14 . BÖLÜM

18 11 11
                                    

14. BÖLÜM + CİMBOM

Doruk yüzünden cumartesi ve pazar günümüzün içine edilmişti .
Doruk beyinsizi bizden şikayetçi olunca cumartesi gece ve pazar öğlene kadar nezarethane de geçirdik , sonra kimin sayesinde çıktık bilmiyorum ama beyinsiz doruk beyinsiz doruk şikayetini geri alınca nezaret hayatından kurturduk .
Onur beni evime bırakınca kapı ziline korkarak bastım kapıyı açan sinirden domates gibi kızaran babam olmuştu onur babamı görünce içeri girmeden baba başıyla selam verip kaçtı .
Babam şuan beni dövüyordu Yagni gözleri ile Elif'in ayağındaki terligi alıp kafama atsa daha iyi , gözlerini dikmiş öyle bi bakıyordiki babamın bana birkaç dakika bakması üzerine cesaretimi toplayıp " baba " diye seslendim .
Elif Kulağıma eğilerek " şuan sakinleşmişti hali ateşin altına odun atma odana çık ben birazdan geliyorum " dedi ve sakince yerimden kalkıp odama çıktım .
İlk işim üzerimdeki saçma elbiseyi çıkarıp siyah tişörtümü üzerime geçirmek oldu karşımda Durağan yakışıklı Muslera'ya dönerek
" cimbomlu aşkına sen öyle bakma Muslera ben ister miydim şampanya şişelerini Doruk'un kafasında patlatmak " .
Muslera ile dertleşirken içeri Elif girdi göz ucuyla bana bakıp bulaşık bezine benzeyen elbiseyi eline alıp " Az önce üzerindeki bu elbise miydi " dedi ve olarak Oflayarak yatağa oturdu vakit kaybetmeden Ben de diğer yanına oturdum.
" Babam çokmu kızdı "

" Togaletdeki aynayı kırmış "

" Ama elif "

" Yonca kaçıncı karakola düşüşün nezarette kalışın oldu .
Baban ne kadar üzülüyor tamam ben annen değilim ama sana düzgün aplalık  yapamadığımı  düşünüyorum . "

" Bana aşık dediğin salak geldi beni öptü"

" Ne ! "

" Bende kafasında şampanya şişesini patlattım sen olsan tapmazmıydın "

" Ben böyle olacağını düşünmemiştim onur Baran Hasan dan başka takıldığın hiç arkadaşın yok , ben biraz kendi güzelliğini gör istedim . "

" Görmemin ne önemi var ben halimden çok memnunum "

" Şikayetini geri almasaydı çıkamazdı , bir daha görüşmüyorsun o çocukla "

" Nasıl görmeyeyim aynı okuldayız "

" Konuşmak isterse sakın konuşma , göz göze bile gelmeyin "

" Ben istesem bile çocuklar izin vermez , Rümeysa nasıl oldu ?"

" Ateşi düştü "

Elifle yatağın ucunda konuşurken cama atılan taş ile ağzın dan minik bir çığlık çıktı ,Elif şaşkınlıkla bana bakarken camı açtığımda yapraklarım formalarını giymişler bana bakıyorlardı .

Onur : Lan maç varmış bugün

Yonca : Şimdimi söylenir bu

Hasan : Ne bilerim kızım karakol
çarptı galiba

Baran : Hadi lan erken gidelim de önden yel kapalım

Elif : Hayır beyler yoncayı hiç bir yere götüremessiniz

Yonca : Elif lütfen

Elif : Nasıl gideceksin baban salonda

Onur :Kaçırırız Elif abla

Elif : Saçmalamayın gidin hadi evinize , Ramazan amcanız çok sinirli hepinizi süngere çevirir bak , gidin hadi.

Elif bizim çocuklar ile camdan konuşurlarken dolabımdaki formamı üzerine geçirip montumu ve beremi alıp balkondan atladıgımda onur eşek gibi gülmeye başladı .
Camdan bakan Elif ise dışarıda beni görünce " Kız yonca ne zaman çıktın baban gittiğini öğrenirse öldür ".
Onur " sen söylemessen öğrenmez " dedi ve beni sırtına alıp üçüde koşmaya başladı .
Onurun sırtındayken arkama bakarak Elif'e " Eğer gittiğimi babama söylersen senin yüzünden hapse girdiğimi söylerim diye bağırdık dan sonra Hasanın arabasına binip sırada gittik .

Onurun sırtındayken arkama bakarak Elif'e " Eğer gittiğimi babama söylersen senin yüzünden hapse girdiğimi söylerim diye bağırdık dan sonra Hasanın arabasına binip sırada gittik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Oy ve yorum yapmayı unutmayın hepinizi çok seviyorum kendinize iyi bakın. ❤️💛

Instagram :sumeyra_ugur


Dört Yapraklı Yonca 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin