Yetimhane.

671 217 2
                                    

Zor zamanlar geçiriyorum. Hayatım resmen bok çuvalına atılıp oradan da göle  fırlatılmış gibi. Kendi kendime soruyorum, var olmak ve yok olmaz arasındaki ince çizgiyi ne zaman anlayacağım diye.  Ama sanki bunu asla anlayamayacak gibiyim. Kafam öyle dolu öyle kalabalık ki, olmasını istediğim şey her neyse o asla olmayacak.

Engin; usul usul alttan alttan, beni süzerken bu adam'da karşı koyamadığım şeyin ne olduğunu merak etmiyor değilim. 

Haz, Zevk, Seks isteği, belki sevgi, belki ihanet. Hangisi bu adama beni bağlıyor. Onu istemek ve istememek arasında ki o ince çizgideyim. Bir yanım onu istiyor, diğer yanım siktir'i  çek diyor. Ölen kızlarla belki bir alakası yoktu evet ama bir şeyler biliyordu. Bu apaçık ortadaydı. 

Yetimhanenin yemekleri hala hatırladığı gibiydi, suyu fışkıran mercimek çorbası, ve kelebek makarna, her zaman aynıydı ve emindi ki, bundan 200 yıl sonra bile bu yetimhanede bu yemekler pişmeye devam edecekti.
 

Neden bu kadar çaresiz ve kimsesizim.

Karanlık bir kutuya hapis olmuş kurtarılmayı bekliyorum, biliyorum  ki beni bu hayaletten kimse kurtaramaz, biliyorum ki kimsesiz ve tek başına öleceğim ama asla pes etmeyeceğim. Asla korkak biri olarak ölmeyeceğim.

Sizde hiç benim gibi düşündünüz mü?

Hiç içiniz intikam ateşiyle yanıp tutuştunuz mu? 

İçiniz acıya acıya yalanla yaşamak zorunda kaldınız mı hiç? Ben yaşadım küçüklükten beri sefil bir yaratık gibi davranılmak zorunda kaldım içim acıya acıya yaşamayı ve ağlamadan susmayı öğrendim.

Berbat hissediyorum, canım acıyor ama suçlusu kim bilmiyorum. Bana bunu kim yapıyor? suçlu kim? Katil kim?

ÖLÜM GÜNÜ KARDEŞLİĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin