Hemen üzerime siyah bir etek ve lacivert bir bluz geçirdim. Kahverengi paltomu alıp çıktım. Asansördeyken saçımı hemen bir topuz yaptım ve taksiye bindim. Acayip bir trafik vardı. Umarım tiyatronun başlamasına gecikmem. Kırk beş dakika sınra pes ettim. Geri kalan yolu yürüyecektim. İki blok kadar yürüdüm. Asansöre bindiğimde ne kadar normal göründüğümü fark ettim. Yani hayatım ölmüştü ve ben çok normaldim. On beşinci kattayken ağlamaya başladım. Oyunum gerçekçi görünmeliydi. Asansör on dokuzuncu kata ulaştığında artık gözlerimin altı hafifçe şişmişti. Kapı açılır açılmaz Marjie'nin ofisine gittim. Yani Marjie öldüğü için polislerin onun odasının önünde olacağını düşündüm. Ve haklı çıktım. James gayet normal bir şekilde benim yanıma geldi ve memurun benimlede konuşmak istediğini söyledi. Olası şüpheliyi tanıdığımı düşünüyorlarmış. Sanırım dün geceki mesajımda yazdığım "uydurma insanımı" diyorlar. Ama daha öncede dediğim gibi bu benim oyunum ve inandırmam gerekiyor. O yüzden olabildiğince yıkılmış halde içeriye girdim. Ve konuşmaya başladık. İlk söze baş komiser başladı.
- Merhaba Bayan MG!
- Merhaba. (Sesimi titreterek söylemiştim. Aslında bayağı başarılıda sayılırdım)
- Niye burada olduğunuzu bildiğinizi var sayıyorum. Yanılıyor muyum?
- Aslında pek bir bilgim yok tek bildiğim... (Biraz ağladım ve iç çektim) Marjie'min gece gec saatlerde öldüğü. (Evet Marjie'm dedim çünkü yakın olduğumuzu ve onu öldürebilecek son kişinin ben olduğumu düşünmeleri lazımdı.)
- Çok üzgünüz bayan ancak sormak zorundayım. O sıralarda siz neredeydiniz?
- Be-en, açıkcası biz partiden çıkmıştık ve James'in evine gitmiştik. Ardından da uyuyakaldım zaten.
- Evet Bay James söyledi ancak sizden de duymalıydık.
- Anlıyorum. Peki na-asıl öldürülmüş? Ahh! Tanrım, Marjie'm!
- Bunu ancak size söyleyebilirim lütfen bunu baylaşmamanızı rica edeceğim.
- Tabiki memur bey.
- Anlaşılan biri ,tahminimizce erkek, kalbine güçlü bir şekilde keskin bir buz parçası saplamış.
- Buz parçası mı?
- Evet. Aslında bana sorarsanız akıllıca bir hareket olmuş. Sonuçta cinayet aletini bulmamız imkansız. Parmak izide bulmamız imkansız. Ancak aklımızda bir şüpheli var.
- Size bu konuda yardım edebileceğim bir şey var mı memur bey?
- Aslında bizde sizden bunu rica edecektik. Bayan Marjie'ye attıgınız mesajınızda birinden bahsetmistiniz. Hatırladınız mı acaba.
- Ahh! Kesinlikkle. Aslında bakarsanız bana da kim oldugunu soylemedi. Onun stajerligini yaparken konusu acılmıstı.Bir tane adamla tanısmıs ancak Marjie'm ayrılmak isteyince adam dayanamamıs. Onu bir sure rahatsız ediyordu. Son bir haftadır sesi cıkmamıstı. Ancak su son gunlerde gene adamın ustune geldigini soyledi. Ahh Marjie'm Ahh!
- Tekrar basınız sag olsun Bayan MG ancak bir sey sorabilir miyim?
- Elbetteki eger yardımı olacaksa.
- Surekli Marjie'm deyip durdunuz. Anladıgım kadarıyla aranızda özel bir bag vardı. Ölumunede en cok uzulen sizsiniz. Bu yakınlık nedir acaba?
İste istedigim sonuca ulasmıstım. Bunu daha da dramatiklestirmeliydim. O yuzden olmus olayı biraz daha minnet duydugum bir olaya donusturup anlattım.
- Bakın ben evlatlıgım. Uvey ailemi 18 yasıma bastıgım gun terk ettim. Marjie'mde bana is verdi ve sonrada mudur yardımcısı yaptı beni. Kısacası hayatımı ona borcluyum.
-Anlıyorum. Tekrar kaybınız icin uzgunuz. İyi gunler dileriz.
-Tesekkurler memur bey. Umarım o adamı bulursunuz.
Ve ben masada aglar vaziyette beklerken polisler dısarı cıktı. İste o an zaferin tadını aldım. Oyunum dogru yolda ilerliyordu. Ve beni kurtarıyordu. Bu konusmadan sonrada zaten polisler bir daha haber almadım.Katil bulunamadı. Dosya kapandı. Oyunum basarıyla sonlandı. Simdilik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Milyoner
Mystery / ThrillerEn alttan en üste çıktım sayılır. Biliyorum yaptığım belki yanlış. Sonuçta insan sevdiği için can alıp ardından kendini gizleyerek yaptığından kaçabilir mi? Bilmiyorum. Şu an tek bildiğim ben Milyonerim. Ve daha gerçekleri söylemeye hazır değilim. B...