Bölüm 4: Ölümden Sonra

16 2 0
                                    

   Uzun yıllar sonra onu bulmuşken bu kadar kısa sürede kaybetmek küçük bir çocuğun şekerini yere düşürmesi gibi bir şeydi. Çocuk o anda sadece o şekerle mutludur ve onu kaybettiği anda canı başka bir şey istemez. Ben Angel'i kaybetmiştim ve canım artık hiçbir şey istemiyordu. Bedeninden ayrılan kafası, dışarı çıkan iç organları, beyaz yorganın ortasında çukur gibi duran kan... O bunları hak etmeyecek kadar güzel ve masumdu. Böyle bir vahşeti hak edecek ne yapmış olabilirdi ki? Hiçbir şey. Bunun tek sorumlusu bendim. O, hayata benim yüzümden veda etti. Onun yokluğunda bu evde, bu şehirde, bu ülkede kısacası bu dünyada bulunmak çok anlamsızdı. Yastığımın altında duran Magnum silahımı almak için yatağa yöneldim. Yorganı kaldırınca yine onu gördüm. Bileğinin birisi de kırılmıştı. Direnmiş ama dört kişiye karşı ne kadar direnebilirsiniz ki? Gözümden akan yaş yüzümden süzülerek yatağa damlarken tüm bu olanların gördüğüm kabuslar gibi bir kabus olmasını diledim ama her şey gerçekti. Kanın kırmızılığı, ölümün sıcaklığı, havada dolaşan metal kokusu... Tamamen gerçek. Silahı alıp sağ elimde sıkıca tuttum. Bu işin geri dönüşü olamazdı artık. Kafaya tek kurşun ve bütün acıların ruhundan çekilmesi. Özgürlüğün tek bir kurşunla benliğine girmesi. Ama ona bakarken bunu yapamadım. Yorganı tekrar üzerine çektim ve silahı kafama götürdüm, yine yapamadım. Tetiğe bir türlü basamadım. Silahın soğukluğu geçmişti ve ben hala bekliyordum. Sonra yavaşça indirdim silahı. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Ona değer bir şeyler. Böyle çekip gitmek bana yakışmazdı ve korkaklıktı, korkaklığın beyaz bir duvara asılan siyah tablosu gibi apaçık ortada duruyordu. Yirmi dört yılın verdiği deneyim bana intikam duygusunun olmadığını göstermişti. Beni vuran kişilere karşı içimde asla intikam duygusu oluşmadı. Onlarda işini yapıyordu çünkü. Ama bu sefer işler çok farklıydı. Karışıktı ve ortada bir şeyler döndüğü kesindi. Kesin...

Veteran KatilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin