Soğuktan titreyen dişlerime yerinden çıkacakmış gibi atan kalbim eşlik ediyordu.Nereye olduğunu bilmeden sonsuz ormanın içinde koşuyordum.Etrafta yankılanan tek bir ses vardı annemin yardım çığlıkları 'Begüm kızım kurtar beni !' Yanaklarımı ıslatan gözyaşlarını elimin tersiyle sildim.Bogazımdakı keskin acının nedeni nefes almak için çırpınan ciğerlerımdı.Bir an durup derin bır nefes aldım.Soluk soluğa ormanı inceledim.Buradan nasıl kurtulacaktım.Düşüncelerimden annemin tiz çığlıklarıyla sıyrıldım.'BEGÜM' Gozyaslarım hıç te bana yardımcı olamayarak tekrar yanaklarıma süzüldü önümdeki boşluğa bağırdım 'Seni kurtarıcagım anne ' daha nefes alışverişım düzene girmeden tekrar koşmaya başladım.Ne kadar koştum bilmiyorum sonunda annemi gorebılıyordum tam yanına ulasıcakken ayağım bir şeye takıldı ve yere kapaklandım ağlayarak dogrulmaya çalıştım çabalarım boşaydı ayağa kalkamıyordum artık ne annemi duyabılıyor ne de görebiliyordum olduğum yere kıvrıldım ve ağlamaya başladım.Önümde bir gölge gördüğümde kafamı kaldırdım karşımda devasa bir siyahlık duruyordu beni yerden nazikçe kaldırdıgında aynı hizaya gelebılmıstık yüzüne dikkatle baktığımda bu kişinin özgür olduğunu gördüm dikkatini dızlerımdekı yara çekmiş olmalı kı titreyen elleriyle yarama dokundu o can acısıyla çığlık attım.hemen elini çekti.o anda kulakları sağır edıcek derecede tiz bir ses geldi bir süre sonra bu sesin anneme ait olduğunu anladım onu kurtaramamıstım o ölmüştü yaralı dızlerım artık beni taşıyamaz hale gelmişti tekrar yere yıgıldım kafamı kaldırdıgımda bulanık görüntü içinde babamı secebıldım elindeki silahı özgür e doğrultu 'artık ölme sırası sende ' dedi ateş ettiğinde güçsüz kaldığımı hıssetmeme ragmen son gücümle bağırdım 'BABA YAPMA! ' Gözlerimı açtığımda eylül basımda endişelı gözlerle bana bakıyordu.Yine o iğrenç kabuslardan birini görmüştüm ve hala etkisinden cıkamamıstım.Eylül sacından bir tutam alıp kulağının arkasına attı 'Begüm sana ne oluyor ? Son zamanlarda surekli ağlayarak uyanıyorsun ve çok kotu görünüyorsun' dedi gerçekten bende bilmiyordum dudagımı kemirmeyı bırakıp kafama ellerim arasına aldım oflayarak 'bende bilmiyorum ama bir an önce bu kabuslar bitmezse kafayı yiyebilirım 'dedim eylül bana bakıp tebessüm etti onunda bu duruma üzüldüğünü biliyordum 'Benım çıkmam gerek yanında kalmak isterdim ama dersım var ' ona tamam anlamında kafamı salladıgımda bana öpücük atarak odadan çıktı bende yataktan kalkıp duşa gittim aynadaki görüntüme baktım her zaman kı bendim iste sadece aglamaktan gözlerim biraz kızarmış birazda şişmiştı her zaman kı sıradan ben.yüzümü yıkayıp banyodan çıktım dolabımın önünde durdum kısa bir beyin fırtınasının ardından siyah etek ve beyaz gömleğimde karar kıldım saçım zaten düz olduğundan pek sorun olmuyordu sıkı bir at kuyruğu toplayıp aşağı ındım siyah topuklularımı ayagıma geçirip evden çıktım bu sabah kahvaltı yapıcak durumda değildim zaten.okul çok uzak olmadığı için yürüyerek gitmeye karar verdim.cantamdan kulaklığımı çıkarıp taktım chrıstına agulera-Say somethıng çalmaya başladı şarkıya kısık sesle eşlik ederek 10 dakika içinde okula vardım.Dersımın başlamasına 1 saat olduğu için hızla kantinden kahve alıp bahçede kuytuda bir köşeye kuruldum.Cantamdan kitabımı çıkardım ve okumaya başladım.Sonunda dun yaşanan bı yıgın aksiyonun üstüne sakın ve huzurlu zaman gecirmek iyi gelmişti. Önümde biri durmuştu kafamı kitaptan kaldırmadım çünkü bu tanıdık koku bu erkeksi vücut bana kım olduğunu bağırıyordu resmen tüm gece kokusuyla uyumuştum 'vay be ufaklık aynı okuldayız ha!' dedi gülümsedi onu görünce karnımdaki kelebekler uçuş izinleri olmadan uçuyorlardı yanaklarımın kızardığına bahse varım 'vay canına çok güzel' dedim yanıma oturdu 'bölümün hangisi' dedi 'mimarlık' dedim 'oha o zaman aynı bolumdeyız desene daha çok görüşücegız' dedi ve goz kırptı sadece kafamı salladım bu muhtesemlık karşısında ne yapabılırdım kı 'ee ufaklık muhabbetine doyum olmuyor' dedi konuşmuyorum çünkü saçmalıycam çünkü yanklarım kızarıcak çünkü heyecanlanıcam düşüncelerimden sıyrılıp birkaç kelime ettim 'bugün biraz hastayım' Hönk! 'aa geçmiş olsun bende sandım kı benimle konuşmak istemiyorsun ' yavrum sen salak mısın diyesim geldi ve bu başladı bişeyler anlatmaya hep konuşsa bende dinlesem 'ne diyorsun olur mu?' afalladım duymamıştım daha doğrusu kendimle konuşuyordum 'tabi' dedim gülümsedi 'seni akşama 8 de alırım' şimdi ben neye söz verdim yemek yiyceksek sade birşeyler giymeliyim bar ise kısa şeyler 'nereye gidicez' dedim kısık sesle 'dinlemediğini biliyordum ufaklık bara tabikide' dedi kalktı tam giderken durdu arkasına dönüp kıyafetımı inceledi üstümü göstererek 'ha bu arada küçük bir not fazla açık ve kısa şeyler giyme çünkü katil olmak istemem' muhteşem gulumsemelerınden birini atıp gitti.Arkasından öylece kalmıstım.Eylül un önümde durup bana el salladığını farkettıgımde kendime geldim.'Hey merhaba ' dedim arkasını dönüp tüm muhtesemlıgıyle yürüyen ozguru göstererek 'o sapıkta mı bu okuldaymıs ' dedi gözlerini devirerek ona sert bir bakış atıp ofladım 'arkadaşın bu gece o sapıkla dışarı cıkıcak ' dedim yüzünde kı şok olmuş ifadeyi izlemek çok hoşuma gidiyordu.Bana kaslarını catarak baktı 'sen ne yaptığını sanıyorsun begüm daha kim olduğunu bılmıyoruz peki ya ailesi...' Kahkaha atıp sözünü boldum 'tamam anne sakın ol ' dedim sıkıntıyla nefes verip ' pekala sen dalga geç ama sana bir şey yaptığını bırak yapmayı düşündüğünü duyarsam onu ellerimle parcalarım biliyorsun degil mı ? ' Dedi tepkisini ölçmeye çalıştım gayet ciddi görünüyordu.Ona gözlerimi devirip 'korkma bısey olmayacak ' dedim yerımden kalkarken onun yanına gidip yanagından öptüm 'ben derse gidiyorum bebek ' dedim gülümseyerek bana el salladı gözüm uzerinde işareti yapmayıda unutmadı.Bu kızdan bazen ciddi anlamda korkuyorum ve biliyorum kı özgür un bir açığını yakalarsa ona cehennem hayatı yasatırdı.Neysekı benim dostum yoksa eylül gibi bir düşmanım olsa ne yapardım hıç bilmiyorum. Sıkıcı dersler bitmişti sonunda! Eylül bir işim var deyip gitmişti harika Eve tek başıma yürümek zorundaydım kulaklıklarımı takıp mp3 ü açtım britney spears-toxic Sen zehirlisin Doğru o zehirliydi ama ondan uzak duramıyordum sanki beni içine çeken güçlü bir çekim alanı vardı. Birkaç şarkı sonunda eve varmıştım kapıyı açıp içeri girdim tv yi açtım güzel bir şarkı kanalı buldum dans ederek mutfağa gittim yerımde duramıyordum hızla bırseyler hazırlayıp yedim ve odama çıktım şarkı mırıldanarak kıyafet seçmeye çalıştım ne demişti bana kısa giyme pekala bende ona bana ufaklık deme demiştim ama dınlememıstı bende onu dınlemesem sorun olmazdı sanırım gizli bır gorevdeymıs gibi gozlerımle dolabı taradım sonunda bulmanın verdiği sevinçle yerimde sıcradım kısa kot sort üstüne krem bir tişört ve asker yeşili gömlek siyah ayakkabılarımla süper olucaktı mutlulukla el cırptıktan sonra hemen duşa girdim birbuçuk saatım vardı Hızlı ve rahatlatıcı bir duş aldım saçlarımı kuruttum hemen giyindim 10 dk vardı makyaj yapmayı çok sevmezdim göz kalemi maskara eyeliner parlatıcı sürdüm yeni aldığım parfümü sıktım kapı çaldı aynada son kez kendime baktım ve kapıyı açtım. Onu gördüğümde kelebekler yine midemde tepınmeye başladı lanet olsun çok yakışıklıydı siyah pantolon ve gri gömlek üstünede koyu mavi ile siyah arasında bir renkte ceket vardı tek kaşını havaya kaldırdı ah artık kaldırıyor demekki 'Allah aşkına begüm o şortun yarısı nerede' 'demek kaşını kaldırabiliyorsun' dedim 'konuyu değiştirme' dedi amacımda buydu 'çık şunu değiştir' dedi omzumu kaldırıp indirdim 'olmaz uğraşmam' dedim 'iyi biri bişey derse olacaklardan sorumlu değilim' dedi arkasını dönüp gitti ve arabaya bindi kapımı bile açmamıştı.O ınatsa bende ınattım olduğum yerde durdum kollarımı gogsumde birleştirip beklemeye başladım kısa süre sonra camdan kafasını çıkartıp 'butün gece seni bekleyemem ufaklık ' zaten ona sınır olmuştum kafamı hızla çevirip 'bana ufaklık demeyi kes !' Diye bağırdım 'ah ufaklık uzatma iste bin su arabaya' dedi ona sert bir bakış atıp 'pekala o zaman bende gelmıyorum ' dedim arkamı donup hızla eve doğru gitmeye başladım bana yetıstıgınde kolumdan tuttu ve kendine çevirdi 'lanet olsun begüm sana arabaya bin demiştim ' diye bağırdı ukalaca sırıtıp 'ah demek benimde bir adım olduğunu hatırladın ' dedim gözlerini devirip beni kolumdan cekelemeye başladı ona karsı direnmeye calıstıysamda basaramadım çocukta öküz kuvveti vardı kapıyı açtı ve beni arabaya bindirdi.Pekala sonuçta istediğim olmuştu Begum-1 ukala özgür-0 zafer duygusuyla gulumsedım.arabaya bındıgınde 'ne sırıtıyorsun ' diye sordu omuz sılktım 'hıç aklıma bir şey geldıde '
evet yeğbe geldi ama siz üzüyünuz beni kimse eleştirmiyo hikayeye başlarken çok heyecanlıydım ama voteler çok az biraz daha ilgi çeksin istiyorum lütfen sadece bit tuş ya lütfen :(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KABUS
RomanceAşkı kitaplarda okur filmlerde izleriz. Peki ya sıradan bir pazar günü aşk kapınızı calar ve sizden yardım isterse ne yaparsınız ?Aşka inanmayan ıkı insan aşkın ılklerını birlikte yaşayacak aşkın güzelliklerini birlikte tadıcaklar.Bakalım guzel kızı...