Kum tanecikleri gibi ayrılmış bedenim,
Ve ben!..
O yaprağın buseleri,
Ve o dalların saçları gibi,
Uçmaktayım bilmediğim bir mekana,
Saçlarımı okşuyor rüzgarın elleri,,,
Derin bir haz veriyor bana...
Ve senin yumuşacık ellerin,
Bebek elleri gibi...
Avare bir garip dolaşmakta,
Ayağında bir çift çarık ve sırtında yükü...
Sanki bir barışı hatırlatmakta,
Uzun yollar üzerinden,
Bir bahar sabahı geçmekteyim,
Yanıbaşımda suskun deniz,
Ve yine ben...
Uçurumun derin hayallerine dalmış,
Uyukluyorum...
Bir atlı geçiyor karşı kaldırımdan,
Bir serseri gibi...
Ve dağların yamaçlarındaki,
Kar tanecikleri...
Bir kamyon dolusu hasret boşalmakta,
Bembeyaz yollara...
Yaşlı bir dedenin,
Bembeyaz saçları gibi...
Düştü yüreğime o beyaz yollar,
Divan edebiyatı'nın aşkı gibi,
Alın götürün bedenimi,
Viran bir şehire...
Papatyalar süslesin mezarımı,
Götürün beni,
Doğduğum o eski şehire...
Elim toprağına değsin,
Ağlatmayın beni...
Artık çok özlüyorum,
Eski yarık yarık ayrılmış,
Yüreğimi alan yolları...
Bir ömür boyunca ayaklarımla,
Tepelediğim o viran şehir...
Yemyeşil tepeleri ve yeşeren düşüncelerim...
Yeter! artık atın bu sevdayı kor ateşe...
Kırık kalbimle götürün beni,
Bir damla gözyaşım olan o mekana...
Gözyaşlarımı ağırlayan,
Toprakları istiyor bedenim...
Ve o topraklar üzerindeki,
Yemyeşil bahçeler,uzun koridorlar,
Ve yeşil beton duvarları özlüyorum.
Hayallerime kardeş,bir damla gözyaşım,
Ve beni yalnızlığımda bırakmayan...
O temiz elleri,
O toprakları özlüyorum... 🥀
❄️🌨❄️☃️❄️🌨☃️❄️🌨❄️