Fundalıklar arasında gelincikler ve buğday başakları arasında dolaşırken,
Birden bir kırlangıç uçuverdi başımın
üzerinden,
Güneş batmak üzereydi ki saçlarım
uçuşuverdi rüzgardan,
Bir gün daha bitti bir yaş daha yaşlandım sanki,
Hayat neydi ?yaşamak neydi? ya buğday başakları arasında dolaşmak,
Bisiklet sürerdim bir zamanlar asfaltlarda ne çabuk geçiyor zaman,
Uçurtma yapar uçururduk uzun saçlarım vardı bal rengi gözlerim,
Gökyüzünde ahenkle dans ederdi bulutlar,
Kaç yıl geçti bilmiyorum ama salıncağa biner uçardım bulutlara doğru,
Bazen kayalıklara oturur denizi seyrederdik ve hırçın dalgaları,
Ufuğu gözlerdim güneş denizin üzerinde gözden kaybolurdu,
Göz alıcı renklerdeydi doğa ve adını bilmediğim beyaz çiçekler,
Anı oldular teker teker yunuslar oynadığımız çocuk parkı,
Biz körebe , saklambaç oynardık telaşla koşar saklanırdık,
Neydi o telaşımız bitmek bilmeyen hayat kavgası,
Kabak çiçekleri gibi açıldık insanlara insan sarrafı olduk bazı bazı,
Serpildi ayçiçekleri kavurup çıt çıt yedik keyif yaptık yıllarca ,
Büyümek istiyorum derken , bugün doğum günüm kırklara yaklaştık geçti zaman...🌺♥🌺