2.Bölüm:KAMPTAKİ SORUN

683 37 10
                                    

Kamp,yolunuzun üstünde dahi olsa geçmeyeceğiniz bir yoldan ilerleyince size kapılarını açıyordu.Küçük bir otobüs almaya gelmişti bizi.Neptün benimle konuştuğundan beri içimde bir rahatlık vardı.Bana güveniyordu ve nedense ben ona kendimi kanıtlamalıymışım gibi hissediyordum.Ashley de geliyordu hatta diğer Tanrıça çocuklarına da koruyucu bir kişi gönderilmişti.Onlar da alınıp getirilecekti.Onların güçlerinden yardım almam gerekebilirdi.Ashley,omzuma dokunduğunda yavaşça ona döndüm. "Ne var?" gibisinden baktığımda açıklama gereği duydu sanırım ve söze başladı;

"Atıştırmalık bir şeyler ister misin?"

Gülümsedim ve başımı aşağı yukarı sallayarak onayladım.Arkaya doğru yürüdü ve otobüsün bitişindeki kolu tutarak çekti.Otobüsün arkasında resmen bir otobüs daha vardı.İki otobüs birleşmiş gibiydi.Şaşkınlığım karşısında ağzım açılınca Ashley bana döndü ve kıkırdadı.

"Orası insanlar tarafından görünmüyor,konsey felan yolculuk yapacağında burada yapıyor,yiyecekler de buradan alınıyor"

Tekrar kıkırdayıp içeri girdi.Onun dönmesini beklerken derin bir iç çektim ve kafamı cama yasladım.Neptün'ün benle konuşmasını her şeyden çok istiyordum.Sanırım onu gerçekten sevmiştim.Beni bırakmamıştı,korumaya çalışıyordu.Madem o beni duyuyordu,onunla kon

uşabilirdim.Küçükkende yastığımla dertleşirdim hep.Belki güç toplar ve cevap verirdi.Ne diyeceğimi bilmeden konuşmaya başladım.

"Şey,ben bugün olanlardan dolayı tekrar özür dilerim.Sadece fazla öfkelenmiştim.Öfkelenmem sonucu neden rüzgar çıkmadı?Acaba gerçekten senin kızın mıyım?Yani sen asilmişsin bende asilliğin a'sı bile yok.Cesur da değilim,orada rezil olmamak için korkmuyorum dedim aslında deli gibi korkuyorum.Senin özelliklerini fala taşımıyorum.A bir de,seni bulduğumda orada yaşamazsam kızmazsın değil mi?Gerçekten çok sevdiğim bir ailem var.Ailemden ve evimden uzak kalmak beni çıldırtırdı.Çok güçlüsün Nep.." duraksadım sanırım ona anne demekte bir sakınca yoktu.

"Anne" diye fısıldadım.

Kolyem boynumda kıpırdandı ancak hiç bir şey olmadı.Elouise'nin yanına gidip ona olanları anlatmalıydım.

Koltukta tek oturuyordu,düşünür bir hali vardı.Bayan Einstein diye düşünmeden edemedim.Kolye tekrar kıpırdadı.

Yanında oturdum ve "Elouise?" diye fısıldadım.Bana döndü ve konuşmaya başladı;

"Annene benziyorsun,gözlerin,saçın..."

"Gerçekten mi?"

Dudakları yukarı doğru kıvrıldı.Sıcak ve içten bir gülümsemeydi,başını sallayarak onayladı.

"Elouise,kolyem tekrar kıpırdadı ben sadece onunla konuşuyordum"

Annem diye düzelttim içimden,annem..

"Kolyeni çıkartır mısın?" Elini uzattı "Bunu yapmamı söylemiştin?" Kolye tekrardan kıpırdandığında Elouise tekrar elini uzattı.Güvenerek kolyemi çıkartıp ona verdim.Çantasına koyduktan sonra devam etti.

"Aly,annenle konuşmak istediğini anlıyorum ama lütfen ondan cevap vermesini isteme.Onunla konuş,bırak gücünü toplasın yerini öğrenirsek kolyeyle değil de yüz yüze konuşursun.Ashley geliyor,bu olanlardan ona bahsetmemeni rica ediyorum.Sadece sen bilmelisin Neptün'ün Kızı olarak."

Cevap vermeden ayağa kalktım elimi uzatıp 'Ver şu kolyeyi' bakışından sonra tatmin olmuş bir şekilde gülümsedim ve kolyeyi taktım.Kolyenin içime yaydığı huzurla koltuğuma döndüm.Ashley'nin aldığı cupcakeleri zevkle yedikten sonra kendimi uykunun cupcake gibi tatlı kollarına bıraktım.

Neptün'ün KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin