Love Is Always Powerful

916 45 9
                                    

Uyuyordum. En azından uyumaya çalışıyordum. Hayatım neden hep boktan benim? Böyle sorular hiç de saçma değil. Herşey benim başıma geliyor. Bok demişken, şu adam yine geldi. Beni kolumdan tutup başka bir odaya götürdü. "BETA programcısı hazır mı?" dedi. Ne BETA'sı ya?! Ne oluyor?!

...

Gözlerimi açtığımda mahzendeydim. Ne olduğunu hatırlamıyorum. Hafifçe gerindim. Daha fazla dayanamayacağım. Psikolojim bozulmaya başladı. Acil durum telefonumdan Demi'yi arayacağım.

Minicik birşey acil durum telefonu. Her zaman tişörtümün iç tarafına takarım ve sadece Demi'nin numarası kayıtlıdır. Demi'nin sesini duyamam ama o duyabilir ve nerede olduğumu bilebilir.

Hemen arama tuşuna bastım. Sonra piç herif geldi. "Uyandın demek, Selena." Başımı salladım. Bana yemek verdi ve yanıma oturdu. "8 ay sonra tamamen bir köle olacaksın." dedi. "Olmak istemiyorum. Bırakın beni. Ünden, paradan, puldan, herşeyden... Herşeyden vaz geçerim. Lütfen bırakın beni." dedim. "Olmaz. Yemeğini ye. Öbür aşamaya geçeceğiz." dedi ve kamera kurmaya başladı. Ardından odadan çıkıp bir sandık getirdi. Bende o sırada yemeğimi bitirdim. Adam yemeğimi bitirdiğimi görğnce bana bir oksijen tüpü bağladı. Ardından el ve ayaklarımı. Korkmaya başladım. Beni sandığa götürmeye başladı. "Yapma! Hamileyim ben! Lütfen yapma! Bu çocuk benim herşeyim!" dedim ama işe yaramadı. Beni o lanet sandığa götürdü. Oraya kapattı ve kilitledi. Ben çığlık atmaya ve tepinmeye başladım ama, ne fayda...

...

Beni çıkarttığında beni yatağa oturttu. "7 saattir oradasın. Şimdi yeni aşamaya geçiyoruz." dedi. Ben dha uzun sanmıştım. "Haydi seninle şu yeni çıkan filmi izleyelim." dedi. "Tüm bu olanlardan sonra sinemaya gideceğimi sanmıyorum." dedim. "Doktora götür beni" diye ekledim. "Doktor filmlerin ilaç olduğunu söyledi. Haydi seninle şu otobüste satılan DVD'leri alıp aküye takalım. Böylece izlemeye başlarız" "Ha? Bu çok saçma olur?" dedim. "Nesi saçma? Gayet mantıklı. Hey, baksana. Justin ve senin ilişkinin bitmesi politik açıdan İngiltere'de, Fransa'da, Hindistan'da, Kanada'da zarar oldu." "Ne?" deyip gülmeye başladım. Sonra ağlamaya başladım. Sonra kızıp ayakkabılarımı çıkarıp fırlattım. Sonra şaşırdım. Hey, bana ne oluyor? "Mükemmel. Şimdi dinlen, yarın fazla yorulacaksın, Selena." dedi ve gitti.

Artık daha da korkuyordum. Çünkü midem bulanmaya başladı. Bebeğime birşey olmasını istemiyorum...

--Justin--

Demi'yi evde bırakarak İlluminati'nin gizli deposuna gittim. Bana da orada işkence yapıyorlardı. Jess'i görüp yanına koştum. "Jess, konuşmamış lazım." dedim. "Efendinim ben senim. Bunu konuşmuştuk." dedi. "Bak, Selena'yı bırakın. Bırakın normal bir hayat yaşasın." dedim. "Olmaz" dedi. "Lütfen! Ne isterseniz yaparım!" dedim. "Zaten buna mahkumsun." dedi. "Onu bırakın, 5 yıl boyunca size bağlılık yemini ederim." dedim. "Hımm... İlgimi çekmeye başladın Bieber. Kızı bırakacağız." dedi. "4 günlük iznin var." diye ekleyip gitti. Ardından yanında Selena'yla döndü. Hırpalanmıştı. Adam onu bıraktı ve Selena bana koşmaya başladı. Bana sarıldı. "J-Justin... K-korkuyorum..."

"Biliyorum bebeğim... Biliyorum... Gel hastaneye gidelim." dedim ve elinden tuttum. Onu arabaya götürüp kapısını açtım. Bana garipçe baktı ve oturdu. Kapısını kapattım ve sürücü koltuğuna geçtim. Hastaneye sürmeye başladım.

...

Hastaneye geldiğimizde arabayı park ettim. (Bizde arabanla hastaneye hava atçağını sandık zaten -,-) Selena bana bakmaya başladı. "Öyle bakma. Biliyorsun, rahatsız oluyorum." dedim gülerek. "Nasıl beni serbest bırakmalarını sağladın?" dedi. Ona bağlılık yemini ettiğimi söylesem 'Olmaz öyle şey, beni geri götür!' derdi. "Aşk herzaman herşeyden güçlüdür." dedim. Bana yaklaştı ve dudaklarımı masumca öptü. "Teşekkür ederim, Justin." dedi yüzünde küçük bir tebessüm oluşturarak. "Senin için herşeyi yaparım." dedim. Elini tuttum. Bakıştık. Onun yüzünü dikkatle izliyordum. Dudağını patlatmış şerefsizler. "Hadi inelim" dedim. Başıyla onaylayıp gülümsedi. Sonra ikimiz de indik.

Doktorun odasına girdik. Doktor onu muayne etti. Yaralarına baktı. Sonra ultrasona alacağını söyleyip çıktı. 10 dakika sonra falan alacağını söyledi. O sırada Selena'nın hazırlanması- yani karnını açması- gerekiyordu. Karnını açtı ve yattı. Karnı mosmordu. O şerefsizler güçlü olmasaydı hepsini öldürmüştüm şimdi.

Sonunda doktor geldiğinde eldiven taktı ve Selena'nın karnına jel sürdü." Bu çok soğuk!" dedi Selena. Güldüm. Sonra doktor eline bir alet aldı ve Selena'nın karnında gezdirmeye başladı. Ekranda bir görüntü belirdi. Minicik bir hücre vardı. Sonra bir kaç ses çıktı. Bu bebeğin kalp atışlarıydı. Selena'yla birbirimize bakıp gülümsedik. Ben beş sene boyunca bunları kaçırmaya mahkumdum. Sevdiğim kadın ve çocuğumla beraber olamayacaktım. Bu canımı yakıyordu.

"Justin? Sende duyuyorsun değil mi? Yoksa hayal mi bu?" dedi Selena. "Evet Selena. Duyuyorum. Hayal değil. " dedim gülerek. Selena ağlamaya başladı. "Selena, ağlama." dedim sırtını sıvazlayarak. "Ben- ben çok mutluyum. Hayatımda yaşadığım en güzel anlardan biri." dedi.

Doktor aleti kaldırdığında mendille Selena'nın karnını sildi. "Çıkabilirsiniz bayan Gomez, bay Bieber." dedi ve eldivenlerini çıkardı. Oradan çıktık. "Seni eve bırakayım." dedim ve elini tuttum. Arabaya yürümeye başladık. Arabaya geldiğimizde kapısını açtım ve bindiğinde kapatıp kendi yerime geçtim.

Bir süre sonra eve varmıştık. "Justin, bu gece benimle kalabilir misin? Lütfen?" dedi. Onu kıramadım ve onunla birlikte arabadan çıktım. Zili çaldık ve Demi açtı. "Aman Tanrım Selena! Senin için çok endişelendim!" dedi ve Selena'ya sarıldı. "Bende seni çok özledim Dems" dedi Selena. İki arkadaşın sarılması bittikten sonra içeri girdik. "Çok yorgunum. Yatacağım. Justin benimle gelir misin?" dedi. Başımla onayladım. "İyi geceler!" dedi Demi. "Sana da!" dedi Selena. Yukarı çıkıp Selena'nın odasına gittik. "Şey uhm, Justin, ben giyineceğim." dedi. "Tamam." dedim. "Yani, çık dışarı demek istedim." dedi. "Zaten biliyorum Selena!" dedim. "Vücudum mosmor Justin. Görmeni istemiyorum." dedi utanarak. "İyi, peki." dedim ve çıktım.

Selena giyindikten sonra beni çağırdı. İçeri girdiğimde Selena yorganın içindeydi. Yanına gittim. "Hey, Justin. Bu bebeği beraber büyüteceğiz, değil mi?" dedi. Bu soru canımı yakmıştı. Ancak onu üzmek istemedim ve "elbette! Hatta birdaha sana bulaşmamaları için İngiltere'ye gideceğiz. Biletleri ben ayarlarım." dedim. "Ya Demi, Miley, Taylor S ne olacak? Onları bırakamam." dedim. "Miley ve Taylor'ın turu var ve ikisi de İngiltere'ye gidecek. Niall ve Harry, yani kısaca One Direction İngiliz. Niall ve Demi'de birlikte. Sen, ben ve Demi önce gideriz. Olur mu?" dedim. "Joe tekrar grupta. Taylor L'de. Nick ne olacak?" dedi. "Onlarla da konuşurum ben. Taylor L'nin çekimleri İngiltere'de zaten. Uzun süre İngiltere'de kalmayı planlıyormuş. Joe ve Nick'te Kevin'la konuşursa Jonas'lar İngiltere'ye gelebilir. Tüm takım birlikte oluruz." dedim. "Harika olurdu!" dedi Selena. "O zaman... İyi geceler bayan Gomez!" dedim. "Size de iyi geceler bay Bieber!" dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu. "Seni seviyorum." dedi. "Bende seni seviyorum." dedim. Gözlerini kapattı ve kendini uykuya bıraktı.

...

Selena'nın uyuduğundan emin olunca aşağıya indim. Demi hala uyanıktı. Yanına gidip oturdum. "Zor bir gündü, ha?" dedi. "Evet. Selena'ya birdaha bulaşmamaları için hepiniz İngiltere'ye taşınmalısınız." dedim. "Hepiniz derken? Sen?" dedi şaşırarak. "Selena'yla sen önden gideceksiniz. Niall ve Harry zaten oralı. Oraya gelirler. Miley, Taylorlar ve Jonaslar da oraya taşınır." dedim. "Ya sen?" dedi. "Ben... Hepinizin özgürlüğü için 5 sene mahkum olacağım." dedim ve başımı eğdim. "Justin, bu çılgınlık!" dedi. "Bunu yapmasaydım Selena bebeği düşürebilirdi. Ve sizlerde acı çekebilirdiniz." dedim. "Selena bunun hakkında ne düşünüyor?" dedi. "Bilmiyor" "Ne?! Er ya da geç söylemek zorundasın! Söylemesen bile öğrenecek ve senden nefret edecek!" dedi. "Belki de... Böylesi daha iyi olur. Ve sen lütfen ona söyleme. Demi, lütfen." dedim. Demi bana yaklaştı ve elimi sırtıma koyup sıvazladı. "Çok fedakar birisin Justin. Bizim için bunu yapman çok büyük fedakarlık. Sen sahip olduğum en iyi dostlardan birisin." "Selena'yı bu kadar üzmeme rağmen mi?" dedim. Güldü ve "bu son seferde ve sonra yapacağın konusunda haklısın ama önceleri için, seni hala öldürebilirim." dedi. Güldüm ve "Demi, sende benim sahip olduğum en iyi dostlardan birisin. Hatta en iyisisin. En iyi sırdaşsın da. " Güldü ve "Her zaman." dedi.

Bu konuşmadan sonra Demi'yle vedalaşıp arabaya bindim. Çok uzun bir gündü...

----------------------------------------------------------------------

30. Bölüm Final olacak. Okuduğunuz için teşekkürler :)

FORGET OUR LOVE ( JELENA ) -Düzenleniyor-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin