleri ve sarıya kaçan açık kahve tonunda gür ve ipeksi saçlara sahipti tüm cesaretimi toplayıp konuştum ''hangi sınıftasın'' ama bunu söylerken gözlerine bakamıyordum şok olmuş bir durumda ''11-D'' dedi şaşırmasının nedeni onu terslemeden konuşmamdı heralde neyseki aynı sınıfta değildik ''sen hangi sınıftasın'' diye sorduğunda okula gelmiştik okulun kapısında melis ve toprak neni bekliyorlardı sevinçle ''gitmem lazım'' dedim onların yanına gitmeye başladım kızların yanına varır varmaz ''oooo melis hanım ilk günde sevgili yapmışız'' demesiyle kafasına vurmam bir oldu toprak acıyla ''ahhh acıdı'' demesiyle melise döndüm ve sınıfa girdim sınıf bom boştu önlerden bir sıra kaptıktar sonra kızlara dönüm ''eeee tatiliniz nasıl geçti'' diye sorduktan hemen sonra söze melis girdi ''boş ver tatili falan yanındaki o yakışıklı kimdi'' başımı toprağa çevirdim oda beni meraklı gözlerle inceliyordu bu durum komigime gitti ve bir kahkaka attım ikisi de bana boş boş bakıyordu ki sınıf anide dolmaya başladı ve ilk gunden o beş pislikten birini gördüğüm için mutsuzdum Ateş , Ateş aslında iyi çocuktu aslında beş pislikteki herkes iyi çocuktu Ateş,Pınar,Buğra,Sevgi,Burak hepsi iyi çocuklardı ama keşke görünüşleri gibi karakterleri de iyi olsa diye düşünürken dersin fizik olduğu aklıma geldi ve sınıfın kapısı gürültüyle açıldı gelen Gülten hocaydı yine narin sesiyle '' evet çocuklar sınıfa yeni iki arkadaş geldi'' demesiyle sınıfın offlaması bir oldu